Enes Kanter kafayı değiştirsin!

Kerem Gönlüm veliahtı Enes Kanter'e veryansın etti... ''Enes Kanter bu şekilde kazanmaz aksine çok şey kaybeder. Artık neye inanıyorsa, kafasında ne varsa açıkçası onları değiştirmeli. Hiçbir kulüpte oynamadan Genç Milli Takım’da gösterdiği başarı ile Enes Kanter oldu, NBA’e gitti. Yanlışlarını ben toyluğuna veriyorum.''

YASEMİN AKBULUT

Milli Takım’a olan eleştiriler hakkında ne düşünüyorsunuz, çok fazla konuşuldunuz? 

- Biz iyi bir takımdık. Çok özverili çalıştık. Geçmiş senelerde Milli Takım’la gördüğüm o sorunların hiçbirini yaşamadım. Herkes çok istedi. Eleştirilerin büyük bölümünü çeken arkadaşlarım bile çok iyi çalıştılar. Maalesef bazen olmuyor işte. Kendi eleştirimi de yaparım takımımı da eleştiririm. Arkadaşlarıma da direkt söylerim ama yapılan eleştiriler biraz acımasız oldu. Bunu çok doğal karşılıyorum çünkü bu eleştirilerin yapıldığı takım dünya ikincisi. Her sene Dünya veya Avrupa şampiyonasında final oynayıp kaybeden bir ekip değiliz. 

AİLELERİMİZDEN UZAK 2 AYIMIZI HARCADIK

Dünya ikincisi bir takımı eleştirdiler. Nasıl o zaman sevinip, gururla alkışladıysak üzüntümüzde de en azından ben belli seviyede olmasını beklerdim. Ama dediğim gibi yapılan eleştiriler mücadele anlamında belki maçların kazanılması-kaybedilmesi konusunda yapılan eleştiriler normaldi ama ben biraz abartıldığını düşünüyorum. Çünkü herkes emek koyuyor. Ailelerimizden uzak orada 2 ayımızı harcadık. Sakatlık pahasına ne olursa olsun Milli Takım çok kutsal gidip, mücadelemizi verdik. 

SİSTEM ÇOK ACIMASIZ ÜZÜLMEYİ DE BİLMİYORUZ

Ama dediğim gibi sporda dün yok maalesef. Çok acımasız. Maalesef dün yok. Dün final oynayıp Dünya Şampiyonu olsan ertesi gün ilk turda elensen gene en kötü sensin. Bu maalesef çok acımasız bir sistem. Ama dediğim gibi ben arkadaşlarımla gurur duyuyorum. Orada herkes elinden geleni yaptı. Hak etmedik bu sonucu. Ama ben maçlar sırasında da söyledim: Ben dahil herkes oradaki ekip, ülkece spor kültürü de çok önemli bir şey. Biz üzülmeyi de bilmiyoruz sevinmeyi de çok bilmiyoruz açıkçası. 

KAYBEDEN HEP TÜRK BASKETBOLU OLUYOR

 “Herkes evinin önünü süpürmesi lazım” demiştin?

- Çok duygusal bir ülkeyiz. Hak ediyoruz ama maalesef dediğim gibi üzülmeyi de sevinmeyi de çok abartıyoruz. Kaybeden Türk basketbolu oluyor. Kariyerimin sonlarına geliyorum ama benden sonraki jenerasyonlarda inşallah böyle bir şey olmaz. 

Enes Kanter’in tweetleri için ne düşünüyorsun? 

- Enes gençliğinin verdiği toyluğu yaşıyor. Milli forma çok kutsal. Geçen sene de ben sakatlandıktan sonra Enes’in gelmeyince Milli Takım’a gelip elemelerde mücadele etmiştim. Aslında söyleyeceğim çok şey var ama çok da bir şey söylemek istemiyorum. 

BU ŞEKİLDE KAZANAMAZ

Abi olarak Enes Kanter’e tavsiyen ne olur? 

- Abi olarak ona söyleyebileceğim attığı tweetler falan filan çok şey yaptı ama artık neye inanıyorsa kafasında ne varsa açıkçası onları değiştirmesi lazım. Çünkü Enes Kanter bir Türk çocuğu. Ve kendisinin şunu bilmesi lazım ki hiçbir kulüpte hiçbir takımda oynamadan Milli Takım alt yapısında gösterdiği başarıyla Enes Kanter oldu, NBA’e gitti. Onun bunun kıymetini bilmesi lazım. Bazı şeyleri düşünüp ona göre davranması lazım. Yaptığı hareketleri de ben onun toyluğuna veriyorum. Ama dediğim gibi yanlış yaptı. Yanlış da yapmaya devam ediyor. Demek ki var bir bildiği. Ama bu şekilde hiçbir şey kazanamaz aksine çok şey kaybeder. O kaybettiği çok şeyi de ileride kendi anlayacaktır. Bunu kendisi yaşayacak zaten. 

OBRA İLE TÜRKİYE YÜKSELİR

F.Bahçe’nin Obradovic transferini nasıl değerlendiriyorsunuz? Onunla çalışmak ister miydiniz? 
- Obradovic Avrupa’nın en iyi koçlarından biri. Ona karşı, onun en azından takımına karşı yıllarca oynadım ama Türkiye’de oynayabilmek benim için büyük bir şans. Basketbolseverler için de, orada oynayan basketbolcular için de Obradovic’le çalışmak büyük bir şans. Hakikaten çok şey katacağına inanıyorum. Ben çok böyle takım takım ayırmak istemiyorum, biz veya diğerleri diye. Avrupa’da bir kriz olduğu da zaten aşikâr. Basketbol anlamında da bir yükseliş içerisindeyiz. Belki Milli Takım’ın başarısızlıklarıyla bunu gösteremedik ama kulüp bazında en azından Euroleuage’de bu sezon 3 tane güçlü takımımız var. Herkesin beklediği o Final Four’a bu sezon en azından bir tane Türk takımı inşallah gider diye düşünüyorum. 

FİNAL FOUR'U ÇOK İSTERİM

‘Şunu da yapamadım’ dediğin bir şey var mı? 
- Bir tane Final Four’um kaldı yapamadığım. Her şeyi yaşadım, kötüsüyle iyisiyle bir psikolojinin yaşayabileceği. Geldiğim nokta da benim için sporcu olarak hiç hayal edemeyeceğim bir nokta. Önümde uzun yıllar da olduğuna inanıyorum. Kariyerimle ilgili ‘şunu da yapmadım ah’ falan diye bir şeyim yok. Kariyerim anlamında içim çok rahat. İstediğim yerlere geldim. 

BASKETBOL BENİ BIRAKIRSA EĞER!

Ne zaman bırakacaksın? 
- Yok bırakmayacağım... Kasım 22’de 37 olacağım. Ama hep söylüyorum: Ben basketbolu bırakmayacağım. Basketbol beni bırakınca ben basketbolu bırakacağım. O anlamda basketbolseverler beni izlemeye devam etsin. 

PARA DEĞİL TAKIMDAŞLIK

Olympiakos örneği ortada. Para değil takım olan şampiyonluk kazanıyor. Takım kimyası önemli...

F.Bahçe Obradovic’i aldı ve önemli yıldızlar transfer etti. Şampiyon G.Saray kadrosunu güçlendirdi, Beşiktaş Rixos Cup’ta finale kaldı. Siz biraz gölgede kaldınız sanki? 
- 15-16 yıldır gördüm ki bütün branşlarda bu böyle aslında hani çok yüksek bütçeli takımlar kurup, çok para harcamak önemli değil. Önemli olan o takım kimyasını oturtabilmek. Arkadaşlarının hep beraber açığını kapatıp mücadele verebilmek. İşte son iki senenin şampiyonu Olympiakos... Final Four’a kaldığı takımlarla bütçesini karşılaştırdığında belki de çok aşağılardalar ama son iki senedir şampiyonlar. Çok fazla bütçeli,  F.Bahçe olsun G.Saray olsun Banvit keza öyle, Beşiktaş öyle bir sürü takım var ama dediğim gibi çok para harcamak önemli değil. Önemli olan o takım kimyasını oturtup hep beraber, hep birlikte o sahadaki mücadeleyi verebilmek...

PLANİNİC ÇOK KATKI YAPAR

Transferlerinizden Planinic’i nasıl değerlendiriyorsunuz? 
- Planinic hakikaten çok değerli ve önemli bir oyuncu. Yıllardır da oynuyoruz karşılıklı. Basketbolu çok iyi bilen, oyunu çok iyi bilen, okuyan, arkadaşlarını oynatan, gerektiğinde sorumluluk alabilen bir oyuncu. Bize büyük katkı sağlayacağına inanıyorum.

FATURA HİDAYET TÜRKOĞLU'NA ÇIKTI

Hidayet’e yapılan eleştiriler hakkında ne düşünüyorsunuz? 
-  Belki de son 5-6 senenin en istekli Hidayet’ini gördüm, çok özverili çalıştı. Oynayacak-oynamayacak bir sürü kafasında dert vardı. Her şeye rağmen çok iyi çalıştı. Takımına kaptanlığını, abiliğini yaptı, her zaman yapıcı oldu. Bazen olmuyor. O da çok yıprandı çünkü çok haksız eleştirilere uğradı. Başarısızlık hepimizin başarısızlığı ama bir anda Hidayet çıktı ortaya. Başka şeyler oldu ama ben çok üzüldüm. Sonuçta alın teri, emek veriyoruz. Onlara saygı gösterilmesini beklerdim açıkçası. 

FUTBOLDA DA FİNAL OYNARIZ

Milli duygularla, dualarla oynuyoruz. 2001 ve 2010 finallerinin sırrı bu. Futbolda Türkiye’de finaller oynansın, biz finale kesin çıkarız.

2001-2010’daki başarının formülü ne? 
- Dikkat ederseniz bu turnuvalar hep Türkiye’de. Biz çok duygusal bir toplumuz. Coşkularıyla, dualarla, duygularla oynayan bir ülkeyiz. Dünya Kupası futbolda Türkiye’de olsa Türk Milli Takımı final oynar. Hakikaten ayrı bir sinerji oluşuyor, ayrı bir enerji var, motivasyon var sporcular için kendi halkının önünde. Biz maalesef bunu deplasmana taşıyamıyoruz. Bunu turnuvaya başlamadan önce de konuştuk arkadaşlarımla. 

ASLA TESADÜF DEĞİL 

Kendi seyircimizin dışında bir yere çıktığımızda artık bu şeyi kırmamız gerek. Ama yapamadık. Onu da maalesef yapamadık. Çok istedik ama yapamadık. Ama dediğim gibi bu 2001 ve 2010’a baktığımız anda hep kendi evimizde oynadığımız turnuvalar ve hep de final var. Bu bir tesadüf değil. Bundan sonra gene olsun. Seneye Kadınlar Dünya Şampiyonası Türkiye’de. Ve dediğimi göreceksiniz en az ilk üç, madalya bekliyorum. Onlar zaten çok istikrarlı gidiyorlar. Kadın basketçilere başarılar diliyorum.  

SAKATLIĞIM BENİ FAZLASIYLA ÜZÜYOR

Şanssız bir şekilde sakatlandın...
- Evet... İdmanda şanssız bir sakatlık yaşadım. Sağ el tarak kemiğim kırıldı ve ameliyat oldum. Ancak bu tür durumlar her sporcunun başına gelebilir. Bir ay kadar maçlardan uzak kalacağım ama bu sakatlık tam sezon başı geldiği için beni fazlasıyla üzüyor.