AKŞAM GAZETESİ
Başkan Erdoğan, İstanbul'da Medistate Çekmeköy Hastanesi Açılış Töreni'ne katıldı. 150 yatak kapasiteli, 16 genel ve 13 yenidoğan yoğun bakımı ünitesine sahip hastanenin İstanbul'a hizmet etmesinden memnun olduklarını belirten Erdoğan şunları söyledi:
HİZMETİN AYRIMI OLMAZ
"Ülkeye hizmetin devleti, özeli olmaz. Türkiye'nin gelişmesine, kalkınmasına, Türkiye Yüzyılı hedeflerine bir adım daha yaklaşmasına katkı yapan her türlü çaba takdire şayandır. Eskiden olduğu gibi sermayeyi renklerine göre tasnif etmeyen, yatırımcılar arasında yerli-yabancı ayrımına gitmeyen, ülkenin hayrına olacak her işi, her projeyi destekleyen bir iktidar olarak bu yatırımı çok kıymetli görüyoruz. Özellikle sağlık alanında vatandaşlarımızın kaliteli sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştıran her türlü çabayı takdirle karşılıyoruz."
TRAJEDİLERİ UNUTMADIK
"Bunun ne kadar isabetli bir yaklaşım olduğunu pek çok kez gördük. Tüm dünyayı kasıp kavuran ve milyonlarca insanın hayatını kaybettiği bu salgın, ülkelerin hem ekonomisini hem de sağlık sistemini test etti. Sağlık sistemi zayıf olan ülkeler salgın döneminde ağır bedeller ödedi. Senelerdir bize örnek gösterilen, muhalefetin hâlâ öve öve bitiremediği Avrupa'da hangi trajik sahnelerin yaşandığını hepimiz hatırlıyoruz. Türkiye, son asrın en büyük sağlık krizi olan koronavirüs salgınını en iyi yöneten ülkelerden biri oldu. Devlet ve şehir hastanelerimizle birlikte özel sağlık kuruluşlarımız salgını başarıyla yönetmemizde gerçekten kritik roller üstlendi."
KIVANÇ DUYUYORUZ
"6 Şubat depremlerinde de benzer durumlarla karşılaştık. Acil afet durumlarında özel hastanelerimiz, Sağlık Bakanlığımızın yürüttüğü koordinasyonla ciddi yük aldı. Buradaki hizmet bedelleri devletimiz tarafından karşılanarak en iyi sağlık hizmetini ilave maddi bir külfet oluşturmadan halkımıza sunduk. Türkiye bu alanda öncü ve örnek bir ülke olduğunu son yıllarda defalarca gösterdi. Sağlık alanında artık farklı bir ligin oyuncusuyuz. Bundan da ülkemiz adına kıvanç duyuyoruz."
MİLLETE FAYDALARI YOK
"Şimdi biz böyle konuşunca nedense birileri rahatsız oluyor. Ülkemizde hangi alanda olursa olsun, özel teşebbüs deyince hemen eleştiri oklarını çeken, hemen saldırıya geçen bir kesim var. 1960 ve 70'lerin jargonuna hapsolmuş bu çevreler; güya kamuculuk adına, son derece yanlış bir şekilde her türlü özel girişime karşı çıkıyorlar. Özel sektör okul yapar, hastane yapar; kamu-özel işbirliği içinde yol, köprü, havalimanı yapar. Bakarsınız bunlar anında kötülemeye başlar. Ama makul, mantıklı, pratik ve sürdürülebilir hiçbir öneri de getirmezler. Türkiye'nin ufkunu açacak, ekonomimize katma değer sağlayacak, millete ve memlekete faydası dokunacak hiçbir projeleri, hiçbir fikirleri yoktur."
HALKIN PARASINI YEDİLER
"Biz 23 yıl boyunca attığımız her adımda, hayata geçirdiğimiz her eserde, özel sektörümüzle iş birliği içinde ülkemize kazandırdığımız her yatırımda bunlarla çok sık muhatap olduk. Mesela 2002 öncesi gibi sağlık hizmeti almak eğer bir çileye dönüşmüşse, böyle bir sistemde ne kamuculuktan ne de sosyal devletten söz edilebilir. Aynı şekilde belediye kaynakları talan ediliyor, halkın parası rantçıların, yolsuzların, yandaşların cebine akıyor, bunun da tüm faturasını daha fazla trafik, daha fazla eziyet, daha az hizmetle sokaktaki vatandaş ödüyorsa orada da bunların hiçbiri yoktur; tam tersine çok büyük bir soygun vardır."
86 MİLYONA AŞKLA HİZMET ETTİK
'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' düsturuyla son 23 yıldır kimseyi ayırmadan çalıştık, çabaladık, 86 milyona aşkla hizmet ettik. Parası olanın değil, ihtiyacı olanın sağlık hizmetine eriştiği bir sistemi ülkemize kazandırdık. Türkiye; toplam 1539 sağlık kuruluşu, 270 binin üzerinde yatak kapasitesi ve 49 bine yaklaşan yoğun bakım yatağıyla vatandaşına kesintisiz sağlık hizmeti sunan bir ülkedir. 2025'in üçüncü çeyrek verilerine göre, yılın ilk 9 ayında sağlık hizmeti almak amacıyla ülkemizi ziyaret eden kişi sayısı 1,1 milyona ulaştı. Sağlık turizmi gelirimiz ise 2 milyar 200 milyon dolara yaklaştı. Saç ekimi başta olmak üzere estetikle ilgili birçok alanda İstanbul adeta bir marka haline geldi. Bunlar umut verici rakamlardır."KARA DÜZEN ÇALIŞANIN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKMAYIZ
"Sağlık hizmeti, doğrudan insan hayatına taalluk eden bir meseledir. İhmalin, özensizliğin, tedbirsizliğin veya hatanın bedelini kişi ya yaşamını ya da sağlığını kaybederek öder. Nitekim buna dair müessif haberlere zaman zaman rastlıyoruz. Hükümet olarak sağlık hizmetlerinin sunumunda kara düzen çalışan kim varsa, tespit ettiğimiz an gözünün yaşına bakmıyoruz. 'Daha fazla para kazanacağız' diye kimse ülkemizin itibarına zarar veremez. Vatandaşlarımızın ve misafirlerimizin sağlığını tehlikeye atamaz. Açgözlü muhterislerin Türkiye'nin giderek büyüyen sağlık turizmine gölge düşürmemesi için ne yapılması gerekiyorsa yapıyoruz, yapacağız."