1
Türkiye Sırbistan İş Forumu'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yıllar yılı ülkemiz devletçilik mantığıyla tıkanmıştı. Biz önünü açtık ve yol aldık" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin birbirinden başarılı projelerine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kanal İstanbul benim rüyamdır. Bu yıl sonu veya 2018 başı gibi temelini atacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:
Biz Balkanlarda ayrılık, parçalanma, bölünme istemiyoruz. Birilerinin bu ülkeleri arka bahçesi olarak görmesine karşı olduğumu ifade etmek istiyorum. Sırbistan ile Türkiye'nin bir araya gelişini kıskananlar olabilir, varsın olsun, biz kendi işimize bakacağız. Sırbistan ile müşterek bir vizyona sahip olduğumuza inanıyorum. Bölgesel barış ve istikrara katkıda bulunduğunu ifade eden Sırbistan istikrarlı oluşuyla bölgede öne çıkıyor.
Kanal İstanbul için tarih veren Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Türkiye darbe girişimi nedeni ile karşı karşıya kaldığı tehlikeyi geride bırakmış ve ekonomisinin güçlü temeller üzerine kurulu olduğunu bir kez daha dünyaya ispat etmiştir. 2011-2015 yılları arasında yüzde 7,1 büyüyen ekonomimiz bu yılın ilk yarısında yüzde 5.1 oranında ulaşarak yeniden hedeflerimize uygun bir yere gelmiştir.
BÜYÜME HEDEFLERİMİZ İSTEDİĞİMİZ DÜZEYDE
Büyüme hedeflerimiz yeniden istediğimiz düzeye geldi, IMF'in yeni açıklaması da bunu göstermektedir. IMF Türkiye için büyüme tahminini yükseltti. Esasen son 15 yılda yaşananlar tam bir başarı hikayesi
MİLLİ GELİRİ YÜKSELTTİK
Yüzde 100'lük bir büyüme oranına Türkiye ulaşıyor. Gayri safi yurtiçi hasılamızı 2002 yılındaki 230 milyar dolar seviyesinden 860 milyar dolara, kişi başı milli gelirimizi 3 bin 500 dolardan 11 bin dolara çıkardık.
İHRACAT 5 KAT ARTTI
Son 15 yıllık dönemde ihracatımız 5 kat artarak en son 153 milyar dolar seviyesine çıktı. Bu rakamı 2023 hedefleri bağlamında 500 milyar seviyelerine taşımak istiyoruz.
KANAL İSTANBUL'UN TEMELİNİ 2018 YILININ BAŞINDA ATACAĞIZ
İstanbul'da dünyanın en büyük havalimanın ilk etabını önümüzdeki yıl sonuna kadar hizmete alınması için çalışmalar devam ediyor. 2023 yılıdna bittiğinde 150 milyon yıl yolcu kapasitesine ulaşacak. Biz, devletçiliği bir tarafa koyduk, özelleştirme dedik. Bizden önce tıkanmıştı önünü açtık ve şimdi bu mesafeleri aldık, alıyoruz.
İstanbul Boğazı'na paralel yeni bir kanal açılması başta olmak üzere, ki Kanal İstanbul dediğimiz, bu benim bir hayalim, hülyamdır. İnşallah bunun da büyük ihtimalle bu yıl sonu veya 2018 başı gibi temelini atacağız. Bu tür projeler devam ediyor. Biz, Balkanlarda ayrılık istemiyoruz. Bölünme, parçalanma istemiyoruz. Sırbistan ile Türkiye'nin bu bütünleşme ve bir araya gelmesini kıskananlar olabilir. Biz kendi işimize bakacağız. Bu çalışmaları sürdüreceğiz, birikimleri paylaşacağız. Sırbistan ile bölgemizin geleceği için müşfik bir geleceği olduğuna inanıyoruz. Sırbistan, güvenilir ve istikrarlı bir ülke olarak bölgede ortaya çıkıyor. İkili ilişkilerimizin gelişiyor olması memnuniyet verici. Son birkaç yılda ekonomisinde önemli reformlar gerçekleştiren Sırbistan bunun meyvelerini almaya başlamıştır.
BU SORUNUN FAİLİ ABD´DİR
Öncelikle şunu söyleyeyim bu sorunu biz başlatmadık. Bu sorunun faili ABD´nin ta kendisidir. Ve üst düzey yöneticilerin özellikle Dışişleri Bakanımızla herhangi bir görüşme yapmaması yadırgadığım bir konudur Ankara´da bir büyükelçinin böyle bir karar alması, "ben bunu devletim adına aldım" diye bir ifade kullanması düşündürücüdür. Durum böyleyse ABD´ deki üst düzey yöneticilerle konuşarak verdiyse diyecek bir şeyimiz yok ama büyükelçi bunu kendi kafasından aldıysa o büyükelçiyi ABD´nin bir dakika tutmaması lazım. Sen "ABD Türkiye ilişkilerini nasıl bozarsın" demesi lazım bizim büyükelçimiz orada böyle bir şey yapsa biz bir saat tutmayız. Türk yargısının kararını ve polisin FETÖ terör örgütüyle ilgili bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının ilişkilerini tespit etmesi ve yargıyla paylaşması üzerine bunu belgelemesi, bunun neticesinde bu kişinin gözaltına alınıp tutuklanması ikinci bir kişinin daha aynı noktada olduğunun bildirilmesi İstanbul Başkonsolosluğu´nda bir şeylerin döndüğünü gösteriyor. Bu ajanlar ABD başkonsolosluğuna nasıl sızdı?, Sızmadıysa kim soktu, bunların üzerinde durulması lazım. Hiçbir devlet kendini içerden tehdit edecek bir ajana müsaade etmez. TC bir kabile devleti değildir. TC´ nin bir devlet tecrübesi vardır böyle bir şeye bizim müsaade etmemiz mümkün değildir. Veda ziyaretinde bulunuyor, bu büyükelçinin veda ziya kabul etmedik etmiyoruz. Biz onu ABD´nin Türkiye´deki temsilcisi olarak görmüyoruz.