Cumhurbaşkanı Erdoğan konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk’ün ölümünün 77. yıl dönümü nedeniyle Atatürk Kültür, Dil Ve Tarih Yüksek Kurumu tarafından düzenlenen anma töreninde konuştu.

1

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:

Vefatının 77. yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü rahmetle anıyoruz. Gazi Mustafa Kemal ile birlikte ahirete intikal etmiş tüm gazi ve şehitlerimizi de rahmetle anıyoruz. Rahmetli Arif Nihat Asya 'Bizi sevgisiz, susuz, havasız ve vatansız bırakma Allah'ım' derken anlatmak istediği bu ruhtur, bu azimdir. Gazi Mustafa Kemal'in 1919'da başlayıp 1923'te Cumhuriyet'i kurararak başlattığı büyük mücadele de milletimizi vatansız bırakmama mücadelesi değil mi? Amaç bizi Anadolu'ya sıkıştırmak değil, Anadolu'dan kovmaktı. Bizi vatansız bırakmak isteyenleri Gazi Mustafa Kemal'in önderliğinde kanımızla canımızla durdurduk. 

"VATANIMIZI ÇOK AĞIR BEDELLER KARŞILIĞINDA KURTARABİLDİK"

Cumhuriyeti kurduğumuzda nüfusumuz 10 milyon civarındaydı. Sadece Balkanlardaki kaybımız 2 milyondu. Rus harbinden sonra kaybımız yine milyon rakamlarıyla ifade ediliyordu. Vatanımızı çok ağır bedeller karşılığında kurtarabildik. Vatansızlığın ne anlama geldiğini yakın çevremizdeki hadiseler çok çarpıcı şekilde gösteriyor. Bugün de vatanımızı korumak için 165 şehit verdik. Yüzlerce yaralı ve gazimiz var. Şair ne demiş, bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. İşte vatan olmanın bilinciyle bu evlatlarımız bu destanı bir daha yazıyor. Gerektiğinde canımızı vermekten, uğrunda hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağımız bu topraklar bizim vatanımız. Ben her fırsatta Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet diyorum.  Bu dört ilke ülke ve millet olarak bizim geleceğimiz üzerinde kuracağımız dört sütundur. Bunların hiçbirinden taviz veremeyiz. 

"BİZİ VATANSIZ BIRAKMA ALLAH'IM DEMESİ AYNI RUHTUR"

Gazi Mustafa Kemal'le birlikte ahirete intikal etmiş şehit ve gazileri milletim adına rahmetle anıyorum. Malazgirt'ten bu yana bu toprakları bize vatan yapmak için canlarını feda edenler bizim onurumuzdur. Bugün de kahramanlar evlatlarımızın sayesinde bugün de vatan toprağında yaşamaya devam ediyoruz. Merhum Arif Nihat Asya'nın 'Bizi vatansız bırakma Allah'ım' demesi aynı ruhtur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün mücadelesi de aynı mücadele değil midir?

Bizi vatansız bırakmak isteyenleri Gazi Mustafa Kemal'in büyük mücadelesiyle, kanımızla, canımızla durdurduk. Cumhuriyeti kurduğumuzda ülkemizin nüfusu yaklaşık 10 milyon civarındaydı. Sadece Balkanlar'daki kaybımız 2 milyon, Rus harbinde milyon rakamı ile ifade ediliyordu. 1. Dünya Savaşı'nı, Kurtuluş Savaşımızı saymıyorum. Vatanımızı yani bugün üzerinde yaşadığımız toprakları çok ağır bedeller karşısında kurtardık.Vatansızlığın ne anlama geldiğini yakın çevremizde yaşananlar bize gösteriyor.

Bugün de vatanımız için bedel ödemeye devam ediyoruz. Sadece son üç ayda 165 şehit verdik. Şair 'toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır' diyor. Evlatlarımız şimdi bu destanı bir daha yazıyor. Gerekirse canımızı vermekten kaçınmayacağımız bu topraklar bizim canımız. Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet diyorum. Bu dört ilke ülke ve millet olarak bizim geleceğimizi üzerinde kuracağımız aslında dört temel sütundur. Bunların hiçbirinden taviz veremeyiz. 

Gazi Mustafa Kemal'in bize emanet eden cumhuriyeti ilelebet muhafaza etmek için bu dört ilkeye sıkı sıkıya sahip çıkacağız. 2023 hedefimiz bunu ifade ediyor. Bizim millet olarak tarihin derinliklerine uzanan çok köklü bir geçmişimiz var. Medeniyet ve kültür olarak çok farklı tarihlere uzanan bu tarihi araştırmak elbette gerekli ve önemlidir.Bizim bu topraklarda bir geçmişimiz var. Bin yılı bulan bu geçmişe çok iyi sahip çıkmalıyız. Bundan tavizveremeyiz. 

"OSMANLI VE SELÇUKLU'YU REDDEDEMEYİZ"

Bu geçmiş sıradan değildir bu bir devlet geçmişidir. Bu yıl cumhuriyetimizin 92.yılını coşkuyla kutladık. Bu yıl aynı zamanda Osmanlı'nın 716.kuruluş yıldönümüdür. Selçuklu devleti kuruluşunun 940.yıldönümüdür. Bu devletlerin hepsi birbirinin devamıdır. Cumhuriyeti savunurken Osmanlı ve Selçuklu'yu reddedemeyiz. Biz kabile devleti değil asil bir geleneğin devamıyız. Son devletimiz cumhuriyetimize tüm gücümüze sahip çıkacağız. Elbette 940 yıllık geçmişini unutmayacağız. Bu topraklardaki devlet varlığımızın yıldönümünü coşkuyla kutlamalıyız.

"ÇALIŞIYORUZ, ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

Özel tarih okuması yapmamış kişiler neredeyse Anadolu'ya cumhuriyetle gelmiş sayıyor. Artık tarihimizle, milletimizle, medeniyetimizle ilgili bariyerlerimizi kaldırma zamanı gelmiştir. Şundan emin olunuz, Türkiye Cumhuriyeti 78 milyonun tamamının sahip çıktığı devletimizin adıdır. Bundan geriye gidiş asla sözkonusu değildir. Cumhuriyetimizi büyütmek, güçlendirmek için tüm gücümüzle, imkanlarımızla, samimiyetimizle çalışıyoruz, çalışmaya devam ediyoruz. 

Demokrasi, insan hakları, hukuk devleti konusunda en küçük bir şüphe sözkonusu değildir. Bu konuda geriye gidiş kesinlikle sözkonusu olamaz.Cumhuriyetin ilk dönemindeki endişeleri elbette anlıyorum. Ama artık bunları geride bırakmamız gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti 92 yıllık tarihin en büyük başarılarını son 12 yılda hayata geçirmiştir. Bu dönemde cumhuriyetimiz en ufak bir kayıp yaşadı mı? Dolayısıyla rejim endişelerini gündemimizden çıkarmalıyız.Bunları konuşarak birbirimizi yormanın anlamı yok. 

VESAYETÇİLERİN FOYASI ORTAYA ÇIKMIŞTIR

Uzun yıllar boyunca bu endişeyi kendisine siper ederek ülkenin, milletin iliğini sömüren, milleti tahkir ederek vesayet düzenlerini sürdürmek isteyenlerin foyası ortaya çıktı. Biz diyoruz ki, tarihimizle, medeniyetimizle, kültürümüzle yeniden barışalım.Bu coğrafyada bin yıllık geçmişe dayandığımızı göğsümüzü gere gere ifade edelim. Kökü olmayanın geleceği olmaz. Bunu yeni nesillere en güzel şekilde ifade edelim. Tarihçilerimizle, eğitimcilerimizle, kültür adamlarımızla bu konuları enine boyuna konuşalım ve milletimize malolmuş bir devlet politikası ortaya koyalım. 

Cumhuriyetimizin ve demokrasinin gereği olarak kararı veren milletimizdir. Milletimize güvenilim. Siyasetçiler olarak bizler üzerimize düşeni yapalım, nihai kararı milletimize bırakalım. Bu düşüncelerle vefatının yıldönümünde Gazi Mustafa Kemal'i rahmet ve tazimle yadediyorum. Asker sivil tüm kadroyu minnetle anıyorum. Ebediyete intikal etmiş şehit ve gazilerimize Allah'tan rahmet sizlere sevgiler sunuyorum.