HABER MERKEZİ
Kanlı bir darbe girişimiyle kendi vatandaşlarını öldürecek kadar gözü dönmüş bir terör örgütü olan FETÖ, barbarlığının yanı sıra ahlaksızlığıyla da kendini ispatlamış bir yapı. KPSS’den, LYS gibi sınavlara, askeri liselere giriş sınavlarına kadar pek çok sınavın sorularını çalıp kendi üyelerine dağıtan bu ahlaksız örgütün üyeleri, hırsızlığı ve kayırmacılığı adeta bir ilke haline getirmiş. 15 Temmuz sonrası gözaltına alınan Başbakanlık Raportörü M.Ü’nün ev ve işyerinde yapılan aramalarda ortaya çıkan belgeler FETÖ’cülerin kendi içlerindeki yükselmeleri belirlemek için de bir sınav yaptığını ortaya çıkardı. İşin dikkat çeken kısmı bu soruların da önceden kayırılan bazı kişilere servis edilmesi. Gülen’in Sonsuz Nur kitaplarını kapsayan soruların sorulduğu kitapçığın sınav öncesinde 2. Grup adı verilen bir gruba servis edildiği belirlendi.
Abi-abla sınavı
Servis edilen soruların örgüt içinde abi-abla, mahalle imamı gibi görevlere terfilerde kullanılan sınav soruları olduğu belirlendi. Polis, sınav kitapçığının gruplara ayrılması ve ele geçen kitapçığın kitaplarla sınırlaması üzerine başka sınav türleri de olabileceğini belirterek soruşturmayı genişletti.
22 kişi Osmanlı Arşivi’ne!
Gözaltına alınan ancak evinde geçen tüm delil ve belgelere rağmen FETÖ’cü olmadığını öne süren M.Ü’nün üzerinden ayrıca 2014 yılında Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı’nda sınava girecek 22 kişiye ait bir de liste çıktı. Polis şimdi listede yer alan kişileri bir bir inceliyor.
'Kardeşlik' bahanesi!
İzmir Başsavcılığınca sürdürülen FETÖ soruşturmalarında gözaltına alınan kişilerin verdiği bilgiler örgütün "eleman kazanma" yönündeki uygulamalarına ilişkin bazı ayrıntıları da gözler önüne serdi. Örgütün güçlü yapı oluşturdukları kentleri daha zayıf kaldıkları şehirler ve bazı ülkelerle "kardeş" ilan ettiği bilgisi yer alan ifadelerde, örgüte sempatiyi artırmak amacıyla bu kentlere geziler gerçekleştirildiği aktarıldı.
HİMMET TOPLADILAR
Belli bir düzeye ulaşan ilişkilerden sonra "kardeş kent ve ülkeler" için himmet, burs, zekat gibi adı altında paralar toplandığı, bunların bir kısmının kent veya ülkelere gönderilerek bağların kuvvetlenmesini sağladığı, bir kısmının ise örgüte aktarıldığı iddialarına yer verildi.