AKŞAM Özel Röportaj: Keşke kaptan olmasaydım

Trabzonspor'un 1983-84'teki şampiyonluğuna damga vuran Dobi Hasan AKŞAM'a konuştu: “Kaptan olunca takım içi dengeler değişti. İlişkiler bozuldu. Bu durum sahaya da yansıdı. Her şey kötü gitmeye başlayınca bir sezon sonra takımdan ayrıldım. Bugünkü aklım olsaydı, o pazubandı takmazdım.”

AKŞAM Özel Röportaj | Gürkan ATA

Adı Hasan Şengün… Ama Trabzonsporlular bile onu bu isimle tanımaz… ‘Dobi Hasan’ deyince de akan sular durur. Çünkü 1983-84’te yaşanan görkemli şampiyonlukta Fenerbahçe’ye golü atıp, Karadeniz’i coşturan adamdır Dobi Hasan… Bu başarının mükâfatı kaptanlık olsa da bu süreç onu çok sevdiği Bordo-Mavi’den kopmak zorunda bıraktı. O süreci Dobi Hasan şöyle anlatıyor: “1988- 89 sezonu benim futbol yaşantımın dönüm noktası oldu. Takımda Turgay abi (Semercioğlu) gibi takıma çok büyük hizmetleri olan isimler vardı. Yönetim Turgay Abi ile belki de sorun yaşadı. Kaptanlığı ondan aldılar, bana verdiler. Israrla kabul etmedim ilk başta. Sonra benimle teknik heyet dahil konuştular. Gençtik, ikna ettiler, hizmet aşkıyla kabul ettik.

İLK OLDUĞUM İÇİN YANDIM

Ama bu olay takım içi dengeleri kısa sürede bozdu. İlişkilerde bozukluk başladı, durum sahaya kadar yansıdı. Kendi futbolumu bile etkiledi, güvenimi kaybetmeye başladım. Her şey kötü gitmeye başlayınca bir sezon sonra takımdan ayrıldım. Ayrılma sebebimin başlangıç noktası kaptanlığı kabul etmemdi. Ben o dönemde ‘belki takıma katkım olur’ diye, iyi niyetle kabul etmiştim ama bir gelenek sona ermişti kaptanlık konusunda. Bu bir ilkti ve büyük tepki oldu bana karşı. Ancak benden sonra takımda eskiler varken Ünal’a (Karaman) verildi kaptanlık ve ses çıkmadı. Benimki ilkti, ben yandım. Bugünkü aklım olsaydı, o pazubandını takmazdım.”

YAŞAR SAYESİNDE TARİHE GEÇTİM

Hasan Şengün: “Fenerbahçe maçında çok iyi kafa vuramamıştım ama Yaşar’ın hatasından tarihe geçtim...”

Hasan Şengün, 1983-84 sezonunda Kadıköy’de oynanan maçta şampiyonluğu getiren golü nasıl attığını şöyle anlattı: “Trabzonspor’un şampiyonluğunda imzamın olması büyük bir gurur. 1983-84 sezonunda Fenerbahçe ile oynuyorduk, 89’da Turgay abi ortalamış, kafayla golü atmıştım. Tarihi bir goldü ama şunu itiraf etmem lazım. Çok iyi kafa vuruşu yapamamıştım. Şansıma Fenerbahçe kalecisi Yaşar öne çıkmıştı, biraz da onun hatasından gol oldu. Yaşar’ı her görüşte takılırım, ‘Senin hatan yüzünden tarihe geçtim’ diye…”

DOBİ VER DA DOBİ!

Hasan Şengün: “Bakkal’dan top istedim, ‘Dobi ver da dobi’ dedim. O günden sonra da adım ‘Dobi’ kaldı. Hasan unutuldu.”

Hasan Şengün’ün, ‘Dobi Hasan’ olmasının ilginç hikayesini kendisinden dinleyelim: “Mahallede arkadaşlarla otururken top oynamak istedik. Fındıkfıstık satan küçük bir büfeci vardı. Paramız yoktu, top istedim o amcadan. ‘Dobi ver’ dedim, anlamadı. Tekrarladım yine anlamadı. ‘Dobi ver da dobi’ diye bağırınca yanındakilere sormuş, orada başladı ‘Dobi Hasan’ın macerası... O kadar özdeşleşti ki bir gün Samsunspor Genç Takımı ile maça çıkıyoruz, hocamız kadroyu tahtaya yazdı. 5..6.., 7’ye de ‘Hasan’ yazdı. Bitince sadece ben değil, bütün takım hocaya benim niye yedek kaldığımı sorduk. ‘7 Numara Dobi’ deyince hepimiz anladık, güldük. Ondan sonra da ‘Hasan’ı unuttuk.”

YÖNETİCİLERE KIRGINIM

Hasan Şengün: “1993- 94 sezonunda jübile yapmaya karar verdim. Trabzonspor’da Başkan Sadri Şener’di. ‘Samsun’da jübilem için Samsunspor’la maça gelir misin?’ dedim. Yol parası dahil her şeyi karşılayacağımı söyledim. Kabul edilmeyince çok üzüldüm. Ama birkaç gün sonra Zonguldakspor’la Muzaffer’in jübile maçına gittiler. Ben kendimi o kulübün öz evladı olarak görürken, bu olay beni adeta yıktı. Trabzonspor hep büyüktür ama o dönemki yöneticilere çok kızgınım. O zor durumda Ali Kemal Denizci sağ olsun, Karabükspor’u getirdi, jübilemi yaptım.

KORONA YORUMU

Hasan Şengün, pandemili günler için de, “Büyük oğlum Dağlar, küçüğü Yankı ve benim en büyük destekçim eşim Ümit’le virüs ile ilgili alınan her kurala eksizsiz uymaya çalışıyoruz” diyor.

PFAFF’A VAR BİZE YOK

Hasan Şengün o dönemde takım ruhunun kaybolduğunu şu örnekle özetliyor: “Ben kaptanken Belçika’dan Jean-Marie Pfaff geldi. Kaptan o oldu. Çünkü çok kaliteli bir kaleci, dünya devi bir isimdi. Zaten değerliydi ama yöneticilerimiz ona daha fazla verirken büyük ayrımlar yaptı. Mesela doğum günü olurdu, ona hediyeler alınırdı, diğerlerine yok. Mekandan çıkarken kafile otobüse, o özel araca… Bu olaylar çok can sıkıcıydı. Halen devam ediyor, yabancı oyunculara havaalanında karşılamalar, ayrıcalıklar. Yerli oyuncuya büyük haksızlık bu durum.”

AĞAOĞLU HEP PARASIZ KALSA

Hasan Şengün: “Ahmet Ağaoğlu’nun ilk geldiğinde parasızlık vardı ama gençler sahadaydı. Onlarla güzel futbol oynayan, iddialı bir takım vardı. Ama şampiyonluk sabırsızlığı nedeniyle, bu amaçla yabancı transferlerine başlanıldı. Sonuç ortada, önceki yıl Milli Takım’a giden Abdülkadir Parmak’a, Hüseyin Türkmen’e bakın. Transfer çılgınlığı nedeniyle altyapıdaki cevherler yok oluyor. Şimdi aklıma geliyor, keşke Ağaoğlu ve ekibi hep parasız kalsalar!”

KARABACAK VE BRIEGEL KUVVET DERSİ VERDİ!

Hasan Şengün: “Benim en büyük özelliğim çok kuvvetli olmamdı. Ligde kolay kolay kimse beni yıkamazdı. Bir maçta Almanya ile oynuyoruz, ben sağ kanatta. Sol bekte Briegel vardı. Daha maçın başında bana omuz attı, yere yığıldım. Kuvvet neymiş anladım! Ama asıl kuvveti, güreşte şampiyon olan efsane Reşit Karabacak’ta gördüm. Ben de kuvvetliyim ya, şakayla karışık ‘Gel kapışalım’ dedi. Sadece 3 saniyede tuş etti beni.”

PANTOLONU YIRTTIK

Hasan Şengün, Trabzonspor’daki şu komik anısını da bizlerle paylaştı: ”Turgay abi (Semercioğlu) dünya iyisi bir insandır. Bir dönem bir kot almış, çok seviyor, hep onu giyiyordu. Çok takıldık, ‘yenisini alalım’ dedik. İnatla onu giymeye devam etti. Bir gün antrenman çıkışı biz İskender, Sinan’la birlikte pantolonu yırttık. Biraz kızdı ama mecbur yenisini aldı.”

HEMEN KABUL ETTİM

Hasan Şengün: “Samsunspor’da oynarken teklifler gelmeye başladı. İstanbul takımları da dahil sürekli haberler çıkıyordu. Ben Trabzon doğumluydum, Başkan Mehmet Ali Yılmaz ve Ahmet Suat Özyazıcı hocamın da etkisiyle hemen kabul ettim. İki yıllık 12.5 milyon TL ücret aldım.”