Akıl oyunuyla milli marşı okutmak gurur verici

“Dünya şampiyonu olduğumuzda kürsüde İstiklal Marşımızı okurken hissettiğim tek şey gurur ve ülkeme verdiğim hizmetin onuru idi. Tarif edilecek bir his değil bu. Yılların emeği karşılığında belki de geç bile geldiğimiz bir yer.”

AKŞAM SPOR

BERKHAN SAFİ

Arjantin'de düzenlenen 16. Dünya Briç Şampiyonası'nda Türkiye, Kadın Milli Takımı 'dörtlü takımlar' kategorisinde mutlu sona ulaştı. 'Karışık ikilide ise Süleyman Kolata ve Hatice Özgür altın madalya kazandı. 45 çiftin katıldığı organizasyonda, 18 seans sonunda birinci olan Süleyman Kolata ve Hatice Özgür, büyük bir başarı elde etti. Zaferin ardından AKŞAM'a konuşan Süleyman Kolata, hem briç ile ilgili bilgi verdi hem de yaşadığı gururu anlattı. Yaklaşık 40 yıllık tecrübesi olduğunu belirten Kolata, "Yaklaşık 40 yıldır oynuyor ve 1994'ten beri profesyonel olarak çalışıyorum.

GALATA'DAN ESİNLENİLDİ

Derslerim oluyor, takımlara transferler, yurt içi ve yurt dışı turnuvalar var bol bol. Halen Özyeğin Üniversitesi'nde briç dersi vermekteyim. İşin özü hem hobim hem mesleğim oldu briç" ifadelerini kullandı. Briç oyununun ortaya çıkışıyla ilgili konuşan Kolata, "1854-1856 yıllarında Kırım savaşı sırasında İngiliz askerlerinin Galata Köprüsü'nden esinlenerek bulduğu bir oyundur. İngilizce köprü anlamına gelen 'bridge' kelimesinden dilimize geçmiştir. Atatürk'ün ve İnönü'nün de oynadığı bilinir. Oyunun ismi esasında briçin ruhunu da yansıtır. Ortak olarak oynandığı için aralarında köprü kurmak zorundadır oyuncular. Maksimum anlaşma maksimum başarı demektir. Türkiye Briç Federasyonu, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlıdır. Ayrıca, 1997 yılında IOC tarafından 'akıl sporu' olarak kabul görmüştür" dedi.

SADECE GÖZYAŞLARI!

Tecrübeli oyuncu, şampiyonluğun ardından yaşadığı duyguları ise şöyle anlattı: "Dünya Şampiyonu olduğumuzda kürsüde İstiklal Marşımızı okurken hissettiğim tek şey gurur ve ülkeme verdiğim hizmetin onuru idi. Tarif edilecek bir duygu değil bu. Yılların emeği karşılığında belki de geç bile geldiğimiz bir yer. Ama bayrağımız göndere çekilirken her şey bitiyor, sadece o an ve gözyaşları kalıyor."

"ÇALIŞMAKTAN HİÇ YORULMUYORLAR"

Süleyman Kolata, Türkiye'ye ilk dünya şampiyonluğunu yaşatan Kadın Milli Takımı'na ise övgüler yağdırdı: "Kadınlarımız ve senyörlerimiz açık takımımıza göre daha iyiler ve daha iddialılar. Bence ana sebebi kadınlarımızın çalışmaya öğrenmeye açık ve çok istekli olmaları. Hocalarla çalışmaktan, araştırmaktan, öğrenmekten asla vazgeçmediler. Son derece kuvvetli bir jenerasyon yakalandı ve herkes bunun bilincinde olduğu için yılmadan her turnuvaya şampiyon olmaya gidiyorlar. Çalışmaktan hiç yorulmuyor ve yeteneklerini doğru kullanıyorlar. Maalesef açık takımımızla dünya arasındaki makas çok açıldı ve kötü sonuçlarla birlikte yılgınlık ve umutsuzluk hakim şu anda. Bence yenilenmeye ve gençleşmeye ihtiyacımız var artık."

"KENDİNE GÜVENİ TAM"

Partneri Hatice Özgür ile ilk kez yurt dışında turnuvaya katıldığını söyleyen Süleyman Kolata, Özgür ile ilgili şöyle konuştu: "Hatice Özgür ile yurt içinde az da olsa oynadık ama bu ilk yurt dışı turnuvamızdı. Çok iyi bir oyuncu, kendine güveni tam, masada çok güçlü ve aktif. İyi partnerlikler maksimum anlaşma, bazen alttan alma bazen sessiz durma bazen direksiyona geçme gibi birçok evreden oluşur."