Zalime karşı mazlumun safındayız... İyilik haftası ilan edildi

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) tarafından bu yıl 8'incisi düzenlenen Uluslararası İyilik Ödülleri, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirilen törenle sahiplerini buldu. Türkiye ve dünyanın farklı bölgelerinde topluma örneklik teşkil eden ve insanlığa umut olan 5 iyilik öncüsüne ve 2 kişiye de vefa ödülü verildi. Milli kültürün en önemli unsurlarından birinin vakıf kültürü olduğunun altını çizen Başkan Erdoğan, "Gönül coğrafyamızın her bir köşesi vakıf kültürümüzün eşsiz eserleriyle doludur. Yüreği dağlar kadar büyük tüm vakıf insanlarına teşekkür ediyorum. Türkiye Diyanet Vakfı, vakıf kültürümüzün önemli taşıyıcısıdır. Türkiye'de ve dünyanın 111 ülkesinde her kademeden binlerce öğrenciye burs veriyor" dedi.

İYİLİĞİ TEŞVİK EDECEĞİZ

Başkan Erdoğan, bu yıl 50. yaşını kutlayan Türkiye Diyanet Vakfı'nın 'İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır' düsturuyla Türkiye ve dünyanın dört bir yanında iyiliği egemen kılmak insanlığın hizmetinde olduğunu söyledi. 13-20 Mart tarihleri arasını İyilik Haftası olarak kutlayacaklarını duyuran Erdoğan, "İyiliği her zaman teşvik edeceğiz. İyilik çınarının derinlere kök salması için mücadele vereceğiz. İyilik, insanın beşer derecesinden insan olma seviyesine yükselmesi demektir" ifadelerini kullandı.

EZİLENLERİN YANINDAYIZ

"Kötüye karşı iyinin, zalime karşı mazlumun, yanlışa karşı doğrunun yanında yer almak bizim hayat tarzımızdır" diyen Erdoğan, şunları kaydetti: "İyilik insanın emniyet kemeridir. Vicdanlarını tatile çıkarmış olanlara aldırmadan hayırda, iyilikte, güzellikte yarışmaya devam etmenizi özellikle bekliyorum. Zalime karşı dik durarak, mazlumun elinden tutarak insanlık vazifemizi ifa etmenin mücadelesini veriyoruz. 1 milyon kardeşimizin hayatını kaybettiği Suriye'deki katliamdan kaçan muhacir kardeşlerimize kapılarımızı sonuna kadar açtık. Siyonist rejimin saldırılarına maruz kalan Gazzelilere destek olduk."

"Bizi cesaretli olmaya çağıranlar Gazzeli çocukların üzerine bomba yağdığında sırf soykırım şebekesinden korktukları için Filistin'e terör örgütü iftirası atarken, biz soykırımcıların ve destekçilerinin gözünün içine bakarak biz BM Genel Kurulu'nda insanlığın ortak kürsüsünde, Filistin davasına destek verdik. Nerede bir zulüm, çatışma, adaletsizlik varsa sona erdirmek için biz oradayız. Nerede gadre uğrayan, yok sayılan, baskı ve zulüm gören varsa Türkiye olarak tüm kapasitemizle oradayız. Barışın egemen olması için ne yapmak gerekiyorsa yapmaktan çekinmiyoruz. Ülkemizi, barış ve çatışma çözümlerinin merkez üslerinden biri haline getirme yolunda emin adımlarla yürüyoruz."

İYİLİK NEFERLERİNE ÖDÜL TAKDİMİ

Bu yıl 8'incisi düzenlenen İyilik Ödülleri; 8 evladını büyüten ve iyilik projelerinde yer alan Dr. Gülhanım Bayrak'a, engelli vatandaşların camiye ulaşmasına katkı sunan din görevlisi Hasan Koç'a, Gazze soykırımına tepki göstererek İsrail ürünlerine okullarında boykot eden Ömer Asaf'a, 140 Kur'an kursu açılmasına katkı sağlayan Hacı Fevzi Şenel'e ve Esed rejiminin sivilleri vurma emrine uymadığı için 43 yıl Sednaya Cezaevi'nde kalan Suriyeli cesur pilot Rağid El Tatari'ye verildi. Vefa ödüllerinin sahipleri ise İsrail'in baskılarına rağmen pes etmeyen Mescid-i Aksa İmam Hatibi İkrime Sabri ile ömrünü hat sanatına adayan ve 28 Şubat'ta vefat eden Hasan Çelebi oldu. Çelebi'nin ödülünü oğlu Mustafa Çelebi aldı.

BABASINA İTHAF ETTİ

Programda, İyilik Ödülü'ne değer görülen isimlerden Dr. Gülhanım Bayrak, ödülünü almak için babasıyla sahneye çıktı ve ödülünü babasına ithaf etti. Duygusal bir konuşma yapan Bayrak, "Bu ödülü almama sebep olan özelliklerim her neyse, hepsini babamdan ve rahmetli annemden aldığım, bana aktardıkları genlere ve aile terbiyesine borçluyum. Babam, bütün eylemlerimin mimarıdır. Mevcut şartlar ne olursa olsun, o anki ufkun çok ötesine bakabilmemi de babama borçluyum. Bu ödülün gerçek sahibi babamdır" dedi.