Teröristler bitene kadar durmayacağız

Türkiye-Rusya-İran liderler zirvesinde Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasına vurgu yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, PYD kontrolündeki bölgeler temizlenmeden çıkmayız” dedi.

1

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin katıldığı Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi’ne Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması konusundaki kararlılık damgasını vurdu. Zirvenin ardından orta açıklama yapan üç lider de Suriye’nin mevcut sınırlarının korunmasının altını çizerken, ABD’nin bölgedeki fiili varlığına dikkat çekildi.

KUZEY GÜVENLİ HALE GELECEK 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “PYD-YPG’nin kontrolündeki tüm bölgeleri güvenliği hale getirene kadar durmayacağımızı bir kez de burada tekrarlamakta fayda görüyorum” diye konuştu. Ruhani, “Suriye’nin toprak bütünlüğü, milli egemenliğinin ve bağımsızlığının en önemli amaçlar olarak herkes tarafından dikkate alınması gerektiğini vurguluyoruz” dedi. Putin ise “Bizim kesin kararlılığımız şu doğrultudadır: Suriye’nin toprak bütünlüğü ve bağımsızlığını sağlamaktan yanadır” diye konuştu. 

AYRILIKÇI GÜNDEMLERE KARŞI ORTAK DURUŞ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Putin'le ortak açıklamasında,  "Liderler ayrılıkçı  gündemlere karşı durma kararlılıklarını ifade etmişlerdir. Bugün önümüzdeki döneme ışık tutacağına inandığımız istişareler gerçekleştirdik ve atılacak adımları belirledik. Gerginliği azaltma bölgeleri konusunda Türkiye  olarak sorumluluklarımızın gereğini hassasiyetle yerine getiriyoruz" diye konuştu. 

DÜNYANIN GÖZÜ ANKARA'DAYDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ev  sahipliğinde saat 13.20'de başlayan zirve, çalışma yemeğiyle beraber 1 saat 40  dakika saat sürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ruhani ve Putin'le yaptığı ortak açıklama dünyada ilgiyle izlendi. 

PYD ve DEAŞ'ın birbirinden farkı yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan ortak toplantıda şunları söyledi: “YPG ile mücadelemiz Suriye’de DEAŞ ile mücadeleyi engelleyen veya aksatan değil tam tersine tamamlayan bir mahiyete sahiptir. DEAŞ ile PYD’nin aynı amaca hizmet ettiğini kabul etmeyen hiçbir anlayışın Suriye’de kalıcı barışa hizmet edebilmesi mümkün değildir. Dikkat edilirse sahada birbiriyle çatışıyor gibi görünen bu iki örgüt, sürekli birbirini destekleyen önünü açan bir anlayışla hareket etmektedir.

SİVİL KAYIPLARIN ÖNÜNE GEÇTİK 

Türkiye olarak yürüttüğümüz tüm operasyonlarda gereken her fedakârlığı yaparak sivil kayıplarının yaşanmasının önüne geçtik. Operasyon yürüttüğümüz şehirlerde, diğer şehirlerin görüntüleri yan yana konduğunda ne demek istediğimiz daha iyi anlaşılacaktır.

BAŞARI IŞIĞI KUVVETLENDİ 

Terör örgütünün etkinlik yürüttüğü bölgelerde sürekli bir gerilim, çatışma potansiyeli olduğu açıkça görülebiliyor. Burada bulunan, garantör ülke olarak Suriye’nin toprak bütünlüğünün temin edilmesi, ülkenin geleceğinin yeniden inşası konusunda anlayış birliği içindeyiz. Yaşanan krizin kaybedeni Suriye halkıdır. Kazananın kimler olduğunu ise hepimiz gayet iyi biliyoruz. Önümüzde zor ama başarı ışığı kuvvetlenen bir yol var.

Güvenli bölgede konut yapalım

Cumhurbaşkanı Erdoğan mülteciler için güvenli bölgelerde konut ve  sahra hastanesi kurma önerisinde bulundu.

Liderlerin ortak toplantısında Rusya Devlet Başkanı Putin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suriye’deki insani krizle ilgili toplantıda yeni önerilerde bulunduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan önerilerinin neler olduğunu açıkladı: "Gerek silahlı kuvvetlerimiz Rus silahlı kuvvetleriyle birlikte dayanışma içerisinde, oraya sahra hastanesi kurarak yaralılara temin edelim istiyoruz. Büyük fırınlar oraya kurup, ekmek ihtiyacını karşılayalım.

ÇADIRLARDAN KURTARALIM 

Benim asıl üzerinde durmam gereken, şöyle bir teklifim var. Ben bu teklifi daha önce de yaptım. Güvenli bölgede, gerek bizim tarafta gerekse Kuzey Suriye tarafında, güvenli bölgede konut inşası temin edelim diyorum. Bu konut inşasını yapmak suretiyle bu insanları çadırlardan, konteynır kentlerden kurtaralım. 500’er metrekarelik arsa içerisinde kendilerine yapacağımız konutlar, orada eksin biçsin orada kendine imkânlar sağlasın.”

ABD, DEAŞ KALICI OLSUN İSTİYORDU

İran Cumhurbaşkanı Ruhani ortak açıklamada ABD’nin Suriye’deki varlığına tepki gösterdi: Bazı büyük dünya güçleri ve başta Amerika istiyorlardı ki, DEAŞ gibi terör örgütleri bizim bölgemizde uzun yıllar olarak, onların aracı olarak kalsın ve onlar bundan değerlendirsin. Ama Suriye ve Irak gibi büyük halklar, dost ülkeler ve milletlerin yardımıyla bu büyük komployu bozdu. Bu süreçte Rusya, İran ve Türkiye temel rol oynadılar." Ruhani, Suriye’nin toprak bütünlüğü, milli egemenliği ve bağımsızlığının herkes tarafından dikkate alınması gerektiğini söyledi. 

TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ KORUNACAK

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin’in temel vurguları Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması yönündeydi. Putin şunları söyledi: “Bizim kesin kararlılığımız şu doğrultudadır. Suriye’nin toprak bütünlüğü ve bağımsızlığını sağlamaktan yanadır. Bu ilkesel tutum bugün çok önemli. Bazıları mezhepsel çatışmaları destekliyor. Suriye’yi parçalamaya çalışanlar var. Biz üçlü işbirliğimizi tüm yönleriyle artırmaya karar verdik. Astana formatı zaten verimli olduğunu defalarca kanıtlamıştır. Bizim hedefimiz teröristleri tamamen ortadan kaldırmaktır."   

SORU & CEVAP

Biz babayız, yüreğimiz parçalanıyor 

Erdoğan, toplantının soru cevap bölümünde, Suriye’deki insani krizin bitirilmesine vurgu yaptı.

- SORU: Şu anda Suriye’nin ekonomik ve enerji altyapısının kurulmasıyla ilgili bir proje var mı?  

- PUTİN: İnsanların normal yaşam koşullarını sağlamak lazım. Dışarıdan yatırım olmadan bu sağlanamaz. Ama Rusya İran ve Türkiye’den başka kimse adım atmıyor. 

- SORU: İran ve Türkiye’nin resmi hükümetlerinin sabotajlara karşı tutumları nasıl olacak? 

- RUHANİ: Bizim bugüne kadar gördüğümüz şudur ki, Amerikalılar ve İsraillilerin başarılı olamadıklarıdır. Teröristleri hâkim etmek istiyorlardı. Kendi menfaatlerini güdüyorlardı. 

- ERDOĞAN: Suriye’nin toprak bütünlüğü bizim olmazsa olmazımızdır. Birilerinin kendilerine göre yapmış olduğu parselasyonlar bize göre değildir. Burada insanlar ölüyor. En son Doğu Guta’da meydana gelenleri gördük. Yavruların nasıl acımasızca öldürüldüğünü gördüm. Ben kucağıma 6 aylık çocuğu aldığımız zaman bizim yüreklerimiz parçalanıyoruz, biz babayız. Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanıyız, buna dayanabilmek için herhalde insan olmamak gerekir diye düşünüyorum.

- SORU: Yeni operasyonlar beklemeli miyiz? Olası operasyonları liderler zirvesinde ele alma imkânınız oldu mu? 

- ERDOĞAN: Teröristle mücadele, terörle mücadele zamanlaması yapılan bir süreç değildir. Yok olduğu zaman zaten huzura erersiniz. Ama terörün olduğu teröristin olduğu bir yerde de devlete düşen göre tüm güvenlik güçleriyle mücadeleyi sürdürmektir.

- SORU: Amerikalı yetkililer Suriye’den çıkacaklarını söylediler. Amerika’nın varlığını nasıl değerlendiriyorsunuz? 

- RUHANİ: Amerikalılar her gün bir şey söylüyor. Mevcut Amerikan hükümetinin ne sözlerine ne de vaatlerine güvenebiliyoruz. Arap ülkelerine diyorlar ki ‘Bize para verirseniz Suriye’de kalacağız’ Anlaşılıyor ki Suriye’de kalacaklar ve para alacaklar. 

- ERDOĞAN: Fakat Ruhani kardeşim paranın miktarını söylemiyor. 7 trilyon dolar. 

SURİYELİLERE ANAYASA YAZMA SÜRECİNDE DESTEK

Üçlü zirvesi sonrası yayımlanan sonuç bildirgesinde Suriye’nin toprak bütünlüğüne vurgu yapıldı. Bildiride, “Terörle mücadele kisvesi altında sahada yeni gerçeklikler yaratılmasına dair girişimler reddedilmiş, komşu ülkelerin ulusal gü- venliğini zayıfl atmayı amaçlayan ayrılıkçı gündemlere karşı durma kararlılığı ifade edilmiştir” denildi. 

SİYASİ ÇÖZÜM VURGUSU 

Açıklamada, Suriyelilere ülkelerinin birliğini yeniden tesis etmelerinde destek verileceğinin altı çizilerek, “(Liderler) Suriye halkının desteğini alacak bir anayasayla sonuçlanmak üzere, tüm Suriyelilerin BM’nin uygun şekilde gözetimi altında oy kullanacağı serbest ve adil seçimler vasıtasıyla ihtilafa siyasi çözüm bulmalarında yardımcı olma gerekliliğini yinelemişlerdir” denildi. Gerginliği azaltma bölgelerinde sivillerin korunması ve bu bölgelere hızlı, güvenli ve kesintisiz insani erişim sağlanmasını kolaylaştırma çabalarına hız verme konusuna da değinildiği ifade edilen açıklamada, gerginliği azaltma bölgelerinin geçici nitelikte olduğu bir kez daha vurgulandı. İlave insani yardım göndermek için başta BM ve insani ajansları olmak üzere uluslararası topluma çağrıda bulunuldu