Osman Nuri CERİT
Suriye’de rejim güçlerinin İdlib’e yönelik saldırı hazırlığı bölgedeki tansiyonu yükseltti. Yaklaşık 3.5 milyon sivilin yaşadığı İdlib’e yapılacak saldırının bir katliama dönüşmesi ve Türkiye’ye yönelik çok büyük yeni bir göç dalgası tetiklemesinden endişe duyuluyor. Rejimin olası operasyonu, “çatışmasız bölge” uygulamalarıyla normalleşmeye evrilen Suriye’nin, uluslararası güçleri de içine alacak ateş topuna dönmesi anlamına geliyor. Rusya’dan bağımsız hareket etmediği bilinen Esad Rejimi’nin İdlib’i hedef alacak operasyonu başlatıp başlatmayacağı, Türkiye, Rusya ve İran liderlerinin 7 Eylül Cuma günü Tahran’da gerçekleştireceği zirveye endekslenmiş durumda.
SİVİLLER İÇİN RAPOR
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani’nin katılacağı Tahran Zirvesi’nin öncelikli başlığını da “İdlib” oluşturacak. Zirve öncesi Moskova’da temaslarda bulunan ve Putin ile görüşen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Şam rejiminin İdlib’e yönelik olası operasyonunun, bölgeyi aşan bir felakete dönüşeceğini gerekçeleriyle masaya koydular.
KATLİAM YAŞANABİLİR
Bu endişe Tahran Zirvesi’nde Başkan Erdoğan tarafından daha ayrıntılı şekilde Putin ve Ruhani ile paylaşılacak. Şam rejiminin engellenmemesi halinde sivilleri hedef alan bir katliam yaşanacağı ve Türkiye’ye yönelik yeni bir göç dalgası başlayacağı vurgulanacak. Olası saldırının bölgedeki uluslararası güçler yönünden sonuçları ve riskleri de ortaya konulacak.