Bir tutkudur Gazi

Esma Uslu, bu yıl 93. kez düzenlenecek Gazi Koşunu değerlendirdi.

Gazi Mustafa Kemal adına düzenlenen yarışmaların en eskisi 1927 yılından bu yana süregelmekte olan Gazi Koşusu’dur. Bugünde Türk atçılığının en önemli yarışı olma niteliğini korumaktadır. Atatürk’ün hipodroma gelerek at yarışlarını izlemesi ve onun atlara olan sevgisi ve ilgisi ülkemizde yarışçılığın gelişmesine büyük katkılar sağlamıştır. Ünlü İtalyan Viotti Violli tarafından yapılan modern Ankara Hipodromu da Atatürk’ün emir ve direktifleriyle inşa edilmiştir.

ATATÜRK’ÜN DESTEĞİ

Türkiye’de atçılığı ve yarışçılığı teşvik amacıyla kurulan yarış ıslah encümeni de Atatürk’ün büyük desteğini görmüştür. O dönemde Başvekil, İsmet İnönü Paşa’dır. Encümenin amacı, adından da anlaşıldığı gibi, yurttaki at ırkını geliştirmektir. Encümen şu şahsiyetlerden oluşmaktadır:  Süvari Generali Fahrettin Bey (Altay), Şurayı Devlet (Danıştay) azası Ali Rıza Bey, Veteriner hekim ve büyük atçı İhsan Abidin Bey (Akıncı), Başvekâlet Başyaveri ve atçı Bnb. Atıf Bey (Esenbel). Ama asıl kurucu, bu işe büyük emeği geçen, Binbaşı Atıf Bey’dir. Atıf Bey, Başvekil İsmet Paşa’ya atçılığın ve at yarışlarının önemini izah etmiş, bu alanda onun bu konuya öncelik tanımasını sağlayarak atçılığımıza büyük hizmeti geçmiştir. Bu encümen, her yıl tekrarlanabilecek bir koşu programı hazırlamıştır.

MODERN BAŞKENT

Bu kadarla da kalınmayıp, 1927’de koşturulmak üzere Avrupa’dan birkaç safkan İngiliz yarış atı da getirtmiştir. O günler, Ankara’nın modern bir başkent haline gelmesi için yoğun çalışmaların sürdürüldüğü yıllardır. Atatürk, modern bir başkentte at yarışlarının da yapılması gerektiğine inanmaktadır. Atçılıkla o günlerin önde gelen devlet adamlarının, askerlerinin, eşraftan kimselerin yakından ilgilenmesini istemiştir ve genç atçılara örnek olması için, başta kendisi olmak üzere, yakınlarına yarış atları aldırmakta, onların at koşturmalarını teşvik etmektedir. Atatürk, bu encümenin ricası üzerine adına bir Gazi Koşusu’nun düzenlenmesine izin vermiştir. Böylece Gazi Koşusu 1927’den bu yana yarışçılğımıza renk katmaya başlamıştır.

MANEVİ DEĞERİ BÜYÜK

Türkiye’de Gazi Koşusu çok önem arzeder. İngiltere’de atçılılıktaki derby yarışları ne ise, Türk atçılığında da Gazi Koşusu o kadar önemlidir. Türk atçılığının bir klasiği haline gelen Gazi Koşusu’nun ödülü Atatürk’ün at üzerindeki gümüş heykelidir. Her at sahibinin gönlünde Gazi Koşusu’na katılmak ve bu anlamlı kupanın sahibi olmak yatar. Maddi getirisinin, manevi değerinin yanında bir önemi yoktur. Çünkü bu kupa Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK anısına verilmektedir. Bu yüzden Türkiye’deki at sahipleri, Ata’larına verdikleri önemi göstermek amacıyla var güçleriyle bu yarışa hazırlanmaktadırlar. Her at sahibinin gönlünde Gazi Mustafa Kemal’in ödülüne sahip olmak yatar. Koşuya katılacak olan tüm safkanların ayaklarının düz basmasını diliyor ve yazımı Atatürk’ün bir veciz sözüyle sonlandırmak istiyorum. ‘At yarışları modern toplumlar için sosyal bir ihtiyaçtır.’