1
Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul Ofisi'nde Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ile ortak basın toplantısı yaptı
"Terör örgütü ne yaparsa yapsın, canımızı yakabilir, şehitlerimiz olabilir. Acımız büyük ancak şehitlerimizi bağrımıza basacağız, kalleş terör örgütünü sevindirmeyeceğiz. Hiçbir terör örgütü, Türkiye Cumhuriyetini esir alamaz. Bildiklerini arkalarına koymasınlar. Milletimiz şunu anlasın ve bilsin ki bu terör örgütlerinin tümüne topyekün savaş açtık. Kurtuluş Savaşı'nda Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi 'Ya istiklal ya ölüm' ve 79 milyonun kardeşliğine, birliğine, beraberliğine kast eden bu alçaklara her türlü hak ettikleri cevabı vereceğiz. Milletimizin geleceği için, ülkemizin refahı için 2023 hedeflerimiz için, yılmadan bir yandan çalışacağız, eserler ortaya koyacağız, yeni projeler hayata geçireceğiz, bir yandan da bu ülkenin başına bela olan bu terör örgütünü de çökerteceğiz."
Şehitlerimizi bağrımıza basacağız, kalleş terör örgütünü sevindirmeyeceğiz. Hiçbir terör örgütü Türkiye Cumhuriyeti'ni esir alamaz. Bildiklerini arkalarına koymasınlar. Milletimiz şunu anlasın ve bilsin ki, bu terör örgütlerinin tümüne topyekün savaş açtık. Kurtuluş Savaşı'nda Gazi'nin dediği gibi "Ya İstiklal Ya Ölüm". Ve 79 milyonun kardeşliğine, birliğine, beraberliğine kasteden bu alçaklara her türlü hak ettikleri cevabı vereceğiz. Bugün dünyanın gıptayla izlediği büyük bir eseri tamamlayıp, milletimizin hizmetine sunarken kalleş terör örgütü bildik icraatlarını yapmaktan geri koymuyor. Milletimizin geleceği, ülkemizin refahı, 2023 hedeflerimiz için yılmadan çalışacağız, eserler ortaya koyacağız, yeni projeler ortaya koyacağız, bir yandan da bu ülkenin başına bela olan bu terör örgütünü de çökerteceğiz. Yapacakları hiçbir alçak girişim bizim kardeşliğimizi, birliğimizi bozmayacaktır ve bu mücadelede asla bizi yıldırmayacaktır. Değerli dostum Borisov ile Türkiye-Bulgaristan arasındaki enine boyuna konuştuk. Türkiye ile Bulgaristan komşu değil; aynı zamanda iyi birer müttefiktir, iyi bir dosttur. Çünkü ikili ilişkilerimiz gittikçe gelişmektedir. NATO'da ve birçok uluslararası organizasyonda birlikte çalışıyoruz, bölgesel işbirliklerinde uyumla birlikte hareket ediyoruz. Sayın Borisov'la sürekli her konuyu zaman mefhumu olmaksızın telefonla görüşüyoruz, sorunlara anında müdahale ediyoruz. Her ülke halkının istediği arzuladığı konuları geciktirmeden çözüme kavuşturuyoruz. Bulgaristan'la geliştirdiğimiz bu ikili ilişkiler tabiatıyla AB ilişkilerine de olumlu yansımaktadır, olumlu katkı sağlamaktadır. Bilindiği gibi Türkiye, Ortadoğu'da özellikle Suriye ve Irak'ta uzun yıllardır devam eden iç savaş nedeniyle 3 milyondan fazla mülteciye ev sahibi yapmaktadır. Mültecilerin her türlü ihtiyaçlarını karşılıyoruz, bunu da severek yapıyoruz. Çünkü bizim geleneğimizde zorda, darda kalan insanlara yardım etmek esastır.
BULGARİSTAN BAŞBAKANI BORİSOV: İlk olarak en son olayı, özellikle Türk halkına ve sayın Başbakan'a başsağlığı diliyorum. Maalesef son zamanlarda böyle terörist olaylar oluyor. Özellikle şehitlerin ailelerine bizim duygularımızı göndermek istiyoruz. Bugünkü ziyaretimiz amacı, bugün açılacak olan üçüncü köprüdür. Bizim yollarımız da bu projeye bağlanmıştır. Özellikle Türk meslektaşıma teşekkür etmek istiyorum. İyi ilişkilerimiz vardır, konuştuğumuz konular net ve açıktır. Sayın Başbakana teşekkür etmek istiyorum, özellikle mülteciler konusundaki aramızdaki görüş birliği, Türk tarafından yapılacak katkılar ve çalışmalardan dolayı ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Şu ana kadar Türkiye pek çok adımı attı. Çok bilgilere ulaştık, haritalar üzerinde konuştuk. Dikkatimi çeken olay şudur ki, şu anda Türkiye bir beklenti içerisinde ve yeni oluşabilecek 2 milyon yeni mülteci akımı sözkonumu. Hakikaten biz de bu konuda çok net bir hesap ve analiz yapmak zorundayız. Mart'ta imzalanmış olan anlaşma konusunda çok iyi bir değerlendirme yapmak zorundayız. Esas soru, Türkiye ne zamana kadar bu mülteci akışını engelleyebilecek. Pekçok mesaj paylaşmak istiyorum. Bazılarını not aldım. Mesela Bulgaristan ile Yunanistan en büyük tehlike altında olan ülkelerdir bu göçten dolayı. Burada sözkonusu olan bir Avrupa uzlaşması ve bizim konuştuklarımızla birlikte uzlaşma sağlamaktır. Dayanışma çok önemlidir ve çok ağır, aktif aylar olacak önümüzde. Ortak bir çalışma içerisinde büyük bir çözüme ulaşabileceğimizi umuyorum. Bu anlaşma hakikaten çok büyük etki yaratıp, mülteci göçünü azaltacaktır kesinlikle. Ben şahsen bulunduğum o zamanki toplantıda bütün ülkeler ve bakanlar onayladılar, desteklediler bu anlaşmayı. Artık diplomatlar çözümü bulmak zorundalar. İyi bir savaş yoktur, zaten herkes biliyor. Bu problemi çözemezsek bir savaş çıkma ihtimali çok büyüktür. Geçenlerde ABD Başkan Yardımcısı açık söyledi. Tabii ki son olgu biraz gecikmiş bir reaksiyon olarak değerlendirilebilir ama yine de kabul edilebilir bir şeydir. Bulgaristan ile Türkiye kendi coğrafi bölgesinde ortak pekçok ilişkileri vardır. Biz tek Bulgaristan'ı çözmek istemiyoruz, Yunanistan'ın da sorunun çözmek istiyoruz.
BAŞBAKAN YILDIRIM: 15 Temmuz'da meydana gelen darbe girişiminde bize ilk andan itibaren Bulgaristan hükümeti ve devleti olarak bize çok açık desteği oldu. Türk halkının geleceğinden, demokrasisinden yana açık desteğinden ötürü sayın Borislov'a teşekkür ediyorum, Bulgar halkına da ayrıca teşekkür ediyorum. Biz Bulgaristan'la aramızdaki sorunları öyle veya böyle çözeriz. Geçmişte de çözdük. Biz Bulgaristan'la aramızdaki mülteci sorununu çözmemiz, sorunun tamamen çözümü anlamına gelmez. Avrupa bu tehditten bu şekilde kurtarma şansı yok. Bölgede Suriye'de, Irak'ta işler gittikçe daha zora giriyor. Biz yeni dalgaların oluşmaması için güney sınırımızda bazı tedbirler aldık. Buradaki DEAŞ ve diğer terör unsurlarını bölgeden temizliyoruz ki, oradaki sivil insanlar evlerinden, barklarından tekrar göç etmek zorunda kalmasın. Ancak sorunun bütün AB düzeyinde kapsamlı olarak ele alınma ve acilen çözüm üretme ihtiyacı var. Ümit ederim ki, birlikte bu vesile ile bir kez daha bu meseleyi farkına varmış olurlar, gereken adımı atmış olurlar. Bir kez daha sayın Başbakana dost ve komşu Türkiye'ye gösterdiği dayanışma için teşekkür ediyorum. Tekrar ediyorum ki, gerek Türkiye'de gerek Bulgaristan'da yaşayan soydaşlarımız, Bulgar kökenli vatandaşlarımız Bulgaristan'la bizim aramızdaki ilişkilerimizin adeta çimentosudur. İlişkilerimizi geliştiren, ileriye götüren en önemli varlıklarımızdan bir tanesidir. Sayın Başbakanla ulaştırma, enerji, kültür, turizm konularında da ikili ilişkilerimizi geliştirmek bakımından neler yapılacak bunları konuştuk. İlgili bakanlarımız bu konuda yakın çalışmaya devam edecek. İstanbul'u uzak doğuya ve Balkanlar'a Bulgaristan'a bağlayacak dünyanın en geniş asma köprüsünün, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün bugünkü açılışında bizlerle beraber olduğu için değerli dostum Borislov'a tekrar teşekkür ediyorum, hoşgeldiniz diyorum.
SORULAR...
Bulgaristan'la ikili bir sözleşme imzalamayı düşünüyor musunuz?
BAŞBAKAN YILDIRIM: Türkiye-Bulgaristan mülteci sorununu, Bulgaristan'ın yaşamakta olduğu sıkıntıyı azaltmak için ikili bir gayret ve birlikte çalışma kararı aldı. Az önce ikimiz de açıkladık. Her ne kadar AB ile yapılacak anlaşma gecikmiş olsa da bu anlaşma oluncaya kadar, Ekim ayında tamamlanmasını bekliyoruz. Bu süreye kadar bile Bulgaristan'la aramızda çalışmaları yoğunlaştıracağız. Burada yaşayan sorunun çözümü için adım atacağız.
BORİSOV: Bulgaristan'a hiçbir şart koşmadılar. Ben uyuyorum ki yeterince bir irade ve güç vardır. Tüm devletlere koruma sağlar. Başka toplantılarımızla olacak. Ben emenim ki tüm ülkeler için çok net ve uygun çözüm bulabiliriz. Türk devleti ve makamlarıyla çok iyi ve ortak sınır kurma mekanizması oluşturabiliriz. Böyle bir mekanizma oluşturursak Yunanistan ve Makedonya ile aynı sınırı düşünürüz. Gerçekçiliği ön plana çıkarmamız lazımdır. Hatta tek tek anlaşmalar da çözüm değildir.