Erdoğan'dan çok sert Rusya açıklaması

Terör örgütü PYD'nin Moskova'da ofis açmasına tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan sert çıktı: Ey Rusya, bunu nasıl izah edeceksin?

1

Cumhurbaşkanlığı Beştepe Külliyesi'nde muhtarlara hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gündemdeki konulara değindi. PYD'nin Rusya'da ofis açmasına izin veren Moskova yönetimine şöyle seslendi: Aynı organizasyon içinde yer alan örgütler bugün neden ayrı değerlendiriliyor. Şu anda PYD ve YPG'nin ofisini Moskova'nın göbeğinde açtırdı. Ey Rusya sen bunu neyle izah edeceksin.


Erdoğan konuşmasında şu ifadelere yer verdi: 

PKK'yı terör örgütü ilan ediyorsun da PYD ile YPG'yi niye ilan etmiyorsun. PKK ile yapamadığını PYD, YPG ile yapmak mı istiyorsun. Yarın olmasını istemeyiz ama Washington'da, Moskova'da bir eylem olduğunda Ankara gibi üzüntü duyarız. Ben PYD ile hareket ediyorum diyene hayır benim PKK ile bir ilgim yok diyen bir ülkenin bizim aklımızla alay etme hakkı yoktur. Nitekim bu bağlantı, bu ilişki net bir şekilde ortaya konuldu. Aynı organizasyon içinde yer alan örgütler bugün neden ayrı değerlendiriliyor. Şu anda PYD ve YPG'nin ofisini Moskova'nın göbeğinde açtırdı. Ey Rusya sen bunu neyle izah edeceksin. Yarım milyon insanı öldüren bir rejimle bunun karşısında hayatta kalma mücadelesi veren insanları aynı kefeye koymak için herhalde vicdansız olmak gerekir. Biz bin yıldır bu bölgede yaşayan Selçuklu, Osmanlı, Türkiye Cumhuriyeti olarak devletini kurmuş bir milletiz. Acısıyla, tatlısıyla bölgenin gerçeklerini gayet iyi biliyoruz. Bu bölgede olup biten ne öğrenilecekse, bizden öğrenilecektir. Biz çok zor bir coğrafyada uzun yıllar yaşıyor olmanın verdiği tecrübelerle bugünkü sorunların Allah'ın izniyle üstesinden geliriz.

BU COĞRAFYA AYNI ZAMANDA MİLLETLER MEZARLIĞIDIR

Şu veya bu beklentiyle coğrafyamıza gelip kendilerine alan açacaklarını düşünenlere bir kez daha düşünüp hesaplarını iyi yapmalarını tavsiye ederiz. Bu coğrafya kadim, münbit, cazip bir coğrafya. Ama aynı zamanda bu coğrafya medeniyetler, ordular, milletler mezarlığıdır. Buralardan kimler gelip geçmedi ki. Biz hamdolsun bugüne kadar ayakta durmaya başardık. İnşallah ilanihaye bu vatanı ebedi topraklarımız olmaya devam edeceğiz. Aynı coğrafyayı paylaştığımız komşularımıza, kardeşlerimize sahip çıkmayı da sürdüreceğiz. Aramıza suni mesafeler girse de bazen, kardeşlerimizle mahşere kadar kader birliğini devam ettireceğiz. Varsa birtakım bedelleri göze alan, buyursun gelsinler. Biz onlarla da komşuluk yaparız. 

BURALARA GELMEK KOLAY TUTUNMAK ÇOK ZORDUR

 Ben bedel ödemem, sadece çıkarıma bakarım diyorlarsa, kusura bakmasınlar onlar çok yanlış yerdeler. Ordularınız, silahlarınız, ekonomik gücünüz ne kadar büyük olursa olsun, bir süre sonra bu coğrafyada hiçbiri de işe yaramaz hale gelir. Çünkü bu 780 bin kilometrekarelik vatan toprakları gelmenin kolay, tutunmanın zor olduğu bir yerdir. Bunun böyle bilinmesi lazımdır. Kalpleri fethetmedikten sonra şehirleri, limanları işgal etmişsiniz ne fark eder. Biz kalelerle birlikte hatta kalelerden önce kalpleri fethettiğimiz için bin yıldır bu topraklardayız. Bizim akıncılarımızın hassasiyeti özelliği buydu. Onun için Fatih Sultan Mehmet, Edirnekapı'dan girerken hristiyan hanımlar ellerinde çiçeklerle karşılıyorlardı. Diyorlardı ki, başımızda kardinal külahı görmektense Osmanlı sarığı görmeyi arzu ederiz, böyle söylüyorlardı. Fatih, İstanbul'a girmeden önce elçileriyle akıncılarıyla gönülleri fethetmişlerdi. Bu gerçekleri anlamayanlar bize hala kimin dostumuz, kimin düşmanımız olduğunu dikte ettirmeye çalışıyor. Asıl onlar arkalarında durduklarının hangilerinin dost, hangilerinin düşman olduğunun farkında değil. Bir gün mutlaka öğrenceklerdir, ama nasıl bir bedel ödeyeceklerdir. Biz kardeşlerimize sahip çıkmaktan, terörle mücadele etmekten kesinlikle vazgeçmeyeceğiz.