Samet Aybaba son noktayı koydu! ''Hiç kimseye hakkımı helal etmiyorum''

Beşiktaş Futbol Takımları Genel Koordinatörü görevine son verilen Samet Aybaba, açıklamalarda bulundu. Gündeme bomba gibi düşen sözler sarf eden Aybaba, ''Hiç kimseye hakkımı helal etmiyorum'' dedi.

Beşiktaş Futbol Takımları Genel Koordinatörlüğü görevinden alınan Samet Aybaba, yaşanılanlara dair basın toplantısı düzenledi.

İşte Samet Aybaba'nın açıklamasında öne çıkanlar:

"Bana verdiğiniz destek ve değerden ötürü çok mutlu oldum. Biz futbolu hep aile olarak gördük. Bazı notlar aldım, o kadar çok şey konu var ki... Önce başkanımıza geçmiş olsun, sağlık sorunları var herhalde. Sağlık önemli konudur, acil şifalar diliyorum."

"ÖLÜ TOPRAĞI ATILMIŞ GİBİ BİR TAKIM"

"Nasıl tanıştık? Hakkımda yanlış şeyler konuşulunca Divan'da konuşma yapmıştım ve indiğimde Hasan Arat 'Tebrik ederim, çok güzel konuştun. Benim önümü açtın' demişti Ondan sonra rahmetli Seba başkanımızın tedavi sürecinde görüştük. Daha sonra inanılmaz keyifli bir seçim süreci, bize kıymet verilen sözler, futbolu futboldan gelenler yönetecek söylemleri... Ümraniye'ye gittim, ölü toprağı atılmış gibi bir takım, bir sürü raporlar hazırladım. Öte yandan başkanımızın seçim sürecinde verdiği transfer sözleri, dünyaca ünlü kulüplerle yapılan anlaşmalar gündeme geldi. Çıktım açıklama yaptım, kulübü savundum. Biraz da sert konuştum."

MUÇİ, MUSRATI, TRANSFER

"Transfer dönemi başladı, Onur ve Tayfur vardı takımda. 'Seyircinin önünde oynamak istemiyorum' söylemleri vardı. Atal ile görüşme yaptık, 1 milyon euro civarında konuşulurken menajeri bir anda 2.5 milyon isteyince vazgeçtik, Svensson'u istedik. Devre arasında Al-Musrati, Renato Sanches ve William Carvalho'nun isimleri bize geldi. Başkan 'bunlardan birini alalım' dedi. Sanches ve Carvalho'nun görüntülerini başkana gösterdim, gülümsedi. Aralarında alınacak tek isim Al-Musrati'ydi. Muçi ile ilgili de raporumuz var. Büyük ligde oynamamış, büyük bonservis ödenmemeli şeklinde. Aynı rapor Al-Musrati için de geçerli. Sonra bir baktık iki oyuncuya 24 milyon euro verilmiş. Matic'i getirelim, az para verelim diye düşünürken verilen para bizi şok etti. Santos bana gelip 'Al-Musrati'yi beğeniyorum ama bu parayı nasıl verdiniz?' dedi. Joe Worrall konusu var, bize önerildi. Olumsuz rapor verdik."

"Friedel diye bir arkadaşımız göreve geldi. 'Ümraniye'ye gelmeyecek, işinize karışmayacak, sadece satış yapacak' dendi. Ümraniye'ye de geldi, hocaya yardımcı da getirdi. Bu yardımcılara bonservis gibi ücretler ödendi. Kaan Şakul ve başkandan aldığı cesaretle kendini oranın imparatoru sanmaya başladı. Başkana gittim, 'Bu arkadaşa yüksek maaş veriyorsunuz ama komisyon da veriyorsunuz' dedim. Başkan bana 'Sana da verelim Mustafa ve Semih'in satışından' dedi. Bu ne demek dedim ya. Benim tek isteğim Beşiktaş'a katkı sağlamak. Bu olayların hepsinin şahidi var."

"BU TRANSFERLERE KARŞI ÇIKTIK"

"Joao Mario, Ndour, Emirhan, Can Keleş, Uduokhai... Hepsine karşı çıktık. Ndour, Beşiktaş genç oyuncu kiralamaz. Bir de en kalabalık yere aldık oyuncuyu. Joao Mario kenar oyuncusu değil, ağır. Merkez orta saha olarak da aşağı gitmiş, kanada ihtiyacımız var diye rapor verdik. Bir menajer bize Uduokhai'yi önerdi, izledik ama listemize almadık. 3 milyona alabiliriz dedi bize menajerler, daha pahalıya geldi. Colley en düşük maliyetli oyuncularımızdan biriydi, giderken üstüne para verdik. Takımdan giden oyuncuların hepsine para verdik. Can Keleş ile ilgili raporumuzu sunduk, daha net oyuncu lazım dedik ama o da alındı. Emirhan ile ilgili fikirlerimizi sunduk. Transferlerin tamamına olumsuz rapor verdik. Bu transferlerden sonra biz tamamen koptuk ve iletişimi kestiler bizimle. Sonraki süreci Kaan Şakul, Friedel ve başkan götürdü. 'Futboldan gelen insanlar varken neden Kaan Şakul ile yürüyorsunuz?' dedim. Başkan 'Böyle uygun gördük' dedi."

NEDEN İSTİFA ETMEDİ?

"Beşiktaşlı birisi, işler kötüyken istifa eder mi? Görevden kaçar mı? Hocayla konuştum, iki 6 numara ile olmaz dedim. Rafa kenar oynamaz, orada Rashica'dır bizim oyuncumuz dedim. İzinlerle ilgili konuştum, oyuncuların bir grubuyla çalışıldığı ve öbür grubun rahatsız olduğunu konuştum. Bir sürü şeyleri konuştum ben."

"Kaan Şakul'u derhal istifaya davet ediyorum. Beşiktaş inanılmaz kötü günlere doğru gidiyor. Hiç kimseye hakkımı helal etmiyorum. "Beşiktaş'ta her zaman görevi kabul ederiz ama şu an olmaz"

"HEPSİNE MOBBING UYGULADILAR"

"Yardımcılarım vardı. Hepsine mobbing uyguladılar, antrenman izlemelerini yasakladı Brad Friedel. En son scout ekipleri ile ilgili çalışma yapıyormuş Friedel. Kaan Bey yardımcılarımın 'WyScout' şifrelerini aldı, 'istediğime vereceğim bunları' dedi. Orada kalıp bu mücadeleyi vermeyi başardık diyelim."

SEMİH KILIÇSOY SÖZLERİ

"Kilo almış, pası veremiyormuş. Nasıl 12 gol attı o zaman bu çocuk? Verdirin o zaman. Ben gördüğüde konuşuyordum Semih'le. Bu çocuklardan vazgeçemeyiz."

"SERGEN YALÇIN'I BEN İSTEDİM"

"Sergen Yalçın'ı ben istedim. Telefonla konuştuk, görüşecektik. Başkan bana 'Gittiğinde bir şey konuşma' dedi. Ben ona takımdan bahsedecektim, biraz da ağlayacaktım kulüp tarafında olduğum için ekonomiden yakınarak. Sonra o da koşarak gelecekti."

FRIEDEL'İN KOMİSYONU

"Brad Friedel'ın satışlardan yüzde 2.5 komisyon alacağını biliyorum. Olup bitenlerden herkesin haberi var. Gereğini yapsınlar diyoruz. Feyyaz Uçar ve Hüseyin Yücel'in de sonradan haberi oldu bu olaylardan, tabii ki biliyorlar."

"TEKLİF GELİRSE KABUL EDER Mİ?"

"Hüseyin Yücel teknik direktörlük teklif etse kabul eder misiniz?"

Samet Aybaba: "Konuşuruz arkadaşlar ama bir şartım olur. Sezon sonuna kadar 1 kuruş almam, mukavele de yapmam. Hüseyin Bey, kulübümüzün yaptığı son 3 transferin mimarı o. Rafa ve Paulista bizim listemizdeydi. Immobile'yi de sorduğunda 'Bir marka, alalım' dedim. Futbolun içinden gelen ekibin bugüne kadar süreci baştan sona yönetmesi gerekirdi."