Yalancının mumu 3 günde söndü!

Kılıçdaroğlu, ‘yurtdışına para kaçırdılar” diyerek gösterdiği belgeleri, savcılığın talebi sonrası basına dağıtmak zorunda kaldı. O dekontlar büyük rezaletin kanıtlarına dönüştü.

1

CHP’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yakınları için ortaya attıkları iftira kendi elleriyle deşifre oldu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bir kez daha madara oldu! “Yurtdışında hesaplar var” iddiasına kanıt diyerek salı günkü grup toplantısında bazı kağıt parçalarını sallayan Kılıçdaroğlu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ‘belgeleri’ talep etmesi  üzerine dün fotokopileri gazetecilerle paylaştı.

SÖZCÜSÜNÜ GÖNDERDİ

CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, TBMM’de basın toplantısında dağıttığı kağıt ve dokümanlarla ilgili şunları söyledi: “Bellway diye bir şirket var Man Adası’nda kurulmuş, naylon şirket. Çünkü 1 sterlin sermayeli bir şirket. Türk parasıyla söylüyorum şirketin sermayesi 5 lira. 5 lira sizi buradan havaalanına götürmez.”

TAMAMI ORİJİNALMİŞ! 

“Şirketi kuruyorsun, birine devrediyorsun, bir ay sonra devraldığın kişiyle bir para trafiği başlıyor.  Şimdi bize dediler ki bu belgeler sahte. Mustafa Erdoğan 1 milyon 250 bin dolarlık dekont, bu mu sahte? Bitmedi, Ziya İlgen 1 milyon 250 bin dolarlık dekont bu mu sahte? Bilal Erdoğan 1 milyon 450 bin dolarlık dekont bu mu sahte? Bunların tamamı orİjinal belgeler. Şimdi bu belgelerin tamamını size dağıtacağım.” Oysa ki belgelerin dev bir sahtecilik örneği olduğu, paranın Türkiye’ye geldiğinin ispatı Tezcan’ın elinde salladığı dekontlarda!

SORU ALMADAN KAÇTI 

CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, basın toplantısında kimi suçladığını bilemeyecek kadar konudan bihaberdi. Para gönderen isimler arasında konuyla hiç ilgisi olmadığı halde Bilal Erdoğan’ın ismini bile saydı. Finalde de gazetecilerin soru sormasına fırsat vermeden toplantıyı bitirdi. 

GİDEN DEĞİL GELEN PARA VAR

1- Gönderen Bellway alan işadamı

Kılıçdaroğlu, o gün Man Adası’ndaki bir şirket hesabına para transferi olduğunu söyleyip, “Yurtdışına para kaçırıyorlar” demişti. Yayınlanan ‘belgeler’ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği gibi giden değil, gelen para olduğunu kanıtlıyor. Dekontlarda gönderen kişi olan Bellway şirketi, alan kişi ise işadamları.

2- Para transferi sınır ötesi yapılmıyor 

Para transferi Bellway Limited’in Halkbank’taki hesabından (IBAN No TR ile başlıyor), lehtarın (alıcı) bankasına (Albaraka Türk) dolar cinsi şeklinde yapılıyor. Bu olağan bankacılık işlemi CHP tarafından “para yurtdışına gidip yurtiçine giriyor” şeklinde algı operasyonuna malzeme yapılıyor. 

3- Kuruluş sermayesi kıstas olamaz 

CHP Sözcüsü kuruluş sermayesinin düşük olmasını bir kusur olarak gösteriyor. Oysa şirketler hem Türkiye’de hem yurtdışında düşük sermayeyle kurulabiliyor. Bu o şirketlerin kasasındaki valığını göstermez. Örneğin, Türkiye’de bir şahıs şirketi kurmak için 100 TL sermaye göstermeniz yeterli.  

4- Komisyon makbuzu bile var 

CHP lideri Kılıçdaroğlu, 1 kutu evrak gösterdi ancak neredeyse kağıt kalabalığının sadece birkaç tanesi konuyla ilgili. Öyle ki CHP’li Tezcan basın toplantısında şirketle banka arasındaki işlem için kesilen komisyon makbuzunu bile ‘delil’ olarak göstererek yaptığı büyük iftirayı şovlaştırdı.

5- Ticari faaliyetleri ortada  

CHP’li Bülent Tezcan, iddialar boşa çıkınca ‘Hangi şirket satıldı” diyerek ticari bir ilişkiyi de sorgulamaya kalkıyor. Şirketin satışından haberi olmadığını iddia eden Tezcan, bu iftiraları atmadan önce Ticaret Sicil Gazetesi’nde baksaydı bu konudaki tüm bilgileri araştırıp bulabilirdi. 

SİRKETİMİZ ADINA SAHTECİLİK YAPILDI

Bellway Limited’in sahibi Ayan, Kılıçdaroğlu’nun iddialarına çok sert yanıt vererek, suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı: Şirketimize böyle bir para gönderilmemiştir, dekontlar veya swift mesajları da sahtedir. 

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun sahte belgelerle şova dönüştürdüğü belge ve dekontlar söz konusu şirket tarafından da yalanlandı. Bellway Limited Şirketi’nin sahibi Bahattin Ayan, avukatı Turan Öner aracılığı ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 28 Kasım’da grup konuşmasında açıkladığı iddialara değindikten sonra şu ifadelerde bulunuldu:

Belgelerimiz savcılıkta 

Şirket asıl evraklarında ve banka kayıtlarımızda yaptığımız incelemede banka hesaplarımıza böyle bir para gelmediği gibi söz konusu swift mesajı ve dekontunun sahte olduğu anlaşılmıştır. Sahte olduğu açık belgeler kullanılarak sahtecilik fiili işlenmiş, bankacılık ve ticaret sınırlarımızın ifşası suçlarının işlendiği ortaya çıkmıştır. Müvekkil ve şirket açısından büyük bir mağduriyet ortaya çıkmıştır. Bu nedenlerle zarar gören müvekkil adına huzurdaki şikayeti yapmak hasıl olmuştur. Tüm belgelerimiz soruşturma sırasında ayrıca ibraz edilecektir.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı “yetkisizlik” gerekçesiyle dosyanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine karar verdi.