AKŞAM GAZETESİ
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü' programında konuştu. Şiddet sebebiyle hayat yolculukları kesintiye uğramış, zorluklarla karşılaşmış, gözyaşını içine akıtmış tüm kadınlarla güçlü dayanışma göstermek için bir arada olduklarını kaydeden Başkan Erdoğan, "Cumhurbaşkanı ve iki kız evladı babası olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kadına, çocuğa yönelik şiddetle mücadelede en ön safta yer alacağım. Bundan geri adım atmayacağız" mesajını verdi.
KIYAMETİN HABERCİSİ
Şiddet sorununu rakamlar ve istatistikler üstünden konuşmayı doğru bulmadığının altını çizen Erdoğan, "İnsana, hele hele kadına ve çocuğa karşı şiddet bir insanlık suçudur, insanlığa ihanettir. Kadına el kaldıranın eli de vicdanı da kararmıştır. Bize örnek gösterilen Avrupa ülkelerinin yapmadığı, yapamadığı önleyici ve koruyucu düzenlemeleri hayata geçirmiş bir ülkeyiz. 23 yılda büyük paradigma değişimine imza attık. Burada esas mesele candır, insandır" şeklinde konuştu.
Merhum Neşet Ertaş'ın "Kadınlar insandır, biz insanoğlu" sözünü hatırlatan Erdoğan, "Tek bir hanım kardeşimiz bile şiddete uğruyor, şiddet kurbanı oluyorsa, bu bizim için küçük kıyametin koptuğunun habercisidir. Tek bir kayıp bile çoktur. Elde ettiğimiz tüm başarılara rağmen şiddeti sıfırlayamamanın üzüntüsünü her müessif olayda hissediyoruz" dedi.
GAZZELİ ANNELERE SELAM
İsrail'in son iki yılda Gazze'de katlettiği çocukların sayısının 20 binin üzerinde olduğunu hatırlatan Erdoğan, soykırımda şehit olan 70 bin Filistinlinin 3'te 2'sinin kadın ve çocuk olduğunu açıkladı. İnsanlıktan nasibini almış hiç kimsenin bu trajedilere sessiz kalamayacağını kaydeden Erdoğan, şu mesajı verdi: "Uzun, üzüntü ve utanç verici bir çifte standartla karşı karşıyayız. Gazzeli kadınlara yönelik barbarlık, son iki yılda şahit olduğumuz üzere hak ettiği tepkiyi görmedi. Failin ve mağdurun kimliği, verilecek tepkinin dozunu burada da belirledi. İsrail'in üzerinde işlediği cinayetlerin vahametiyle orantılı bir baskı kurulmadı. Kadına şiddet gibi ideolojik kavgalara meze yapılmasını bizler tasvip etmiyoruz. Biz Türkiye olarak dünyada da kalıpları bozmaya devam edeceğiz. Zalimin de mazlumun da kimliğine bakmadan hakkaniyeti savunmayı gür bir sesle haykıracağız. Gazze'nin cefakar, fedakar ve her biri direniş abidesi olan cesur kadınlarını bir kez daha saygıyla selamlıyor, şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum."
TOPLUMUN KİLİT TAŞI
Toplumun temeli olan ailenin kilit taşının kadın olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Kadın mutluysa aile mutludur. Kadına şiddet, en başta aile ve geleceğe vurulmuş bir darbedir. Bizim kültürümüzde bir evin kapısından ötesi mahremiyet olarak görülür. Ama zulüm varsa, haksızlık varsa, şiddet söz konusuysa mahremiyetten söz edilemez. Çünkü şiddet kişiyle sınırlı bir hadise değildir" dedi. Şehir hayatının sıkıntılarıyla birlikte ailenin omuzlarına binen yükün de arttığını dile getiren Erdoğan, "Bu yükün sağlıklı bir şekilde taşınabilmesi için kadın ile erkek arasındaki rol dağılımının adaletli yapılması şarttır. Anneler kadar babalara da sorumluluklar düşüyor" diye konuştu.
5. EYLEM PLANI DEVREDE
Sıfır tolerans yaklaşımıyla şiddetle etkin bir şekilde mücadele ettiklerini anlatan Erdoğan, "Cinsel suçlara yönelik cezaları artırdık. Kadına karşı işlenen suçların cezalarını artırarak caydırıcılığı yükselttik. 2026-2030 yıllarını kapsayan 5. Ulusal Eylem Planı'nı bugün yürürlüğe koyduk. Farkındalığı artırıcı toplum temelli müdahaleler yürüteceğiz. Etkin hukuki koruma ve adalete erişim konusunda ceza adaleti sistemini temin edeceğiz. Erken uyarı ve müdahale sistemlerini geliştireceğiz" dedi.