'Suriye için anayasa komisyonu tamam'

Ankara’daki Türkiye-Rusya-İran zirvesinde önemli kararlar alındı: Suriye Anayasa Komisyonu kesinleşti. Astana Zirvesi Kasım’da. İdlib’de çatışmasızlık için uluslararası topluma çağrı yapıldı.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin katılımıyla Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi’nin beşincisi Çankaya Köşkü’nde yapıldı.

DÖRT BAŞLIK ELE ALINDI

Zirvede, İdlib başta olmak üzere sahadaki durum, Fırat’ın doğusunda yaşanan gelişmeler, siyasi süreçte gelinen aşama ve Suriyeli mülteciler konuları ele alındı.

ANAYASA KOMİTESİ TAMAM

 Zirve oturumunun ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Başkan Erdoğan, “Suriye’nin toprak bütünlüğüyle, siyasi birlik konusunda aynı hassasiyete sahip olduğumuzu teyit ettik. Suriye Anayasa Komitesi konusundaki pürüzler giderilmiştir. DEAŞ’la mücadele adı altında terör örgütlerine destek verilemeyeceğini paylaştık” ifadelerini kullandı.

İDLİB GÖÇÜNÜ KALDIRAMAYIZ

Erdoğan, şöyle devam etti: “Nisan’dan bu yana İdlib’e yönelik operasyonlarda hayatını kaybeden sivillerin sayısı bine yaklaştı. Yüzbinlerce insan yeniden yollara düştü. Önümüzdeki günlerde bölgede hayırlı gelişmeler yaşanacağını ümit ediyoruz. Ülkemizin yeni bir göç akınını kaldırması mümkün değildir. Fırat’ın doğusundaki barış koridoru mülteciler için de bir liman olacaktır. Bu hattı Deyrizor, Rakka tarafına indirirsek geri dönecek sığınmacı sayısı üç milyonu aşabilir. Onlar için bu bölgelerde yeni yaşam bölgeleri inşa edilmesi mümkündür. Irak, Lübnan ve Ürdün’le birlikte Suriyeli mültecilerin geri dönüşü için bir konferans düzenlenmesi için çalışacağız. Sayın Trump 30 kilometre gibi bir ifade kullandı. 911 kilometreden vazgeçtik 450 kilometrede konut inşaası yapalım. Topraklarını ekip biçsinler. Onlara iş imkanı sağlayalım. Buraya uluslararası bir destek kampanyası düzenlenebilir.”

PUTİN: İSİMLER ONAYLANDI

Putin de, “Anayasa Komitesi’nin listesi onaylanmıştır. Sayın Erdoğan bu noktada çok önemli çalışmalar yaptı. Bu komitenin üyeleri dışarıdan baskı görmemelidir. Gelecek Astana toplantısı Ekim’de Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan’da yapılacak” dedi.

Putin İdlib konusunda da, “İdlib’de gerginliğin azalması için mutabık kaldık” derken, “Biz terörün yok edilmesi için Suriye ordusuna kısıtlı operasyonlarda destek vereceğiz. Bizim mutabakatımız terör örgütlerini kapsamamaktadır. Eğer uluslararası örgütler Suriye’de barışın sağlanmasını istiyorsa, yardım sağlamalıdırlar. ABD güçleri Suriye’de gayrımeşru olarak bulunmaktadır. İnanıyoruz ki Sayın Trump çekilme kararını uy gulayacaktır” diye konuştu.

Putin, Erdoğan’la ikili görüşmesine de değinerek, “Askeri-teknik alanda işbirliğimiz pekişmektedir” ifadesini kullandı.

RUHANİ: 2021’DE SEÇİM OLUR

Ruhani ise, Suriye’nin toprak bütünlüğü konusunda görüş birliğini teyit ederek, Türkiye’ye teşekkür etti. Ruhani, Anayasa Komitesi’nin bugün itibariyle oluştuğunu da belirterek, “2020-2021 yıllarına kadar Suriye’de seçimler için uygun atmosferin oluşmasını umuyoruz” diye konuştu. Ruhani, İdlib’e ilişkin olarak da, “İdlib’de terörist örgütler var. Hepimiz teröristlere kimlerin destek verdiğini biliyoruz. Aynı şekilde de Fırat’ın Doğusu’nda da ABD destekli terörist gruplar etkindir” dedi.

ABD ADIM ATMAZSA BİZ ATARIZ

Başkan Erdoğan, Fırat’ın doğusunda güvenli bölge oluşturulması için ABD’yle yürütülen sürece de işaret ederek şöyle konuştu: “Suriye topraklarının dörtte birinden fazlası örgütün (PKK/YPG) kontrolünde. Suriye’nin geleceği için en büyük tehlike PKK ve uzantısı YPG/PYD’dir. Nihai hedefimiz Suriye’nin kuzeyinde bir barış koridoru tesis ederek ülkenin bölünmesini engellemek. ABD’ye iki hafta içerisinde hedeflenen başarıyı yakalayamazsak kendi adımlarımızı atacağımızı her iki ülkeye de ilettim.”

PUTİN’DEN YEMEN İÇİN AYETLİ YORUM

Rusya lideri Vladimir Putin, Yemen’e ilişkin bir soruya, şöyle cevap verdi: “Yemen’de büyük bir insanı kriz yaşanmaktadır. Kuran-ı Kerim’e atıfta bulunmak istiyorum. ‘Sizler düşmansınız ama Allah sizlerin gönüllerini barıştırdı ve sizleri dost yaptı.’ Sizi bölen konular arka planda olmalıdır. Manevi yakınlığınız ön plana çıkmalıdır.”

Başkan Recep Tayyip Erdoğan da, “İlk defa Yemen’e bu bombaları kim attı sorusunun cevabını bulursak gelinin noktada bunun sonuç olduğunu görürüz. Müslüman, Müslümanla uğraşıyor” diye konuştu.

ASTANA YEMEN’DE ÇÖZÜM İÇİN DE İLHAM OLABİLİR

İran Cumhurbaşkanı Ruhani, Suudi Arabistan’a yapılan saldırıya ilişkin bir soru üzerine, “Bunu Yemen’e saldıranlara sormak lazım. Yemen halkı meşru savunma haklarını kullanıyorlar. Eğer Astana, Yemen için bir model olsa oraya da istikrar ve barış getirmek için çaba gösterilir” ifadelerini kullandı. Ruhani, “ABD Suriye’de teröristleri destekledi, Suriye’yi bölmeye çalıştı. Bu kabul edilebilir değil. Fırat’ın doğusu ABD’nin hakimiyetinde ve burada da teröristler bulunmaktadır. ABD güçlerinin bir an önce bölgeyi terk etmesi zaruri” dedi. 

2 MİLYON KİŞİ GÜVENLİ BÖLGEYE YERLEŞTİRİLECEK 

Başkan Erdoğan, barış koridoruna ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Ülkemize sığınan en az 2 milyon Suriyeli kardeşimizin bu bölgeye yerleştirilebileceğini düşünüyoruz. Geri dönecek Suriyeliler için yeni yerleşim alanları inşa edilmesi mümkündür. Türkiye olarak bu konuda her sorumluluğu almaya hazırız. Hem Rusya ve İran’la hem de uluslararası toplumun diğer üyeleriyle Suriyeli mültecilerin gönüllü geri dönüşü için çalışmak istiyoruz.”

BARIŞ İÇİN ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYALIM

Erdoğan, “Suriye’nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğünün muhafazası, sahada sükunetin korunması, ihtilafa kalıcı bir siyasi çözüm bulunması noktasında tam bir mutabakat içindeyiz” dedi. Astana Platformunun, Suriye’deki yangının söndürülmesi için etkili çözümler üretebilen ve somut adımlar atabilen yegane girişim olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu: “Ankara Zirvesi’nin Astana sürecine yeni bir soluk kazanıracağına inanıyorum. Suriye’de barışın sağlanması için daha fazla sorumluluk üstlenmemiz, elimizi taşın altına daha çok koymamız gereken bir dönemdeyiz.”

TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ VURGULANDI

Ortak bildiride, Suriye’nin toprak bütünlüğü ile BM ilkelerine taahhüt vurgulandı.

Üçlü Zirve’nin ortak bildirisinde, Suriye’de terörle mücadele kisvesi altında sahada yeni gerçeklikler yaratılmasına dair her türlü girişim liderler tarafından reddedildi. Suriye’nin kuzeydoğusundaki güvenlik ve istikrarın egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygı temelinde sağlanabileceği vurgulandı. Liderler, Suriye ihtilafına askeri çözüm getirilemeyeceğine, yalnızca Suriyelilerin öncülüğünde ve ev sahipliğinde, BM’nin kolaylaştırıcılığında siyasi süreç yoluyla sona erdirilebileceğine dair inançlarını teyit etti. Liderler, ABD’nin işgal altındaki Golan’a dair uluslararası hukukun ihlalini teşkil eden ve bölgesel barış ile güvenliği tehdit eden kararını kınadı.

ÇALIŞMALAR CENEVRE’DE BAŞLAYACAK

Ortak Bildiride, şu ifadeler yer aldı: “Devlet başkanları, Anayasa Komitesi’nin oluşumuna dair çalışmanın başarıyla tamamlanmasından duydukları memnuniyetlerini ifade etmişler ve BM Genel Sekreteri’nin Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen’in usul kuralları hakkında Suriyeli taraflar arasında anlaşma sağlama çabalarına desteklerini yinelemişlerdir. Soçi’de düzenlenen Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nin kararları uyarınca, Anayasa Komitesi’nin çalışmalarına Cenevre’de başlamasını kolaylaştırmaya hazır olduklarını teyit etmişlerdir. Ülke genelinde tüm Suriyelilere insani yardımı ön koşul olmaksızın artırma ihtiyacını vurgulamışlardır. Suriyelilerin acılarının hafifletilmesini ve siyasi çözüm sürecindeki ilerlemenin desteklenmesini teminen, uluslararası toplumun üyelerine ve Birleşmiş Milletler ile insani ajanslarına külfet paylaşımında daha geniş sorumluluk üstlenme ve su ile enerji kaynağı şebekeleri, okullar, hastaneler ve insani mayın eylemi dahil, insani altyapıyı eski haline getirmek suretiyle Suriye’ye yaptıkları insani yardımı artırma çağrısı yapmışlardır.”

MENDERES’İ ANDI

Başkan Erdoğan, Adnan Menderes ile Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın idam edilmelerinin 58. yılı dolayısıyla mesaj yayımladı. Mesajında; Menderes’in, ömrünü Türkiye’nin demokratikleşmesine, gelişmesine, güçlenmesine ve kalkınmasına adamış büyük bir devlet adamı olduğunu vurgulayan Erdoğan, idam edilişinin 58’inci yıl dönümünde kendisini büyük hüzünle yad ettiğini belirtti.