Numan Kurtulmuş, 24 TV’de gündemi değerlendirdi. FETÖ’nün siyasi ayağı konusunda, 15 Temmuz’dan sonra bile terör örgütüyle söylem birliği yapanlara dikkat çeken Kurtulmuş şöyle devam etti: “Bir siyasi ayaktan bahsediyorsak, kimler 15 Temmuz zihniyetine destek vermiştir. Bunların ortaya çıkarılması halkın beklentisidir.
Hangi parti, 15 Temmuz’dan sonra bile FETÖ’yle söylem birliği kurdu. Bunun cevabı, siyasi ayaktır. Cumhurbaşkanımız ve AK Parti, bu terör örgütüne karşı can pahasına bir mücadele sürdürüyor. Sonuna kadar gidilecektir.”
“İlker Başbuğ’un açıklamaları son derece yanlış, talihsiz ve zamanlaması manidardır. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yapılacak en büyük hakaret, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni siyasetin bir aracı haline getirmektir. Hassasiyetler üzerinden TSK’nın içine ya da siyasete mesaj vermek devri geride kaldı. Herhangi birisi suç işleyecek ama asker diye o adama sivil mahkemede yargı yolunu açmayacaksınız, olur mu böyle şey. Başka bir meslek grubu da ‘ayrı bir yargı sistemi istiyoruz’ dese ne diyeceğiz. Bunun üzerinden FETÖ tartışmasının açılması bir akıl tutulmasıdır.”
“AKLINDAN GEÇİRMESİN”
“15 Temmuz, 72 düvele göstermiştir ki bu azizi millet, öyle üç tane çapulcuya darbeciye pabuç bırakacak bir millet değildir. Hiç kimse aklının ucundan darbeyi geçirmesin. Bu konuyu tartışmamız bile lüzumsuz, kumpanya peşindeler. Darbe söylentilerini bir kenara atıp, işimize bakmamız lazım.”
IRKÇI SALDIRILAR AVRUPA’YI ZEHİRLİYOR
“Avrupa’da eğer ırkçı hareketler bu şekilde devam ederse bir müddet sonra Avrupa’nın merkez siyaseti zehirlenir. Yükselen bu ırkçı dalga en büyük zararı Avrupa halklarına veriyor.”
GEZİ’DE DARBE OLURDU
Numan Kurtulmuş, Gezi Parkı davasıyla ilgili de şunları söyledi: “Yargı kararının doğru olmadığı kanaatindeyiz. Her tarafı yakıp yıkan o teröristler Dolmabahçe’deki çalışma ofisini bassaydı, tam manada bir darbe olacaktı. Türkiye, bir kalkışmayla karşı karşıya geldi. Böyle bir beraat kararının verilmesi normal bir seyir değil. Kavala ismi üzerinden Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak isteyenler var.”
İŞ BANKASI HİSSELERİ
“En doğru düzenlemeyi getireceğiz. Yasalarımıza göre hiçbir siyasi partinin ticaret yapması mümkün değildir. Eğer bu hisseler CHP’den alınıp Hazine ya da Türk Tarih ve Türk Dil Kurumu’na devredilirse tam da Atatürk’ün vasiyetine uygun davranılmış olur. O dönemde tek parti vardı o da devlet olarak görülüyordu. CHP artık devlet değil. Hisselerin sahibi devlet olmalı.”