1
Esenler'de toplu konut açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa'da yaşanan olaylarla ilgili olarak konuştu: Paris'te olanlardan, Brüksel'de olanlardan kaygılıyım. Göstericilere uygulanan şiddetten endişeliyim. Dün bize nasihat verenler şimdi nerelerde? Oradaki olayları medya neden yansıtmıyor. İnşallah oralarda 17-25 Aralık olmaz, Paris bizim Güneydoğu sokakları gibi olmaz...
Erdoğan'ın konuşmalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
20 YILDA 6,5 MİLLYON YAPIYI DÖNÜŞTÜRECEĞİZ
Burada İstanbul'un en güzel yerleşim alanlarından birini kurduk. Bu bölgede Esenler'e yakışan yeşil alanlarından tutunuz, diğer dev bir projenin hayata geçtiğini göreceksiniz. Bu yeşil alanlarda Esenler bugüne kadar beton yığınlarının arasında kayboluyordu, ama şimdi artık yeşil alanda var. Yüzde 70'i yeşil alan, okul, cami gibi ortak kullanım alanlarından oluşan zaten bir alan şu anda var. Tabii afet riski taşıyan alanların dönüştürülmesi konusunda hedefimiz çok büyük. Türkiye genelinde 20 yılda 6,5 milyon yapıyı bu şekilde dönüştürmeyi hedefliyoruz. Modern, insanca yaşayabileceğimiz yapılara evet.
RAHMETLİ MENDERES'İ İPE GÖNDEREN SİZSİNİZ!
Ah Geziciler ah! Eğreti binaların, çarpık yapıların yerinde şimdi nasıl modern bir bölgenin oluştuğunu gözleriyle görsünler. Ama onların gözleri var görmezler, onların kulağı var duymazlar. Onların dili var hakkı söylemezler. Onlara gerçek dersi siz vereceksiniz. Gerçek demokrasiye inanmış olarak siz vereceksiniz. Bugüne kadar verdiniz bundan sonra da vereceksiniz. Çıkmış ne diyor 'kanımızı dökerler' diyor. Bizim öyle bir derdimiz yok ki, o dert senin geçmişinde var. Rahmetli Menderes ve arkadaşlarını ipe gönderen sizdiniz. Parlamentoda 'sizi ben bile kurtaramam' diyenlerin izinden giden sizsiniz. Bizim ne geçmişimizde ne bugünümüzde ne yarınımızda biz ancak bölücü terör örgütüyle bu mücadeleyi veririz.
İNSAN BİRAZ UTANIR AMA BUNLARDA ÖYLE KARAKTER YOK!
Kentsel dönüşüme arşı dava üstüne dava açanlar gelsin bu eserleri görsün insan biraz utanır ama bunlarda öyle bir karakter yok.Bunlar zaten bizim muhatabımız da değil. Bizim için aslolan milletimizin memnuniyetidir. Milletimizin huzurudur. Milletimizin güvenidir. Siz varsınız ya, siz. Sizin şu heyecanınız var ya bize bu yeter. Milletim yerli ve milli bir mücadeleyle 'durmak yok yola devam' diyor. Esenler bizim yanımızdaysa bunların hepsi karşımızda olsa ne yazar? Siz varsınız ya, dimdik ayaktayız! Osmangazi Köprüsü şu anda bitti. Son tabliyeleri sayın Davutoğlu, sayın Binali Bey birlikte orada son kaynakları yaptık. Şimdi de açılışa hazır hale geldi. Bugün yarın belki Ramazan'la birlikte açacağız.
KARADENİZ'İ MARMARA'YA BAĞLAYACAĞIZ İNŞALLAH
26 Ağustos'ta inşallah üçüncü köprüyü de açacağız. Oraya geleceksiniz değil mi? Geçen havalimanına gittik, sayın Başbakanla birlikte gezdik. Dünyanın bir numaralı havalimanı oluyor. Yılda 150 milyon yolcu kapasiteli bir havalimanı. İlk etabını 2018'de açıyoruz. Kalan kısmını da 2023'e kadar. Bakın Marmaray, ne diyorlardı, "yapamazlar" diyordu, 3 yılda 130 milyon yolcu geçti. Yıl sonu itibariyle Avrasya Tüneli'ni açıyoruz. Oradan da otomobiller geçecek. Şimdi yeni adımlara hazırlanıyoruz. Kanalistanbulun da adımlarını atıyoruz. Karadeniz'e Marmara'ya bağlayacağız inşallah. Dünyaya bir mesaj daha vereceğiz. Yeni bir adım daha geliyor, Çanakkale Köprüsü'nün de inşallah hazırlıkları yapılıyor.
49 İLİMİZDE KENSTEL DÖNÜŞÜMDE İLK ADIMI ATTIK
Biz yaparız, bunlar yıkar. Biz millete hizmet etmekten usanmadık, usanmayacağız. Milletimiz destek verdiği sürece hizmet üretmeye devam edeceğiz. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkâr olmaya geldik. Bugüne kadar kentsel dönüşümde 49 ilimizde ilk adımı attık. 22 ilde rezerv adımları attık. 93 bin riskli yapının tespiti yapıldı. Kenstel Dönüşüm uygulamaları için kira yardımlarıyla birlikte 2 katrilyon kaynak kullanıldı. Sur, Cizre, Silopi, Nusaybin gibi ilçelerimizde terör örgütü çok büyük yıkımlara yol açtı. Bu ilçelerimizi de hızla kentsel dönüşüm kapsamına alarak tarihi varlıkları korumak şartıyla mahallelerimizi baştan sonra yenileyip temizlemeye planlıyoruz.
İNŞAATTA ARTIK DİKEY YAPILAŞMAYA GEÇMEK ŞART OLDU
Geçmişte dikey yapılaşma yoğun bir şekilde yaşandı. İstanbul'da nüfusun yoğun metrekarenin az olduğu bir ilçe de maalesef Esenler. Burada maalesef bir dikey yapılanma sözkonusu oldu. Yeni alanlar inşa etmek suretiyle halledeceğiz inşallah. Artık bu anlayışı değiştiriyoruz. Çevreye doğru yatay yapılaşmayı temin edecek adımları hep birlikte atmalıyız diye düşünüyorum. Tarihi ve kültürel değerlerimiz bu yeni yerleşim alanlarına damgasını vurmalı. Mimari olarak şekilsiz, ruhsuz, estetikten yoksun binalar yerine, Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin yorumlarıyla isimlendirilen eserler ortaya koymalıyız. Bizim bir tarihimiz var. Ecdadımızın bize adeta miras bıraktığı mimari anlayış var. Bu anlayışı biz güçlü kılmalıyız.
ÖZELLİKLE YAYA VE BİSİKLET YOLLARINI ÖNE ÇIKARTMALIYIZ
Betonun, asfaltın değil insanın olduğu şehirler kurmalıyız. Ulaşımda raylı sistemleri, özellikle de yaya ve bisiklet yollarını ön plana çıkartma gayreti içerisinde olmalıyız. Şehirlerimizin tarihi özelliklerine sahip çıkmalıyız. İstanbul'u tarihi anlayışla yeni baştan ele almanın zamanı gelmiştir diyoruz. Bu anlayışta gelen her türlü çabanın Cumhurbaşkanı olarak destekleyeceğimi söylemek istiyorum. Taksim'de Gezi Parkı bahane edilerek eylem başlatılmıştı. Daha sonra arabalar, dükkanlar yakıldı, yollar, kaldırımlar tahrip edildi. Gezi Parkı'nın altını üstüne getirdiler. Gezi olayları, 17-25 Aralık darbe girişimini bölücü terör örgütünün eylemleri üstlendi.
EYLEMCİLER BANA BAŞKA KONUŞTU DIŞARIDA LİSTE AÇIKLADI
Eylemcilerin sözcülüğünü üstlenen bir grupla biraraya geldik. Bana söylenenler başka şeylerdi, ama dışarıda bir talep listesi açıkladılar. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden, nükleer santrallere, Kanalistanbul'a hepsinin durmasını istiyorlardı. Bunların dikili ağacı yok! Hatta kentsel dönüşüm çalışmalarını dahi bu kesimin durdurulmasını istediği faaliyetler arasında yer alıyordu. Aynı listede yer alan öteki zırvaları saymıyorum bile. Gezi Parkı'nda yapılan iş bölgede yapılan düzenlemeler sırasında 12 ağacın bir yerden bir yere naklinden başka bir şey değildi. Ortada herhangi bir ağaç kesimi, yeşil alan tahribi veya benzeri bir durum yoktu. Bugün ağaçlar eylemcilerin yaptığı tahribata rağmen yerli yerinde duruyor zaten.
BANA NASİHAT VERİYORDUNUZ NİYE BÖYLE YAPIYORSUNUZ?
Protesto haklarını kullanan insanlara Fransız polisinin uyguladığı şiddeti kınıyorum. Yaşanan vahim olayları dünyaya aktarmayan Batı medyasını ayıplıyorum. İnsan hakları örgütlerini, Batılı politikacıları Paris'te yaşanan hadiseler konusunda daha duyarlı olmaya davet ediyorum. Bana nasihat ediyordunuz, akıl veriyordunuz, 'Bu Gezicilere karşı niye böyle yapıyorsunuz?' diye. Şimdi size sesleniyorum, Paris'te, Paris'teki, özgürlük mücadelesini verenlere karşı niye böyle yapıyorsunuz, Brüksel'dekilere karşı niye böyle yapıyorsunuz ya Brezilya'da niye böyle yaptınız? Gezi olaylarındaki görüntülerden rahatsız olanların Paris'teki olaylar karşısındaki rahatlığı doğrusu bizi çok üzüyor. Daha da kötüsü Fransa'nın ve diğer Batı ülkelerinin 17-25 Aralık tarzı darbe girişimlerine maruz kalmalarından korkuyoruz. İnşallah hadiseler, bölücü terör örgütünün güney şehirlerimizdeki bazı mahallelerde başlattığı eylemlerin benzerlerine kadar uzanmaz. Bugün Paris ve Brüksel yanıyor. Başka Batı şehirlerinde de çok ciddi protestolar, olaylar ve eylemler yaşanıyor. 3 yıl önce İstanbul'u mesken tutup, neredeyse kesintisiz canlı yayın yapan medya kuruluşları, bu olaylara adeta kör, sağır ve dilsiz kalmışlardır.
TÜRKİYE'NİN NASIL TEHDİT EDİLDİĞİNİ UNUTMAYACAĞIZ!
Biz 3 milyon mülteciyi misafir ediyoruz, Batı birkaç bin mülteci karşısında panikliyor. Bölücü terör örgütünün çukur eylemlerini niçin başlattığını unutmadığımız gibi Suriyeliyi, Irak'lıyı unutmayacağız. Hayatını kaybeden 600 bin kardeşimizin akıbetini unutmayacağız. Türkiye'nin nasıl tehdit edildiğini unutmayacağız ve tarihten ders çıkaracağız.
Bu paralel devletin başı nerede? Pensilvanya'da. Pensilvanya'da bunu niye tutuyorlar? Bir üst akıl bunları yönetiyor. Kimisi kaçtı, kimisi cezaevinde. Bu milleti parçalamaya gayret edenler bunun hesabını verecekler.