Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu'nun 3. haftasında yarın İspanya'nın Real Madrid takımıyla çok önemli bir maça çıkacaklarını ve sonucun gruptaki sıralama açısından kritik olacağını söyledi.
Florya Metin Oktay Tesisleri'nde Uruguaylı kaleci Fernando Muslera'nın da katılımıyla düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Terim, İspanyol basın mensuplarının geç kalmasından dolayı antrenmanı 15 dakika ertelediklerini belirterek, "İspanyol misafirlerimiz için antrenmanı 15 dakika erteledik. UEFA da bunu duysun. Trafiği de göz önüne alarak antrenmanın saatlerini değiştirmeye pek alışkın olmamamıza rağmen misafirperverlik örneği gösterdik." dedi.
Fatih Terim'in, "Madrid'de de bir şey olursa unutmasınlar." diyerek espri yapması gülüşmelere neden oldu.
Real Madrid'in grupta son sırada olmasının dünya spor kamuoyu tarafından beklenmediğini aktaran Terim, "Önemli bir maç. Grup sıralamasında en kritik maçlardan bir tanesi olarak görülüyor. İspanyol basını dahil tüm dünya grupta Real Madrid'in 4. sırada olmasına pek alışık değil. Adınız Real Madrid olunca tepkiler de doğal olarak büyüyor. Nasıl Türkiye'de en ufak şeyde bizimle ilgili çalkantılar oluyorsa orada da oluyor. Bizim için de çok önemli bir maç. Kazanmamız halinde ne olacağını, kaybetmemiz durumunda nasıl bir durumla karşılaşacağımızı biliyoruz." diye konuştu.
Real Madrid'in teknik direktörü Zinedine Zidane'ın geleceğinin tartışıldığının söylenmesi üzerine Fatih Terim, "Zidane isminin dünya futbolunda tartışılır bir tarafı olmadığını düşünüyorum. Tüm takımlarda zaman zaman böyle şeyler olabilir. Rakibimiz son Mallorca maçına kadar liderdi. 6-7 oyuncusunu dinlendirecek kadar kredisi vardı. Şu anda da ikinci durumda. Bunların büyük takımlarda yaşanılabilecek bir süreç olduğunu düşünüyorum. Zidane, bunların altından kalkabilecek bilgi, birikim ve tecrübeye sahip." ifadelerini kullandı.
Fatih Terim, Real Madrid'in 26 Ekim Cumartesi günü Camp Nou Stadı'nda Barcelona ile yapacağı maçın Katalonya'daki protestolar ve şiddet içeren eylemler nedeniyle ertelenmesiyle ilgili, "Bizden sonra El Clasico maçının ertelenmesi mental olarak onları rahatlatmıştır, onlara bir avantaj sağlamıştır." değerlendirmesinde bulundu.
"Real Madrid'i mutlaka konfor alanının dışına itmeliyiz"
Sarı-kırmızılı takımın teknik direktörü, rakiplerini konfor alanının dışına itmeleri gerektiğini kaydetti.
Alan ve adam markajını iyi yapmaları gerektiğini aktaran Terim, "Real Madrid takımını mutlaka konfor alanının dışına itmeliyiz. Ne zaman oyunu kontrol edeceğiz, ne zaman topu rakibe bırakıp kaptığımızda geçiş hücumlarını değerlendireceğimizi iyi planladık. Alan ve adam markajımızın en üst seviyede olması gereken bir maç. Hücum üstünlüğü yüksek seviyede olan bir takımla oynayacağız. Hücumda oyunun her yönünü iyi oynayabilen bir takım. Top rakipteyken bazı savunma problemleri var. Bunları iyi değerlendirmeliyiz." şeklinde görüş belirtti.
Maç boyunca konsantrasyonla oynamaları gerektiğinin altını çizen Fatih Terim, sözlerini şöyle sürdürdü:
"90 dakika konsantrasyonumuzu bir saniye bile bırakmamamız lazım. Rakip 10 kişiyle bile oynadığında eğer o ciddiyette değilseniz neler olabileceğini görüyorsunuz. Real Madrid'e karşı bunu hiç yapamazsınız. Oyunun kontrolünü kendi elinde tutmaya çalışan bir takım. Her maç yüzde 55 ile 65 arasında topun kendisinde olmasını sağlayan bir ekip. Böyle bir takıma karşı bir saniye bile kendinizi oyunun dışında tutamazsınız. Sezon başından beri kendi sıkıntılarımızı bu maçta yapmamamız gerekiyor. Kolay top kaybı, merkezde kaybedilen toplar bizim için çok sıkıntı yaratabilir. Real Madrid'e dikkat etmeliyiz. Oyunu genişliğine oynamak isteyen bir ekip, yön değişimleri çok ani ve kenarları da iyi kullanıyorlar. Merkezi de her işi yapabilecek Benzema, dışarıdan gelecek Hazard ve genç oyuncu Vinicius ile tehlikeli bir takım. Başlangıçla beraber 90 dakikayı çok dikkatli ve iyi oynamalıyız."
Fatih Terim, Real Madrid maçının oyuncularının vitrine çıkması için şans olduğunu aktararak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Böyle maçlarda oyuncularıma hep bunun bir şans olduğunu söylerim. Real Madrid ile oynamak her ne kadar kurada şanssız olarak addedilse de şanstır. Oyuncularımızın kendini gösterme çabası veya bu mücadele içinde olması, tüm dünyanın bu maçı izlemesi onları bir podyuma çıkarıyor. Burada kayıtsız şartsız odaklanmaları ve kendilerini ifade etmeleri gerek. Real Madrid gibi takımlara mağlup olduğunuz zaman size kimse bir şey söylemez. Avantajdan kastım bu. Kısa bir süre önce Paris Saint-Germain ile oynadık. Maçtan sonra hatırladığım kadarıyla oyuncuları tribüne çağırdılar ki Galatasaray seyircisinin son zamanlarda pek yaptığı bir şey değil. Kazandığı maçlardan sonra bile... Demek ki oyunu ve isteği beğenmiş ki mağlup olmasına rağmen bir karşılık veriyor. Bunu oyuncunun iyi değerlendirmesi lazım. Kaybetmekten, hata yapmaktan korkmaması, oynaması gerek. Bu tip maçlar oynayarak kazanılır. Kaybettikten sonra sizin taraftarınız, 'Benim takımım kaybetse de ben onunla gurur duyuyorum. Çok hoşuma gitti. Çok keyifli bir maçtı.' demesi sizin kayıpta dahi kazanmanızı sağlamıştır. Bu maçlar gelir geçer. Real Madrid olur, Barcelona olur, PSG olur, Manchester olur... Bu seviyelerde bitmez böyle maçlar ama her zaman da gelmez. Geldiği zaman iyi değerlendireceksiniz."