Orçun Özateş
Yönetimin büyük maddi fedakarlıklarla üçüncü şampiyonluk için oluşturduğu kadro, hedefine ulaşamayınca, parasal girdiler azaldı. Yönetim yüksek maliyetli oyuncuların ücretlerini ödemekte zorluğa düştü. Yönetim kredi için bankaların kapısını çaldı. İstenen 96 milyon dolarlık krediye olumlu cevap gelmedi. Bu dönemde dolar ve euroda başlayan yükseliş, yönetimi mali açıdan iyice köşeye sıkıştırdı. Futbolculara ve oyunculara yapılan ödemeler aksamaya başladı, huzursuzluk baş gösterdi. Yönetim için sıkıntılar daha da büyüdü, çözüm arayışları için futbolcularla müzakere edilmesi kararı alındı.
YÜZDE 15-20 DESTEK VERİN
Döviz cinsinden yapılan sözleşmelerin, TL’ye çevrilmesi için ülkede yapılan kampanya da Beşiktaş yönetiminin bu girişiminde ilham oldu. Ancak Siyah-Beyazlı yönetim Teknik Direktör Şenol Güneş ve futbolculara, alacaklarını TL’ye çevirip, kuru sabitleme teklifi yapmadı. Bunun yerine, “Euro cinsinden sözleşmeleri, dolara çevirelim. Böylece kulüp kur yükselişi nedeniyle yaşadığı dalgalanmadan biraz olsun korunur. Yüzde 15-20’lik bir fedakarlık da siz yaparsanız, mali zorlukları aşmakta bize büyük destek vermiş olursunuz” şeklinde önerilerde bulunuldu.
HEDEFLERİN UZAĞINDA KALINDI
Ancak ne Şenol Güneş ne de oyuncular bu teklife sıcak baktı. Ardından Beşiktaş’ta ödeme zorlukları daha da büyüdü. Bu nedenle kulübü FIFA’ya şikayet etmeler başladı. Özellikle yabancı oyunculardaki huzursuzluk hem sahadaki oyuna hem de arkadaşlık ilişkilerine yansımaya başladı. Pepe, Adriano, Babel, Medel gibi oyuncuların başını çektiği bu oluşumda yaşanan kopmalar, Beşiktaş’ın bir türlü istediği takım ahengini yakalayamamasında etkili oldu. Şampiyonluğun geldiği 2 sezondan çok farklı bir görüntüye bürünen Beşiktaş hedeflerinin uzağında kaldı.