Cumhur İttifakı İBB Başkan Adayı Murat Kurum, 24 TV ve 24 RADYO ortak canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu.
24 Seçim Özel'de Helin Aslan moderatörlüğünde, Star Gazetesi Yazarı Fadime Özkan, Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kartoğlu ve 24 TV Genel Yayın Yönetmeni Ömer Özkök sordu, Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum 24 TV ve 24 RADYO ortak yayınında cevapladı...Murat Kurum'un açıklamalarından satır başları:
Yani biz hep İstanbul'un sorunlarına, meselelerine çözüm bulmak için çalışacağız. Proje yapacağız. Halkımızın içinde bundan önce olduğu bu gibi yine bundan sonra da halkla beraber olacağız. İstanbullularla beraber olacağız dedik. Ki İstanbullumuzun da bu manada beklentisi sahada bu yani İstanbullunun trafik sorunu İstanbullunun deprem sorunun ortadan kaldırılması noktasında beklentileri var. Çevreye ilişkin beklentileri var. Sokak hayvanları ile ilgili beklentileri var. Taksi sorunuyla ilgili beklentileri var ve biz hep şunu söyledik, ilk günden itibaren ki 40 küsur gündür de sahadayız. Kim kimle ittifak yapar, buna bakmayacağız biz. Kimler hangi ittifak içerisinde olursa olsun biz İstanbul'da 31 Mart gecesi İstanbul'un bu durağanlığına son vereceğiz.
Nereden talimat aldıklarını; milletimiz de çok iyi biliyor, biz de biliyoruz. Burada Kandil'in talimatlarıyla hareket ediyorlar. Bir bakıyorsunuz bir aday çıkıyor; ondan sonra gelen bir talimatla adayı hemen değiştiriyorlar. Ama onların hangi ittifakta olduğu bizi ilgilendirmiyor. Biz işimize bakacağız. Kent Uzlaşısı'nı daha önceki seçimlerde de farklı isimlerle, 'Şehir Uzlaşısı' adı altında yaptılar biliyorsunuz. Bildiğim tek şey İstanbul'un sorunları, İstanbul'un problemleri ve İstanbul'un beklentileri. Deprem riski şu anda, onların yapacağı uzlaşıdan daha kıymetli. Oradaki beklenti, kirli oyunlar, kapı arkasında yapılan pazarlıklar; gün be gün ortada. Bunu biliyoruz, saklamalarına gerek yok. Adına başka bir isim koymalarına da gerek yok. Aleni olarak gidip deyin; 'Biz burada ittifak yapıyoruz' deyin. Bunu da diyemiyorsunuz, neden? Niye çekindiğiniz bir ittifakı yapıyorsunuz madem? Dolayısıyla bunlar aynı söylemlerle, Kandil'den bir talimat alıyorlar. O talimat çerçevesinde oradaki ittifak tarif ediliyor. Düşünebiliyor musunuz? Kandil bunlara ne yapması gerektiğini tarif ediyor ve bunlar da ona uyuyor.
Biz 25 yıllık birikimimizi gelip bugün İstanbul için İstanbul'un 39 ilçesi, 964 mahallesi için sokak sokak çalışarak bu sorunlar ortadan kaldırabileceğimize inanıyoruz ve bu manada da amacımız, hedefimiz bu.DEM PARTİ VE KENT UZLAŞISI İDDİALARI
DEM Parti'nin aday evraklarını son dakika vermesine yönelik konuşan Kurum, "Gelinen süreçte; yetiştirdi, yetiştiremedi; önce verdi, veremedi söylemleri; acaba seçime girsek mi, girmesek mi gibi bir irade görüyoruz karşımızda. Yüksek Seçim Kurulu da başvurularını onayladı. Tabii, nereden talimat aldıklarını çok iyi biliyoruz. Bu manada işte kent uzlaşısı içerisinde olup da farklı farklı ittifaklar içerisinde yine süreci yürütmeye çalıştıklarını da tüm milletimiz görüyor, İstanbullular da görüyor. Ama onlar hangi ittifak içerisinde olursa olsun bizim için hiç önemli değil. Topu da gelse biz bu seçimi alacağız. Altını çizerek söylüyorum. 31 Mart gecesi İstanbul'un Fetret Devri'ni hep beraber bitireceğiz." dedi.
Bildiğim tek şey; İstanbul'un sorunları, problemleri ve İstanbullunun beklentileri. Deprem riskini göz ardı edemeyiz. Deprem riski şu an onların yapacağı uzlaşıdan daha kıymetli ve değerli.
Kandil bunlara ne yapması gerektiğini tarif ediyor ve bunlarda ona uyuyor. Ortadaki durumu milletimiz çok iyi görüyor.
ERZİNCAN İLİÇ'TEKİ MADEN OCAĞINDA YAŞANAN TOPRAK KAYMASICumhur İttifakı İBB adayı Kurum, Erzincan İliç'teki maden ocağında yaşanan toprak kaymasıyla ilgili muhalefetin asılsız iddialarına yanıt verdi. Kurum "Heybeleri boş oldukları için, bilgisizliklerini ve becerisizliklerini örtmeye çalışıyorlar. Kendilerini gündemde tutmaya çalışıyorlar. İstanbul'da 5 sene boyunca başarısız oldular." diye konuştu.
Hedefimiz büyük ve güçlü Türkiye hedefi. Her alanda kendine yeten Türkiye hedefiyle yola çıktık. Bu ittifak bu yüzden kuruldu.
Heybeleri boş oldukları için, bilgisizliklerini ve becerisizliklerini örtmeye çalışıyorlar. Kendilerini gündemde tutmaya çalışıyorlar. İstanbul'da 5 sene boyunca başarısız oldular.
MADENDEKİ HEYELANLA İLGİLİ ÇED RAPORU YALANI
ÇED raporunda söz konusu madeni 135 kez denetledik. O madene çevresel sorunlar nedeniyle 16 milyon lira ceza verdik, 3 ay faaliyetlerinden men ettik.
ANKETLERDE SON DURUM
Muhalefet 8-10 puan öndeyiz tezviratları yapıyordu! Biz sahaya indik projelerimizi açıkladık, şu anda 1,5-2 puan öndeyiz. İstanbulluların aklıyla kimse alay edemez.
Onların ne yaptığıyla, ne söyledikleriyle ilgilenmiyorum. Bu koltuklara talip oluyorsanız, sağlığınızdan, ailenizden, çocuklarınızdan fedakarlık yapmak zorundasınız.
Günde ortalama 4-5 saat uyuyoruz. Enerjiyi insanımızdan alıyoruz. Bir şekilde bu süreci yürütüyoruz, fedakarlık yapmadan olmuyor.
Güçlü bir Türkiye hedefi ile biz yola çıktık. Bu ittifak da burada kuruldu. Yani Cumhur'un halkın ittifakı, milletin ittifakı bu çerçevede kurulmuş bir ittifaktır. Burada amaç ülkenin sanayisinin büyümesidir. Amaç ülkenin tarımının kendisine yetmesi ihracatının yapılmasıdır. Amaç teknolojik bağımsızlıktır. Amaç 780.000 kilometrekare vatan toprağının her bir karışının canla kanla savunulmasıdır. Ülkenin bölünmemesi, ülkenin bütünlüğü adına bu iradenin ortaya konmasıdır. Şimdi bu ittifakın adı budur. Dolayısıyla burada biz ittifakımızı oluştururken de bu değerler üzerinde oluşturduk. Bu değerler hepimizin ortak değeridir. Burada Refah partili kardeşlerimizin de ortak amacı budur. Çünkü rahmetli Necmettin Erbakan hocamızın idealidir bu. Sayın Cumhurbaşkanımız yıllardır bunun mücadelesini vermektedir. Ülkemizi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün hayal ettiği o muasır medeniyetler seviyesine çıkarabilmek içindir. Bu gaye aynı şekilde Sayın Devlet Bahçeli. 15 Temmuz'da kurduğumuz bu ittifakta can verilmiştir. Şehitlerimiz oldu, 251 şehidimiz var ve o günden bu yana da bu ittifak öyle bir bağlıdır ki kendine niçin bağlıdır işte bu anlattığım hedefler için bağlıdır. Dolayısıyla burada ortak amaç uğruna biz cumhur ittifakının tüm paydaşlarıyla sandıkta eminiz ki o cevabı biz hem İstanbul'a hem de tüm dünyaya vereceğiz. Çünkü amacımız belli, amacımız o. Güçlü Türkiye hedefi doğrultusunda bu icraatları gerçekleştirmektir. Ben yarın Bayrampaşa'da yarın diye hatırlıyorum. Gümüş fotoğraf fabrikası vardı. Rahmetli Erbakan hocamızın açtı.
İBB YÖNETİMİ 5 SENELİK BAŞARISIZLIĞI ÖRTMEYE ÇALIŞIYORBuradaki başarısızlıklarını örtmeye çalışıyorlar. Bilgisizliklerini örtmeye çalışıyorlar. Çok net söylüyorum. Yani biz polemikten uzak duracağız dedikçe bizi polemiğe çekip yani cennet gayreti kendilerini gündemde tutmaya çalışıyorlar. Ama gündemde değiller. Çünkü İstanbul'a 5 sene hizmet etmediler. İstanbul'da 5 sene başarısız oldular. Dolayısıyla bunu İstanbullular biliyor. Tüm milletimiz biliyor. Bir bakıyorsunuz bugünkü Büyükşehir Belediye Başkanı, Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak aday oluyor. Bir bakıyorsunuz CHP genel başkanlığı veya iş başkanlığına soyunuyor. Bir bakıyorsunuz başka partileri karıştırmak için farklı gündemler peşinde koşuyor. Bir bakıyorsunuz İstanbul'un sorunları varken başka yerde fotoğraf veriyor. Yani bir İstanbul'a odaklanmasını biz anlatamadık kendisini ama inşallah 31 Mart'ta. İstanbullular kendisini anlatacak. Dolayısıyla hep bir farklı gündemi ortaya getirmek, bunların alışkanlığı ama maskeleri bu manada düştü. Neden düştü işte işin içinden çıkamayınca Sayın Cumhurbaşkanımızı ağzı alınmayacak laflar söyleyerek ülke şehir gündemini ülke gündemine taşıyarak akılları sıra milletimizi bu manada kandırmaya veya işte o başarısızlıklarını örtmeye çalışıyorlar. Ama bizim milletimiz külyutmaz. Yani yutmadığını da her seçimde gösterdi. Bu seçimde de net bir şekilde inşallah 31 Mart'ta gösterecek.
Artık milletimiz de onların söylemlerinden bıktı yoruldu ama biz onlara rağmen onların bu duruşuna rağmen ülkemiz için yatırım yapmaya devam ediyoruz. Onlar ne derse desinler. Biz ülkemiz için ülkemizin birliği, beraberliği için ülkemizin selameti için yatırım yapacağız. Bu ülke güçlü olacak ki dünyada söz sahibi olacak. Bu ülke güçlü olacak ki. Çocuklarımız, gençlerimiz geleceğe emin adımlarla yürüyecek. Bu ülke güçlü olacak ki buradaki kadınlar emin adımlarla sokakta yürüyecekler. Huzurla güvenle yürüyecekler. Dolayısıyla onların ne dediği hiçte umurumuzda değil. Kusura bakmasınlar. Bir kanun var bu ülkede, nizam var kanunun yönetmenin verdiği yetkiler dahilinde yapılması gerekeni şeffaf bir şekilde yönetiyoruz, yönetmeye de devam edeceğiz.
"SAHADAKİ ANKET EN GERÇEKÇİ ANKETTİR"
İstanbul'da bir deprem endişesi var. Deprem gerçeği var, ulaşım sorunu var. Yani sokaktaki huzursuzluk ve güvensizlik var. Dolayısıyla bunu vatandaşımız zaten size ne olacağını net bir şekilde gösteriyor. Dolayısıyla bu sahadaki anket en gerçekçi ankettir en doğru ankettir. Diğer taraftan yapılan anketlerde de hatırlayın. Bundan 2 ay önce 8-10 puan önde oldukları yönünde manipülasyonlarını yaptılar. Tezviratlar yapıyorlardı efendim, biz şöyle öndeyiz, şöyle kazanıyoruz, şöyle efendim uçuyoruz, kaçıyoruz, ne oldu? Biz sahaya çıktık milletimize projelerimizi, hayallerimizi anlattık ve projelerimizden sonra o genel yayın yönetmenleriyle yaptığımız toplantıda da ifade ettim. Bir buçuk iki puan şu an biz öne geçtik. Ya kimse kusura bakmasın yani burada İstanbulların da bir aklı var aklıyla alay etmelerini kimse kabullenemez.
11 ilde afet olacak, 14 milyon vatandaş etkilenecek, siz 3 ayda 180 bin konutun inşaatına başlatacaksınız. Bu inanmakla oluyor, çalışmakla oluyor.
Bu vaatlerimizin yapılacağını milletimiz çok iyi biliyor. Milletimiz CHP'li yönetimin vaatlerini gerçekleştiremeyeceğini de biliyor.
İMAMOĞLU KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİNE NEDEN KARŞI?
Depremle ilgili herhangi bir icraat ortaya koymamış bir yönetimden bahsediyoruz. Utanmadan sıkılmadan yapılmaz, yapılamaz diyor.
Biz gitmişiz her afette milletimize söz vermişiz. O sözlerimizi tutmuşuz. 81 ilde birçok ilçede emeğim var. Burada kimler yaşıyor, Kastamonulusu yaşıyor. Bozkurtta sel olmuş gitmişiz, söz vermişiz. Şimdi yeni Bozkurt inşa edilmiş, orada yaşıyor, beni sokakta görüyor. Allah senden razı olsun diyor. Yani İzmir'de deprem oluyor, gidiyoruz orada o inşaat faaliyetlerini hemen hızlı bir şekilde yapıyoruz.
Orada sokakta CHP'li ablamız diyor ki, ben Cumhuriyet Halk Partiliyim sizin diyor farkınız bu diyor. Siz diyor söyler söylediğinizi yaparsınız diyor ama bizimkiler yapmaz diyor. Sizi tebrik ediyorum dedi. Bu Cumhuriyet Halk partili olduğunda kendisi söylüyor şimdi yani bu bir anlayış meselesi. Bu bir bakış meselesi. O yüzden de bu var.
"10 VAAT VERMİŞ BİRİNİ ANCAK GERÇEKLEŞTİRMİŞ DOKUZU HAYAL"
Vaatlerimizin yapılacağını milletimiz çok iyi biliyor. Niye? Çünkü geçmişte yapmışız kaynakta bulmuşuz. Efendim üretmişiz. Bir de neyi biliyor? Milletimiz şu anki CHP'li yönetimin vaatlerini gerçekleştirmeyeceğini de biliyor.
Neden? Çünkü 5 yılın karnesi geçtiğimiz 5 yılda aynen sizin de ifade ettiğiniz gibi 10 vaat vermiş birini ancak gerçekleştirmiş dokuzu hayal.
Müsilaj oluyor ondan sonra da "Niye müsilaj oldu?". Müsilaj ile ilgili irade ortaya koymazsan olur, Marmara'yı temizlemezsen olur, arıtma tesisi yapmazsan Müsilaj çıkar. Taahhütle yapması gereken arıtma tesisini yapmayıp bir de yapraklardan alkış beklersen müsilaj çıkar.
100.000 KONUT YAPACAĞINI VAAT ETMİŞTİ 5000 KONUTU ANCAK YAPABİLDİRakibiniz mevcut yönetim 5 yılda 100.000 konut yapacağını vaat etmişti. 2018 seçimlerinde aradan 5 yıl geçti, 5000 konutu ancak yapabildi.
"DEPREMLE İLGİLİ ÇALIŞTAYDAN ÖTEYE GEÇEMEMİŞ"
Kendi sözlerini, vaatlerini tutmamış, bir iradeden başka bir görüş beklememiz de gerekmiyor zaten. Yani depremle ilgili çalıştaydan öteye geçememiş.
Herhangi bir icraat ortaya koymamış bir yönetimden ve anlayıştan bahsediyoruz. Yani bu anlayış zaten 650.000 konut yapmayı hayal dahi edemez. Emin olun hayallerini de bile göremezler ve bir de utanmadan sıkılmadan bu yapılmamalı gibi bir söylem içerisine giriyorlar. Yani kabul edilebilir bir şey değil. İstanbul deprem şehri diyor bütün bilim adamları.
Deprem gerçeğinden bahsediyor ve mevcut İBB Başkanı Ekrem bey çıkıp deprem dönüşümüne ilişkin 650.000 konut yapılmamalı diye bir söylemde bulunuyor.
650 bin konutun dönüşümünü gerçekleştirmek istiyoruz. KİPTAŞ eliyle öncelikle her yıl 60 bin, 5 yılda da 300 bin konutu KİPTAŞ eliyle dönüştüreceğiz.
Mahmutbey Kavşağı artık bir çile haline gelmiş. Hem hava kirliliğini hem de afet riskini bertaraf etmek için sanayi tesislerini şehrin çeperlerine taşıyacağız.
5 yıldır surlar ile ilgili bir ilerleme kaydedemediler. Ama ne var biliyor musunuz tabela var, reklam var her şey var ama çalışan yok. Üsküdar'da sahili kapatmışlar orada her türlü reklam var içeride çalışan yok.
YARISI BİZDEN KAPMAYASIHer dinamiğe her projeye ilişkin ve burada detaylı bir şekilde çalışmalar yaptık ve bu kapsamda 650.000 konutun dönüşümünü gerçekleştirmek istiyoruz. Kiptaş eli ile öncelikle her yıl 60.000 5 yılda da 300.000 konutu Kiptaş eliyle dönüştüreceğiz ve burada yarısı bizden kampanyası diyoruz. Buna yarısı büyükşehirden diyoruz. Büyükşehir Belediyesi olarak biz Kiptaş'la 300.000 konutu yapacağız ve 700.000 TL vatandaşımıza hibe vereceğiz. 100.000 TL da taşınma ve kira yardımı desteği vereceğiz.
İlk 5 yılda şu an 328 km metro hattımız var, bunu 650'ye çıkarmak istiyoruz, iki katına çıkaracağız. 2034'e gelindiğinde İstanbul'un 1004 km metro hattı olacak. Metro gitmeyen tek bir ilçesi kalmayacak.
Karayolu tünellerimizi yapacağız ve bu kapsamda 122 kilometre tünel projesi hedefimiz var. Ve bu hedefle birlikte 88'i Avrupa 34'ü de Anadolu'da olmak üzere 122 kilometre tüneli yapmak istiyoruz.
"İSTANBUL'UN 2 YAKASINA 2 BÜYÜK METRO TÜNELİ YAPILACAK"
Şimdi metro işine bakalım. Şu an 328 km metro hattımız var. Bunu 650'ye çıkarmak istiyoruz. 2 katına çıkaracağız ve 2034'e geldiğinde İstanbul'un 1004 km metro hattı olacak, metro gitmeyen tek bir ilçesi kalmayacak, ilk etapta yapacağımız projelere bakacak olursak, evet, bakın şu an 332 km raylı sistemimiz var ve bu manada işte Ulaştırma Bakanlığı tarafından devam eden ve toplam 2029'da ulaşacağımız raylı sisteme hattımız 650 km olacak ve en önemli hatlardan biri işte Tüyap'tan başlayıp. Burada Haramidere, Beylikdüzü, Avcılar, Sefaköy, İncirli yine buradan Yenikapı'ya ulaştıracağımız bir hat ve yine İncirli'den devam edip burada Eyüp, Gaziosmanpaşa hattını alıyoruz. Bu kısımda boğazı geçiyoruz. Anadolu yakasına geçiyoruz ve buradan Söğütlüçeşme'ye bağladığımız bir hat var.
Mevcutta % 26 raylı sistem var. % 72 de kara yolu var. 2029'da biz rayda sistem ağırlığını % 37'ye çıkarmak istiyoruz. Evet ve 2029'da kara yolunda % 60'a düşürmek istiyoruz. Yani insanlarımızın daha fazla toplu ulaşım kullanması önemli. Deniz ulaşımını % 3 çıkararak da denizi kullanmamız lazım.
"2034 HEDEFİMİZ İSE DÜNYA METROPOLLERİNDE OLDUĞU GİBİ"
% 48 raylı sistem, % 48 karayolu ve deniz ulaşımında 2 katına çıkarmak istiyoruz. Neden deniz ulaşımı önemli? Ya 2 tane denizimiz var ve İstanbul'un her yakasında denizle ulaşabileceğiniz bir coğrafya. Bu coğrafyayı kullanmak zorundayız ve en önemlisi de Allah göstermesin bir afet esnasında deniz ulaşımı bizim için çok kritik öneme sahip. O yüzden de deniz ulaşımını kullanmamız gerekiyor, pahalı olabilir. Zarar edebiliriz, hiç önemli değil. Orada önemli olan milletimizin huzuru ve güvenliği.
Bu projelerin tamamının maliyeti 58 milyar dolar. Hem bütçemizi iki katına çıkaracağız hem de verimli kullanacağız. İstanbul kaynaklı gelirlerimizi, zarar eden şirketlerimizi kâra geçirerek ve İstanbul merkezli ilave kaynaklar üreterek gelirlerimizi artıracağız.
İstanbul'da taksi bir marka haline gelecek. Merkezi işletim bünyesinde tek elden tüm taksi işini tek dijital merkezden yöneteceğiz. Merkezi taksi sitemiyle birlikte bilimsel verilere göre ihtiyacı belirleyeceğiz ve taksi plakalarını artıracağız.
"İSPARK ZARAR ETMEYECEK"İSPARK'ta ilk yarım saat ücretsiz olacak. Bu haliyle de İSPARK zarar etmeyecek, kar edecek. Orayı liyakatli arkadaşlarla yöneteceğiz.
"İSTANBUL'DA TAKSİ BİR MARKA HALİNE GELECEK"
İstanbul'da taksi bir marka haline gelecek. Yani tüm dünya metropollerinde gördüğümüz. Taksi anlayışını biz İstanbul'a getireceğiz ve burada önüne gelen taksicilik yapmayacak.
Taksicimiz bu manada gerek dil eğitimi, gerek kılık kıyafetiyle gerek davranışı ile birlikte onlara o desteği vereceğiz ve bu eğitimleri yaptıktan sonra bir merkezi işletim bünyesinde tekelden tüm taksi işini tek dijital merkezden yöneteceğiz ve bu çerçevede ilk önce elimizdeki malzemeyi verimli kullanmamız lazım. Verimli kullanamıyoruz. Yani şu an 20.000 taksimiz var.
Bu taksileri tam anlamıyla verimli kullanamıyoruz. Merkezi taksi sistemiyle birlikte bilimsel verilere göre ihtiyacı belirleyeceğiz ve taksi plakasını arttıracağız, arttıracağız. Ne yapacağız bunu? İhaleyle satışını gerçekleştireceğiz. Yani Büyükşehir Belediyesi olarak biz taksicilik yapmayacağız taksi.
İşiyle alakalı bir şeffaf bir ihale açıp o şeffaf ihalede rekabet içerisinde yeni taksi plakalarını vereceğiz.
Ve dijital tek merkezden yönettiğimiz eğitim denetim ceza uygulamalarını getirerek, eğer orada bir kusur varsa o kusurun cezasını da vereceğiz, iyi bir şey varsa ödülün de vereceğiz. Yani hep taksici de kötü olamaz.
"SAHİPSİZ HAYVANLAR MEVCUT YÖNETİMİN İLGİSİZ KALDIĞI KONU"
Sahipsiz hayvanlar kısmı da aslında şu an İstanbul'daki maalesef mevcut yönetimin ilgisiz kaldığı konulardan bir tanesi ve vatandaşımız bu manada oldukça huzursuz endişeli. Yani bir taraftan o sokaktaki huzursuzluk ve güvensizlik endişe yaratırken bir taraftan da maalesef o sahipsiz hayvanlarla ilgili.
Sokakta başıboş gezdiği bir durumla karşı karşıyayız. Ne şimdi biz bu çerçeveye de 39 ilçede sahipsiz hayvan rehabilitasyon merkezi yaparak 39 ilçede bu ön bakım merkezleri olacak. 39 ilçede bakımlarının kısırlaştırma işlemlerinin aşılama işlemlerinin yapıldığı merkezler olacak. Buraya vatandaşlarımız sokak hayvanları ile ilgili şikayetlerini 39 ilçede bildirecekler ve biz bir kere konuyu bir kontrol altına almamız lazım. Şimdi şu an kontrolsüz bir şekilde büyüyor. Sorun 23 sene sonra artık müdahale edemeyeceğiz, bir duruma gidiyor şimdi ve bu konuya biz kayıtsız kalmamak için 39 ilçede sahipsiz rehabilitasyon merkezi yapacağız. Bir de 2 yakaya 100.000 sokak hayvanını barındıracak 50.000 kapasiteli 2 sahipsiz hayvan rehabilitasyon merkezi yapacağız. Sahipsiz hayvan rehabilitasyon merkezi burada da o sahipsiz hayvanlarımızın bakımları yapılacak. Aşıları yapılacak. Kısırlaştırma işlemleri yapılacak ve işi sonunda biz İstanbul'un sokaklarından o kadınlarımızın, çocuklarımızın yaşadığı endişeyi ve korkuyu tamamen gidereceğiz.
GENÇLERE 100.000 TL SERMAYE DESTEĞİ
Gençlerimize 100.000 TL aynı kadınlarda olduğu gibi sermaye desteği vereceğiz.
İHTİYAÇ SAHİBİ EMEKLİLERE AYDA 2.500 TL DESTEK
Emeklerimize de ayda 2.500 TL Büyükşehir Belediyesinden destek vereceğiz. Yaşlı bakım merkezlerimiz geçen ben Darülaceze'ye gittim. O kadar güzel ki oradaki yaşlılarımız, şimdi onların sayısını arttırmamız lazım. Bizim yani nüfusumuzda yaşlanıyor. Neticede bu ihtiyaç.
Herkesi o yönetim anlayışı içerisinde sahiplenen kimseyi ötekileştirmeyen dini, dili, ırkı, inancı, mezhebi ne olursa olsun kucaklayan yönetim anlayışını İstanbul'u sahiplenen İstanbul'daki o deprem riskini ortadan kaldıracak trafik çilesini bitirecek anlayışı inşa inşallah 1 Nisan sabahı Saraçhane'de tüm İstanbullarla birlikte göstereceğiz.
İstanbul'un geleceği adına bu projeleri gerçekleştirmektir. Bu hayalleri İstanbullularla birlikte hayata geçirmektir. Ve bunları yapıyorsak eğer biz burada olmalıyız.
"BU SEÇİMİ FARKLA ALACAĞIZ"
Sorsanız demokrasiden bahsederler, adalet derler, hak derler, hukuk derler ama maalesef söylem dışına geçemediklerini her zaman ispat ediyorlar. Parasını ödediğimiz billboardları gece gelip indiriyorlar ve kendi reklamlarını yapıştırıyorlar. Sizin demokrasi anlayışınız bu mu!