Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç, Fenerbahçe Dergisi'nin Ekim ayı sayısındaki başyazısında gündeme dair önemli ifadeler kullandı.
Ali Koç'un Fenerbahçe Dergisi'nin Ekim ayı sayısındaki başyazısı şu şekilde;
Sevgili Fenerbahçeliler,
Sezonun ilk 6 haftasındaki zorlu fikstüre rağmen Futbol Takımımız, hocamız Ersun Yanal liderliğinde Süper Lige başarılı bir başlangıç yapmıştır.
Puan durumundan ziyade şu aşamada bizleri en çok sevindiren ve umut vadeden unsur ise bu dönemde yakalamış olduğumuz istatistik, takımımızın savaşma ruhu, kazanma arzusu ve takımdaki birlik beraberlik havasıdır.
Geçtiğimiz hafta sonu ezeli rakibimiz Galatasaray ile oynadığımız derbi karşılaşmasında takımımızın ortaya koyduğu mücadele hepimizi mutlu etti.
Takımımızın gösterdiği hırs, azim ve 90 dakika boyunca sahada görmek istediğimiz Fenerbahçe’nin her geçen gün daha da oturan bir sistemle var olması, camiamızı gün geçtikçe daha da kenetliyor, 29. Şampiyonluğumuza olan inancımızı kuvvetlendiriyor.
Futbolcularımız hafta boyunca derbiye dair çalışmalarını gerçekleştirirken tek düşünceleri 3 puan ile evimize dönmekti. Tek üzüntümüz, bu azimli ve mücadeleci futboldan ve hafta boyu yapılan tüm çalışmalardan sonra derbiden galibiyetle ayrılamamak oldu.
Öte yandan bu maçta deplasman tribününü doldurarak takımımızı 90 dakika boyunca bir an bile susmadan desteklerini gösteren, atmosferi bir kez daha Kadıköy’e çeviren taraftarlarımıza sonsuz teşekkürlerimizi iletiyorum.
Sezon uzun soluklu bir maraton. Her maçı ayrı bir final gibi görerek, rehavete kapılmadan kararlı bir şekilde bu yürüyüşümüze omuz omuza devam edeceğiz. Ayrıca samimi eleştiriden öteye takımımızın aleyhine yapılan kasıtlı yorumları, gündem olmak adına atılan adımları ve yaratmaya çalışılan haksız algıları da görmezden gelip camia olarak sadece hedefimize odaklanmak zorunda olduğumuzu bir kez daha vurgulamak isterim.
Geçtiğimiz ay içerisinde yaşadığımız bir başka gelişme ise Avrupa’daki futbol kulüplerini temsil eden en önemli kuruluş olan Avrupa Kulüpler Birliği (ECA)’ın seçimlerinde yönetim kuruluna seçilerek bu önemli yapının içerisinde ülkemizin dahil olması oldu. Bu seçimde ülkemizi temsil eden üye kulüplerden Başakşehir, Beşiktaş ve Galatasaray’a destekleri için teşekkür ederim.
2008 yılında kurulan Avrupa Kulüpler Birliği (ECA), UEFA müsabakalarında mücadele eden kulüpleri doğrudan temsil eden tek kuruluştur. 55 farklı ülkeden toplam 246 üyesiyle faaliyet gösteren birlik, demokratik yönetim modeliyle her bir kulübün faydası için çabalarken; aynı zamanda kulüplerin, oyunun temel paydaşı olarak tanınmasını sağlamak için hareket etmektedir.
Avrupa Kulüpler Birliği İcra Kurulu, her biri belirli bir uzmanlık alanına tahsis edilmiş ve geniş bir coğrafi bölgedeki kulüp temsilcilerinden oluşan Çalışma Gruplarının desteğiyle, kulüp futbolunun geleceği için kararlar alır ve kulüplerin UEFA, FIFA ve AB düzeyinde haklarını korumak adına temsil eder.
Aynı toplantıda Avrupa Kulüpler Birliği başkanlığına yeniden seçilen Juventus Başkanı Andrea Agnelli’yi kutluyor, 2023’e kadar sürecek bu görevde hepimize başarılar diliyorum.
Buradan yola çıkarak daha önce pek çok kez dile getirdiğim konuyu bir kez daha vurgulamam gerekirse; dünya futbolunda ve spor gündeminde, futbolu, spor organizasyonlarını daha izlenir kılacak, marka değerini ve gelirlerini arttıracak yeni formatlar yepyeni düzenlemeler konuşuluyor, tartışılıyor.
Ülke futbolumuzun marka değeri üzerine hassasiyet göstermemiz gereken bu dönemde, yenilikleri takip etmeli, mevcut yapıyı nasıl daha iyi bir hale getirebiliriz diye çalışmalıyız. Bu bağlamda hepimizin aynı gemide olduğu bilinciyle ‘yapıcı rekabet’ olarak tanımlayacağım sahada kora kor mücadele ederken saha dışında da güçlü bir işbirliği içerisinde olacak seviyeye gelmeliyiz.
Geçtiğimiz günlerde, Yönetim Kurulumuz ile birlikte Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı’na seçilen Sayın Nihat Özdemir ve yönetim kuruluna nezaket ziyareti gerçekleştirdik. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak kendilerine görevlerinde başarılar diledik.
Bu noktada Fenerbahçe olarak 'mutlak adalet ve eşitliğin egemen olduğu' bir sistemin olmazsa olmaz olduğunu bir kez daha vurguluyor; bu doğrultuda atılacak tüm adımlarda üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu paylaşmak istiyorum.
Geçtiğimiz ay milli takımlarımız futbol, basketbol ve voleybolda çok önemli müsabakalara çıktılar.
Türk milleti olarak söz konusu ulusal takımlarımızı desteklemek olunca milli ruh, birlik ve beraberlik kavramlarımızın üst seviyede olduğunu görmek ve milli formayı taşıyan takımlarımızı hep birlikte omuz omuza desteklememiz ülkemiz ve Türk sporu adına mutluluk vericidir.
Bu noktada Avrupa Voleybol Şampiyonası’nda ikinci olan Kadın Voleybol Milli Takımımızı tebrik ediyor; Ankara’da gerçekleştirilen organizasyonda takımımızı tüm güçleriyle destekleyen tüm halkımıza teşekkür ediyorum.
Ayrıca bu güzel organizasyona başarılı bir şekilde ev sahipliği yapan Türkiye Voleybol Federasyonumuzu da canı gönülden kutlarım.
Milli Futbol Takımımız 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’na emin adımlarla yürüyor. Millilerimiz 11 Ekim 2019 tarihinde stadımızda Arnavutluk Milli Takımı ile karşı karşıya gelecek.
Şükrü Saracoğlu ev sahipliğinde oynanacak bu karşılaşmada tüm tribünlerimizi kırmızı beyaz yaparak konsantrasyonumuzu milli takımımızın galibiyetine odaklamalıyız.
Aidiyet duygusunu pekiştirmek, bir kez daha millilerimizin en büyük gücü olmak adına tuttuğumuz takımların formaları yerine milli formalarımızı giyerek takımımızı desteklememiz çok büyük önem taşımaktadır. Tüm kalbimiz Türkiye ile…
Ayrıca Milli müsabakalarda takımlarımızın başarılarında pay sahibi olan kaptanlarımız Eda Erdem Dündar, Emre Belözoğlu ve Melih Mahmutoğlu olmak üzere tüm millilerimizi kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. Türk sporunun gelişimi noktasında futbol dışında da tüm branşlarımıza yapılan yatırımlar ve sponsorluk destekleri çok önemli bir konumda bulunuyor.
Fenerbahçe Opet Kadın Voleybol Takımımız bu ay içerisinde çok değerli markalar Corendon Airlines ve Kafkas Mücevherat ile iş birliği anlaşması imzaladı.
Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi 1907 Tribünü’nde gerçekleştirdiğimiz imza törenleriyle basına duyurduğumuz iki değerli anlaşmanın tüm iş partnerlerimizle birlikte hayırlı olmasını diliyorum.
Bu anlaşmalar inanıyorum ki Fenerbahçe Opet’e çok fazla destek ve şans getirecektir. İnşallah hep beraber şampiyonluklar yaşarız.
Bu ay itibariyle hayata geçirdiğimiz, temsilci üyelerimizi ilgilendiren çok önemli bir projeden sizlere bahsetmek istiyorum.
Kulübümüzün geleceği noktasında finansal yapı ne kadar önemliyse tüm üyelerimizi içinde barındıran, katılımcı, çok sesli bir yapıyla çalışmalarını sürdürmesi de o kadar elzemdir.
Asırlık bir çınar olan Kulübümüzün, daha katılımcı bir hale bürünmesi için kongre üye sayımızın artması, geleceğimizin mimarları olan gençleri de içinde barındıran bir yapıya dönüşmesi önceliklerimizden biridir.
Bu doğrultuda, temsilci üyelerimiz için tüm kısıtlamaların kaldırılıp, oy kullanma sürecine dahil olarak kulüp yönetiminde söz sahibi olabilecekleri, Fenerbahçelilik kimliğini hiçbir sınır olmaksızın tam anlamıyla taşıyabilecekleri bir geçiş sürecini başlatıyoruz.
Temsilci Üyeliklerini Kongre Üyeliğine taşımak isteyen üyelerimiz için başlattığımız ve yalnızca 3 ay sürmesi planlanan bu sürece tüm temsilci üyelerimizin katılımlarını bekliyoruz.
Bir fırsat olarak gördüğüm bu önemli kampanyanın detaylarına kulübümüzün iletişim kanalları üzerinden ulaşabilirsiniz.
Geçtiğimiz ayın önemli gelişmelerinden birisi olan, Fenerbahçe kumpası davasında 13. celse 2-28 Eylül 2019 tarihleri arasında 20 iş günü olarak Silivri'deki yapıldı. Üzerinde yüksek önemle durduğumuz Fenerbahçe Kumpas davasındaki tüm gelişmeleri yakından takip edip, avukatlarımız aracılığıyla camiamızı bilgilendiriyoruz. 107 sanıklı dosyada sadece 3 sanık sorgusu kaldı. Bu sanıkların sorgulanması için de mahkeme tarafından yakalama emri çıkarıldı. 14 sanık ise halen firari durumdadır. Mahkeme gelecek celse için bazı tanıkların dinlenmesine karar verdi, müştekiler ve tanıkların dinlenmesine geçilecek. Geçtiğimiz ayda vurguladığımız ve Ergenekon davasının hükmündeki Fenerbahçe kumpası tespitleri için hükümlerin getirilmesi ve 3 Temmuz 2011 dosyasının da Yargıtay'daki durumunun sorulmasına karar verilmesi davanın bu ayki celselerinde yaşanan gelişmelerdir.
Bundan sonraki süreçte ise şikâyetçi ve tanıkların dinlenmesi ve diğer delillerin toplanmasından sonra savcıdan davanın esası hakkındaki görüşü sorulacak ve hüküm aşamasına geçilecektir. Yeni duruşma 6-17 Ocak 2020 tarihinde yapılacaktır. 3 Temmuz 2020’den önce mahkemenin yargılamayı sonuçlandırıp hükme bağlanmasını düşünmekteyiz.
Fenerbahçemize kurulan kumpasın sadece ilintili davalarda değil Türkiye’yi yakinen ilgilendiren diğer davalarda da açıkça beyan edildiği bir ortamda, Yargıtay’da beklenen dava dosyamızın bir an önce sonuçlanmasını; Fenerbahçe kumpas davasının da aynı şekilde, mümkün olan en kısa sürede karara bağlanmasını ivedilikle bekliyoruz.
Geçtiğimiz ay içerisinde hepimizi çok üzen bir veda yaşadık; yaşam enerjisi ve Fenerbahçe sevgisiyle dolu genç Neslicanımız aramızdan ayrıldı. O aramızdan ayrıldı ancak hastalığı karşısındaki destansı mücadelesi hepimize eşsiz bir örnek oldu.
Her zaman gülümseyen yüzüyle akıllarımıza kazınan Neslican Tay’ın güç verdiği, umut olduğu herkese, tüm sevenlerine ve ailesine sabırlar diliyorum. Hepimizin başı sağ olsun.
Ülkemiz açısından çok üzücü bir kaybı daha anmak istiyorum. Balyoz kumpası ile hedef alınan onurlu amiralimiz, Emekli Tümamiral Soner Polat yakalandığı amansız hastalığa yenik düşerek aramızdan ayrıldı.
Soner Polat, 5 Şubat 2014 tarihinde Aydınlık Gazetesi’nde yazdığı ‘Bir Galatasaraylı Gözüyle Fenerbahçe’ yazısında, Fenerbahçe değerlerini rakip bir taraftar gözü ile çok anlamlı şekilde kaleme almıştır.
FETÖ’ye karşı mücadele vermiş olan Kulübümüze dair her Fenerbahçeli’nin gönlünde yer eden değerlendirmelerde bulunan Soner Polat; “Fenerbahçelilik, çıkarsız ve koşulsuz sevgi, sarsılmaz bir dayanışma ve gerektiğinde her türlü baskıcı otoriteye başkaldırabilecek eylem yeteneği demektir.” sözleriyle kulübümüzün FETÖ Kumpası karşısındaki dik duruşunu tanımlamıştır. Bu önemli yazıyı okuyanların bir kez daha okuyup hafızasını tazelemesini, okumayanların ise okumalarını tavsiye ediyorum.
Emekli Tümamiralimizin ruhu şad olsun, mekânı cennet olsun. Ailesinin ve milletimizin başı sağ olsun.
Sözlerime son verirken hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyor, omuz omuza yeni bir şampiyonluk hikâyesinde camiamızın her bir ferdine görev düştüğünü vurgulayarak hepimize başarılar diliyorum.
Yolumuz açık, şansımız bol olsun.
Ali Y. Koç
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı