Adana-Mersin, 3 milyondan fazla, devamlı göç alan nüfusu ile Çukurova’nın çekirdek alanında uzanan Türkiye’nin en-büyük iş ve kültür merkezidir. Son 1 yılda Suriye krizi yüzünden ekonomi ve ticaret zarara uğrasa da bölge strateji açısından her olumsuz gelişmeyi karşılayabilir duruma gelmiştir.
İşte böyle bir ortam ve şartlarda önümüzdeki günlerde Milli Takımımız hazırlık da olsa çok önemli maçlar yapacaktır. Maçların yerini kuşkusuz ülkemizin ulusal takımının yeni patronu Fatih Terim belirlemiştir.
Fatih Hocamız malum, ADANALIDIR!
Kebap tamam da Tantuni’ye dikkat
Birçok takımımız yüksek rakımda ikametgah eder ve antrenmanlarını sürdürür. Deniz seviyesindeki kentlere gider ve maçlarını oynarlar.
Reklimatizasyon dediğimiz bu süreç, aklimatizasyona göre daha kolay ama yine de uyulması gereken bazı özellikleri vardır. Yüksekten aşağı inildiğinde, ilk 5-6 gün organizma uyum sürecini başlatmamış, performansı etkilememiş olmaktadır. En-büyük performansın 1. ve 3. gün sergilendiğinin altını çizmekteyiz!
Milli Takım kadrosunda Eskişehirli 2, Ankaralı 1, Sivaslı 1, Madridli 1 ve Saint Etienneli 1 futbolcu görüyoruz. Neredeyse, yıl boyu kaldıkları ve uyum sağladıkları rakımların 650 ile 1100 m. yüksekte olduklarını tespit ettik. Milli Takım kampı İstanbul’da 12 Kasım’da başlamış durumda.
15 Kasım’da futbolcularımızın uyum problemi olmayacaktır. 2. maçımıza 6 futbolcu deniz seviyesine geldikleri 7-8. gün olduğundan, performanslarında ufak da olsa bir düşüş görülecektir! Organizmaları başka bir süreç ile meşgul olacaktır. Arda Turan’ın Madrid’i sadece 650 m. olduğundan performansı umarız fazla etkilenmez diye düşünenler olabilir ama kıta uyumunu da eklerseniz 2. maçta büyük ihtimal Fatih Hoca onu sadece 1. yarı oynatacaktır
Çözüm nedir? Bu örnekte tek çözüm görmekteyiz; yüksek rakımlı 6 sporcu, 12 Kasım tarihinde İstanbul kampına değil, 14 Kasım tarihinde direkt Adana’ya uçmak! Böylece, her iki maçta uyum problemi yaşamazlar. O zaman Adana’da hem şiş yanar, hem de kebap!