1
AKSAM.COM.TR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 24 TV ve 360 ortak yayınında gündeme ve seçime ilişkin çok önemli değerlendirmelerde bulundu.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları:
Yola çıktığım andan itibaren 'farklı bir Cumhurbaşkanı' demiştim. Cumhur'un Başkanlığı'nı yerine getiriyorum. Bu makamlara halk hiç bir zaman çıkamamıştır. Zaman olmuş kılığından kıyafetinden engellemeler olmuş. Sakalına bıyığına takılmışlar. Bu ülkede milletvekilleri eşleriyle Cumhurbaşkanlığı'na çıkmaz durumdaydı.
"Bugünkü görüşme için de bini aşkın vatandaşımız bizimle birlikte oldu. 29 resepsiyonu şeklinde aralarında dolaşırken, 'biz buralara görecek miydik?' dediler. Cumhurbaşkanımız 'bu altınlar nerede?' diye sordular."
"Bunlar bir ambulansa kurşun sıkacak kadar hainler, alçaklar, caniler. Terörün de bir namusu olsun, ama bunlarda bu da yok."
1 KASIM'DA SONUÇ NE OLURSA OLSUN..."
"Terörle mücadele kısa soluklu değildir. Olay sadece bir PKK, bir DAİŞ bir DKP-C olayı değildir. Bunlar kolektif hareket etmekteler. Milleti aldatmaya gerek yok bunların oturduğu bir yapı var ve bu yapının dış destekleri var. Bu dış destekler sınır boyutunda değil. Bütün terör örgütleri kollektif hareket etmektedirler. Operasyonlar kararlı bir şekilde devam edecek. 1 Kasım neticesi ne olursa olsun bu operasyonlar ülkenin huzuru doğana kadar devam edecek.
"TERÖR ÇEŞİDİ NE OLURSA OLSUN KARŞIYIZ"
Bunların barışla marışla alakası yok. Güneydoğu'da Doğuda benim vatandaşım oyunu bile rahat kullanamayacak. Ankara Garı'nın önündeki olayda savcılık açıklama yaptı. Bizim bu açıklamadan bir şeyleri görmemiz lazım. 1 Kasım'daki seçimi nasıl gölgeleriz hedefindeler. 6-7-8 Ekim'de olduğu gibi 'dökülün sokağa' dediler. Taktikler aynı. Biz bir şey söylüyoruz: Terör çeşidi ne olursa olsun karşıyız. Biz Batı gibi "Senin terörün iyi bizimki kötü demiyoruz."
"KİMSEDEN İZİN ALMAYA İHTİYACIMIZ YOK"
İkili görüşmelerimizde terör konularını anlatıyoruz. Alınan bir netice var mı yok sadece konuşuluyor. Gerekeni yapmayı söylemek takvimdir açıklanmaz. Geçenlerde ne oldu? PYD Fırat'ı geçmek istedi. Askerimiz hemen anında işi bitirdi. Bu bir uyarıdır. Kendine çeki düzen ver. Bunu farklı yerlerde de yapmaya çalışırsan, gereğini orada da yaparız. Türkiye'nin kimseden izin almaya ihtiyacı yok. PYD, kanton olarak ilan etti. Bu iş bu kadar kolay mı? Kanton kurma anlayışı sürerse gereği neyse yaparız. Kuzey Irak'ta yaşananı, Kuzey Suriye'de yaşamak istemiyoruz. PYD, Araplara ve Türkmenlere etnik temizlik yapıyor. Bizim buna müsaade etmemiz mümkün değil. Şuan hassas koridorlar var, bu koridorları kontrol altında tutuyoruz. Bu sınırın, içinde ve dışında bize tehdit olacak ne varsa gereğini yaparız."
"KAMPANYAYI SAYIN OBAMA'NIN EKİBİ YAPIYOR"
Malum partinin kampanya yönetimini, Obama'nın kampanyasını yürüten ekip yapıyor. İstanbul'da bir araya geldiler. Bu görüşmelerde malum medya grupları bir araya geldiler.
Barış dediği söylenen kişi, 6-7-8 Ekim'de milleti sokağa döken kişi değil mi?. Böyle bir isme nasıl uyacaksınız. O kampanyayı yürüten ekip, 'yalanı ve iftirayı sürekli kullanın' dedi. Çünkü sürekli yalan söyleyince artık doğru gibi algılanacağını belirttiler. Kampanya aklı, üst akıl bu. Bunu aynen uyguluyorlar."
"KANAAT ÖNDERLERİYLE GÖRÜŞTÜM"
Birebir görüşme yaptıklarım oldu. Gelen kanaat önderleri, belli bir aşiretin başı olduğu halde 160 bin lira haraç verdiğini söylüyor. Geliyorlar esnafa diyorlar ki "30'ar bin vereceksiniz." Bunların mali kaynakları bu. Seçim kampanyalarını takip eden batılılar işin bu boyutunu hiç görmüyor. İnsan hayatı var burda, sen bunları soruşturuyor musun? Batının gönderdiği tiplerin hepsinin ön kabulleri var. Bu ön kabullerin hiçbirisi bizim ülkemizd sökmeyecek.
"HİÇBİR ZAMAN SAMİMİ OLMADILAR"
"Hiçbir zaman samimi olmadılar. Birçok kez, bunların ileri gelenleri, patronları, yayın yönetmenleri benimle hep görüşürlerdi. Neden sonra ilişkileri kesildi? Bu tür olaylarda "Niçin siz de tavır almıyorsunuz, bu sadece devletin sorunu değil, sizin de sorununuz olması lazım, bu terör yarın öbür gün sizi de vurabilir" dedik. Ancak hiçbir zaman gerekli hassasiyeti göstermemişlerdir." "Diyelim ki, ölüm anında yerde yatan vatandaşların resimlerini yayınlıyorlar. Mecburen hemen yargıya başvurmak suretiyle oradan yasak çıkarmaya çalışıyorduk. Kedilerini arayıp da "bu doğru olmuyor, bu yayınları durdurun" dediğimizde buna uymuyorlardı. Reyting düşüncesiyle hareket ediyorlardı."
"Yine aynı şekilde, terör örgütünün ileri gelenleriyle ilgili yayınlar yapıyorlar. Onların methine yönelik yayınlar yapıyorlar. 1 puanın onlar için çok büyük önemi var. Medya olarak yapmanız gereken doğruyu yayınlamaktır. Ne yazık ki böyle bir şey asla söz konusu olmadı. Bunun da bedelini devlet olarak ödüyoruz. Bazı medya kuruluşları KKTC'ye Barış Suyu Projesi'ni küçültmeye çalıştı Kıbrıs'a su götürdük, yayınlayamadılar."
YERLİ OTOMOBİL, YERLİ HELİKOPTER, YERLİ SAVUNMA SANAYİ...
Şunu bir defa çok açık ve net ortaya koyalım, bu iki kavramın karşılığı bağımlı olmaktır. Siz bütün savunma sanayinizi kendiniz ürettiğiniz zaman yerli ve milli olursunuz. Şu anda atak Helikopter'ini kendimiz üretiyoruz. Yerli otomobili de kendimiz üretiyoruz. Çalışmalar devam ediyor. İnsansız hava aracımızı da kendimiz üretiyoruz, aynı şey tanklarda da var. Bunlar eskiden bizim için hep ithaldi. Nedir o zaman millilik, bunu ben kendim üretiyorsam bunun adı milliliktir. Tamamen dışa bağlı bir anlayış değil. Bu konudaki çalışmalarımızı yürütüyoruz. İşte yerlilik ve millilik bu. Bunu dışarıdaki hazmetmez. Dışarıdakilerin içerideki bağları var bunlar da hazmetmez.
"RUSYA TÜRKİYE GİBİ BİR ÜLKEYİ ELİNDEN KAÇIRMAZ"
Türkiye'yi bütün dünyayla çatışan bir ülke olarak değerlendirmek çok çok yanlış olur. Bizim şu anda Rusya'yla böyle bir durumumuz söz konusu olamaz. Rusya, Türkiye gibi bir ülkeyi elinden kaçıramaz. Rusya'ya herkes ambargo uygulamıştır. Ama Türkiye uygulamadı. Türkiye, Suriye'deki barış için bir arayışın içerisinde. Esed'in içinde olduğu bir projeyle barış olmaz. 360 bin insanın öümüne neden olmuş bir kişiyle asla bu süreç yönetilemez. Bunu Sayın Putin'e de söyledik. Bunlar şu anda konuşuluyor. İran'ın bazı yaklaşımlarından da rahatsızız. Kendilerine de ifade ettik. Yanlış kimden gelirse gelsin, uyarımızı yaparız. G20'de gündeme bu konuları koyduk. Başlığı "uluslararası terör". Bunları orada konuşacağız, görüşeceğiz. Batı'ya uyarılarımızı yapıyoruz. "Bizimle burada birlikte çalışma yürütecekseniz buyurun, eğer yürütmeyecekseniz, siz bilirsiniz" diyoruz.
BATI'YA UYARI! "SİZ BİLİRSİNİZ"
Batı'ya uyarılarımızı yapıyoruz. "Bizimle burada birlikte çalışma yürütecekseniz buyurun, eğer yürütmeyecekseniz, siz bilirsiniz" diyoruz.
KOZA İPEK GRUBU AÇIKLAMASI
Cumhurbaşkanı Erdoğan Koza İpek Grubu'na kayyum atamasıyla alakalı olarak ;
"Bu bir yargı süreci. Bu sürecin içerisinde yargı, ben inanıyorum ki elinden geleni yapacaktır. Yargı, inanıyorum ki gerekeni yapacak. Acaba niye kayyum tayin edildi? Bunun üzerinde iyi düşünülmesi lazım. Çünkü 1 numarası kaçıyor. Arkadan da diyor ki, herhangi bir usulsüzlük söz konusu değildir diyor. O zaman niye kaçıyorsun? Bizim bildiklerimiz bize, ama yargının bildiği de kendinedir." yorumunda bulundu.