TBMM Başkanı İsmail Kahraman, 16 Şubat 1969'daki olaylarla, başkanlığını yaptığı teşkilatın bir alakasının olmadığını söyledi. Kahraman, "Türkiye'de hiç kimse bir filoya secde etmez." ifadelerini kullandı.
TBMM Genel Kurulunda, 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı'nın tümü üzerindeki görüşmeler sürüyor.
AK Parti Grubu adına yapılan konuşmalar sırasında yaşanan tartışmalar, verilen aranın ardından da devam etti.
CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, Cumhuriyet mitinglerinin, demokrasinin şahika noktalarından biri olduğunu, bir tek kişinin burnunun kanamadığını, bir tek camın kırılmadığını, demokrasi dışı tek söylemin olmadığını dile getirdi.
Özkan, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan'a yönelik, "Beyefendi çocuk değilmiş, sözümü geri alıyorum. Beyefendi bir olgunmuş. Bir olgun kişi olarak 'cibilliyetsiz' dediği için özür dilemeye davet ediyorum." dedi.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, "Menderes'i asanların da Denizleri asanların da Allah belasını versin." diye konuştu.
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarıyla ilgili kararda CHP'nin kurumsal tavrının, ilk oylamadan sonra Anayasa Mahkemesine gidip usul yönünden bozdurmak, ikinci oylamaya da 'hayır' oyu verme yönünde olduğunu belirten Özel, birleşimi yöneten TBMM Başkanı İsmail Kahraman'a yönelik, "16 Şubat 1969'da Denizler emperyalizme ve sömürüye son mitingi yaparken kanlı pazar yaşanmış, başkanlığını yaptığınız ve öncesinde bir konuşma yaptığınız bir ekip Denizlere saldırmış, Ali Turgut Aytaç ve Duran Erdoğan öldürülmüş, 200 kişi de yaralanmıştır. Şimdi, siz Beyazıt Camisi'nde yaptığınız konuşmadan sonra aynı husumeti, hayatını kaybettikten yıllar sonra Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan için sürdürmenizi CHP olarak kınıyoruz, telin ediyoruz." diye konuştu
"Kıbleyi bilmeyenler..."
Özel'in sözlerine üzerine konuşan TBMM Başkanı İsmail Kahraman, "16 Şubat'taki hadiseyle başkanlığını yaptığım teşkilatın bir alakası yoktur." ifadesini kullandı.
"Bu arada, bir cehaleti de gidermek isterim. Türkiye'de hiç kimse bir filoya secde etmez." diyen Kahraman, şunları söyledi:
"İstanbul Boğazı güneyde, gemiler de orada. Orada kalanlar kim bilmem. Cemaat, caminin dışına taşmış demek ki. Yani bugün de yine Boğaz'a doğru oluyor, Kabe o istikamette. Kıbleyi bilmeyenler bundan habersiz olabilirler, cehaletlerine veriyorum. Yoksa kimse 6. Filo'ya veya bir başkasına secde etmez. Biz bu vatanı seven insanlar olarak komünizme de karşıyız, 'ne Amerika ne Rusya' diyen insanlarız, biz milli insanlarız. Hepimiz bu bayrağın altındayız. O gece nasıl burada beraber olduysak yine hep beraberiz. Bir bütünüz, ayrım yok, ayrılık yok. O bakımdan, 'şucu' ya da 'bucu' diye ayırmamıza gerek yok. Zaten ayırdılar ve birbirine girdi insanlar. Bize düşen, bunu önlemektir, o hatalara düşmemektir.
Özel'in "Kıbleyi bilmeyenler anlamaz." derken kimi kastettiğini sorması üzerine Kahraman, "Hiçbir Müslüman, gemiye, bir filoya, alıp da 'Allahuekber' demez. Yani Afrika'daki bir adam demez, Kızılderili totemi demez. Bu kadar cehalet olur. Fakat ne yapalım ki cahiller çok." karşılığını verdi.