Papa’nın da Yahudilerin de duruşu çok önemli!

MURAT KELKİTLİOĞLU

ERDOĞAN: TRUMP SAMİMİ OLSAYDI KUDÜS KARARI ÖNCESİ İSTİŞARE EDERDİ

65 yıl sonra Atina’yı ziyaret eden ilk Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan dönüşte gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu. ABD Başkanı Trump’ın skandal Kudüs kararına çok sert tepki veren Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: Trump son konuşmamızda döneceğini söylemişti. Bizi arayacak olurlarsa, Kudüs için tavrımız belli. Samimi olunsaydı, o tür bir adım atmadan önce en azından istişare ederlerdi. Görünen o ki, ‘Diğer ABD başkanları yapmamıştı ama ben yaparım’ anlayışıyla hareket edildi. Türkiye şu anda İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı. Çarşamba günü İstanbul’da Olağanüstü İslam Zirvesi’nde Kudüs konusunda neler yapılabileceğini ele alacağız.

Putin konuyu BMGK’ya taşıdı

AB dahil kimse bu kararı tanımıyor. Yoğun bir şekilde görüşmelerime devam ediyorum. Atina’da bulunduğum sırada, Papa ve Putin’le telefon görüşmeleri yaptım. Putin, yarın akşam Ankara’ya gelecek. ABD yönetiminin aldığı bu karar, başka devletleri bağlamaz. Putin, konuyu BMGK’nın gündemine getirdi.

Üç semavi din için de kutsal

Ama BM Güvenlik Konseyi’nin alacağı karar bellidir. Niye? ABD kararını vermiş zaten. ABD bir taraf olacak, diğer 4 üye ayrı bir taraf. Bana göre Papa’nın duruşu önemli. Yahudilerin duruşu da önem arz ediyor. Kudüs, üç semavi din için de kutsal. Statüsü değişmemeli. Temenni ederim ki yol erkenken hatadan dönülür.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aralarında AKŞAM Genel Yayın Yönetmeni Murat Kelkitlioğlu’nun da olduğu gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Üzerimize düşeni yapıyoruz

Erdoğan: Türkiye de Yunanistan da soydaşlarını iki ülke arasında bir köprü olarak görmelidir. Mesela Büyükada’daki yetimhane. Karamanlis döneminde AB yetimhanenin restorasyonu için 150 milyon Avro söz vermiş ama lafta kalmıştı . Patrik Bartholomeos o zamanlar konuyu bana aktarınca biz hemen üzerimize düşeni yaptık.

Her yanlış adım ateşe sürükler

Filistin’deki şiddet olayları, Müslümanları tahrik edici güç konusunda Erdoğan şunları söyledi: Kudüs konusunda atılan bu yanlış adım, bölgeyi ciddi manada ateş çemberinin içine sürükleyebilir. Arap Ligi Çarşamba günkü toplantıda bulunacak. Dönem başkanı Ürdün Kralı 2. Abdullah. O da bizim gibi düşünüyor. İslam ülkeleri bu konuda ortak bir tavır sergilemeli. Bu hususta Dışişleriyle bir taslak çalışma olacak. Biz üstümüze düşeni yapıyoruz. Bu işin hassasiyetini anlayanlarla beraber görevimizi yerine getireceğiz.

İÇ SORUNLAR ABD’NİN KARARINI KOLAYLAŞTIRDI

Erdoğan: İslam dünyasındaki bölünmüşlük ve iç sorunlar Amerika’nın böyle bir karar almasını kolaylaştırdı. Irak’ta, Suriye’de yaşananlar ortada. Hakeza, Libya, Mısır, Yemen’de de ciddi sıkıntılar var. Kudüs konusunda böyle bir adım atılması, birilerinin bu durumu fırsat bildiğini gösteriyor. ABD’nin Suriye’de yaptıklarını anlamak mümkün değil. 4 bin TIR silah taşıdılar. DEAŞ’ın olmadığı yerde bunca silahın işi ne? Müslümanlar olarak uyanık olmak zorundayız.

İKİ ÜLKE İÇİN YENİ BİR SAYFA

‘Bu ziyaret iki komşu ülke için de yeni bir sayfa’ diyen Erdoğan şöyle devam etti: Her iki taraf da bu umudu taşımalı diye düşünüyorum. Ayrı kalmakla, görüşmemekle, yerinde saymakla bir yere varamazsınız. Mesafe kat etmek, ilişkileri ilerletmek istiyorsanız, görüşmek lazım.

15 TEMMUZ’DA İLK ARAYANLARDAN BİRİ PAVLOPOULOS’TUR

Erdoğan: 15 Temmuz gecesi, beni ilk arayanlardan biri Cumhurbaşkanı Pavlopoulos olmuştur.

“Bizler çözümden, bir sorun varsa ona çözüm üretmekten yanayız” diyen Erdoğan şöyle devam etti: İlişkilerimizdeki olumlu gelişmeler bizleri mutlu ediyor. Mesela turizmde, Türkiye’den 800 bin turist Yunanistan’a gitmiş. Onlardan da bize 600 bin turist gelmiş. Ortak yönlerimiz bir hayli fazla. Halklarımız arasında sorun yok, birbirlerine gerçekten

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Kudüs konusunu görüştü. Görüşmelerde, Kudüs’ün kutsiyetinin ve tarihi statüsünün muhafazasının tüm insanlığın görevi olduğuna dikkati çekildi. Liderler ile ABD yönetiminin kararını yeniden gözden geçirmesi ve uygulamaktan vazgeçmesi yönünde girişimleri sürdürme yakın işbirliğinde olma konusunda mutabık kalındı.

Erdoğan’dan ABD’ye tarihi cevap: İsrail bir işgal devletidir. Şu anda orada ‘güçlüyüm’ diye terör estiriyorlar. Güçlü olmak haklı olmak anlamına gelmez. Haklı olan güçlüdür!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TİM tarafından düzenlenen İnovasyon ve Girişimcilik Haftası Kapanış Töreni’nde önemli açıklamalar yaptı: 16 Eylül 1922 tarihli bir ABD gazetesinde, İstanbul, Muhammedi inanışın merkezi, Atatürk de İslam’ın yeni lideri olarak anılıyor. İlginç değil mi? Bir yere daha geliyorum, 10 Ekim 1922 tarihli gazete, Mustafa Kemal’i korkunç Türklerin, en korkuncu olarak nitelendiriyor. Bu haberlerin bugünkülerden farkı yok, aynısını yapıyorlar. Gümülcine’de soydaşlarımızın gözyaşlarını yerinde tespit ettim. Umutları Türkiye.

ABD’nin de imzası olduğu BM kararını son açıklamasıyla ABD yok saymıştır. Hiç kimse hukukun üstünde değildir. 1947’nin paylaşım planını BM yaptı. 1967’ye geliyoruz, Filistin’i sıkıştırdılar iyice ve sonunda İsrail o bölgenin tamamını işgal etti. İsrail bir işgal devletidir. Şu anda orada terör estiriyorlar. Niye? Ben güçlüyüm. Güçlü olmak haklı olmak anlamına gelmez. Haklı olan güçlüdür. Kudüs devlet terörü uygulayan bir ülkenin insafına terk edilemez. Bunları ancak işgalciler yapar. Kudüs’ün kararı işgalci bir devletin eline bırakılamaz. Kudüs bizim ilk kıblemiz, kırmızı çizgidir. Bu kararın arkasında evanjelistler var.

Erdoğan, İsrail’in 1947’den günümüze Filistin topraklarını nasıl işgal ettiğini harita üzerinde gösterdi.

Atina temasları hakkında bilgi veren Erdoğan şunları kaydetti: Yunanistan’a kaçan darbeci 8 asker ve 2 SAT komandosunun iadesi meselesini de gündeme getirdik. Yargı süreci devam ediyor. Adalet Bakanımız yakın markajda olacak; iade talebinde bulunacak.

Yunan televizyonu Skai TV’ye verdiğim mülakatta Lozan’la ilgili cevaben söylediklerim rahatsızlığa yol açmış. Yunanistan’ın toprak bütünlüğünde sanki gözümüz varmış gibi çıkarımlarda bulunanlar olmuş. Halbuki benim ağzımdan öyle bir şey çıkmış değil. Kimsenin toprağında gözümüz yok. Lozan, farklı devletlerin işin içinde olduğu muhtelif protokoller de içeren ayrıntılı bir anlaşma. Ben güncellenebileceği kanaatindeyim. Nitekim Yunanistan Cumhurbaşkanı da başkabakanı da bu tür anlaşmaların güncellenemeyeceği kanaatinde.

Erdoğan: Cumhurbaşkanı Pavlopoulos’a da ifade ettim: Biz parlamentolarda gerekirse anayasaları bile değiştiriyoruz. Dolayısıyla anlaşmalar da gerek görülürse elbette güncellenebilir. Ama bu konu biraz sanki takıntı haline gelmiş gibi. Aynı şeyi Başbakan Çipras’ta da gözlemledim. Lozan’ı, Türkiye-Yunanistan arasındaki bir konu gibi telakki etmek yanlış.

-‘Celal Bayar Lisesi’nde soydaşlarımızla bir araya gelmemizden rahatsız olunması demokrasiyle bağdaştırmak mümkün değil” diyen Erdoğan şöyle devam etti: Bize sürekli söyledikleri şey Heybeliada Ruhban Okulu. Meseleyi hallettik diyelim Batı Trakya’daki soydaşlarımızın okullarına tavrı nereye koyacağız? Ya da Atina’daki cami meselesi. Yeni bir cami yaptılar, minaresi yok! Kendisine, ‘Çansız kilise olur mu?’ diye sordum. ‘Olmaz’ dedi. Baş müftüyü hala atayarak belirliyorlar. Oradaki Müslümanlar kendi baş müftülerini seçebilmeli.

'Sen Sinod’ adlı kurulu anlattım” diyen Erdoğan şunları kaydetti: Sen Sinod’ta patrik seçimi için yeterli sayıda piskopos kalmamıştı. Patrikten 17 isim bildirdiler, sorunlarını çözdük. Sümela’yı biz yapıyoruz. 7 Ocak’ta Fener’de Bulgar Ortodokslara ait olan Demir Kilise’nin açılışını Başbakanı Boyko Borisov’la beraber yapacağız. Bunları hep birlikte yaptık.

Papa’nın da Yahudilerin de duruşu çok önemli!

Kudüs kararı için ABD’ye sert tepki gösteren Erdoğan “Karar, başka devletleri bağlamaz. Kudüs, üç semavi din için de kutsal. Statüsü değişmemeli. Papa’nın duruşu da çok önemli Yahudilerin de” dedi.