aksam.com.tr
Eda CABUL
TFF, Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş ile yolların karşılıklı olarak ayrıldığını açıkladı. Ayrılığın ardından AKŞAM yazarları süreci değerlendirdi.
Avrupa Şampiyonası sonrası bir değişim yaşanması gerektiğini belirten Akşam Gazetesi Spor Müdürü Kenan Karcı, "Beklenen bir ayrılıktı. Gönül isterdi ki Şenol Hoca gibi tecrübeli ve kariyerli bir hoca bu şekilde ayrılmasın. Ama futbolda bunlar oluyor. Milli Takım açısından Avrupa Şampiyonası sonrası bu değişim yaşanmalıydı. Şenol hoca bu değişimi kendi iadesiyle yapamadı. Haliyle kendisi gitmek durumunda kaldı. Mili takım için hayırlı olsun." dedi.
Yeni ve genç bir ekip oluşturulması gerektiğini belirten Akşam Gazetesi Yazarı Engin Verel, "Onurlu bir davranış. Şenol Güneş, Toplumun, futbol ailesinin sesine kulak verdi. Futbolda başarı olduğunda omuzlarda taşınıyorsa başarısızlığın faturası da her yerde olduğu gibi teknik adamlara çıkıyor. Türkiye futbolu Fatih Terim'ler, Şenol Güneş'ler gibi değil genç ve başarılı hocalar yer açılmalı. Yeni bir genç ekip kuracak hocalar var. Milli takım antrenörlüğü ve teknik direktörlüğü çok farklı. Yeni seçimde bu göz önünde bulundurulmalı." ifadelerini kullandı.
BU İŞLER "BİZİM ÇOCUKLARIMIZ" İLE OLMUYOR
"Mili takım teknik direktörlüğü maddi gelir olarak değil manevi değer olarak görülmesi lazım." diyen Verel şu ifadeleri kullandı:
Teknik Direktör, o dönemin başkanına ya da kişiye 'bana yalvardılar' diyebiliyorsa konu kapanmıştır. Milli takım yalvarılacak değil koşarak gelinecek bir yer. Koşarak gelecek kişilere kapının açılması gereken bir yer. Bu işler 'bizim çocuklarımız' ile olmuyor. Bu herkesin anlaması gereken bir konu. Bizim çocuklarla olsa Türkiye'de bütün takımlar bu kadar yabancı oyuncu getirmez. Yeni teknik direktör için benim favorim Joachim Löw. Mircea Lucescu gelebiliyorsa Löw'ün gelmesi çok daha mantıklı olur."
"YERLİ HOCADAN YANAYIM"
Faturanın Şenol Güneş'e çıkmasının normal olduğunu söyleyen Akşam Gazetesi Spor Yazarı Aydın Türkmen, "Elimizde şu an, Uluslar Ligi'nde küme düşmüş, Avrupa Şampiyonası'nı 1 gol atarak 24. sırada bitirmiş ve Dünya Kupası elemelerindeki avantajını 6-1'lik hezimetle yok etmiş bir Milli Takım var. Fransalı gruptan gol yemeden Avrupa Şampiyonası'na giden, elemelere Hollanda ve Norveç zaferiyle başlayan takım da aslında bu takım." şeklinde konuştu.
Gelinen süreçte faturanın Şenol Hoca'ya çıkarılmasının normal olduğuna değinen Türkmen, "Hoca çok uzun zamandır formsuz. Ve form tutacağına dair de hiçbir işaret yoktu. Üstelik son maç sonrası yapılan açıklamalara baktığımızda kendi demoralize halinin oyunculara yansıdığını da gördük. Halen Katar'a gitmek için bir şansımız var, 4'te 4 yapmalıyız. Bu değişiklik en azından 'yapabiliriz' inancının yeniden yeşermesine katkı verecek. Kim olabilir? sorusuna gelince de... Ben milli takımda yerli hoca olmasından yanayım ve mevcut alternatifler arasında en makul ismin Okan Buruk olduğunu düşünüyorum." dedi.
"TEK SUÇLU ŞENOL GÜNEŞ DEĞİL"
Tek suçlunun Şenol Güneş olmadığını düşünen Akşam Gazetesi Spor Yazarı Alen Markaryan da ayrılığı şu sözleri ile açıkladı:
Hem kendisi için hem milli takım için hayırlı oldu. Zaten Şenol Hoca ayrılmasaydı büyük bir baskı altına girecekti. Milli takım açısından Norveç maçında başarılı olması düşünülemezdi. Şenol Güneş'in elbette katkıları da var. İtalya maçında bu hezimetin geleceği belliydi. Tek suçlu Şenol Güneş olamaz. Aynı zamanda federasyonunda yanlışlar yaptığını düşünüyorum. Ayrılığın milli takım için yararlı olacağını düşünüyorum. Değişiklikler hep faydalı olmuştur. Tabi diğer yandan takım içerisindeki sıkıntı, yara nerede onunda bulunması lazım. Bir anda sadece teknik direktör değişikliğinin yeterli olacağını düşünmüyorum ama Norveç maçına faydalı olacağını düşünüyorum. Biz bu futbolcularla Avrupa'ya gittik. Fransa'yı yendik. Sıkıntı nerede çözmeden Güneş istifa etti. Sorunun nerede olduğunun bulunması lazım. Milli Takım için hayırlısı olsun.