Aylan bebeğin minik bedeninin karaya vurduğu plajda son bulan inceleme sonrası açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, "Mutlaka Avrupa'nın bu konuda sorumluluk alması gerekiyor. 3 milyar euro bir rüşvet vererek, bu yükümlülüğü Avrupa üzerinden atamaz" dedi.
CHP Mülteci ve Sığınmacıların Sorunlarını Araştırma Komisyonu'nda yer alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir, CHP Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen ve CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, can yeleklerini giyerek zodiak botla bu sabah, saat 06.20'de, Turgutreis D- Marin Marina'dan Ege Denizi'ne açıldı. Komisyon üyelerine CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen, Muğla Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi CHP'li Önder Batmaz, CHP'li Bodrum Belediye Meclis Üyesi Niyazi Atare de eşlik etti. Basın mensupları da komisyonu, bindikleri ayrı bir tekneyle takip etti.
GEÇİŞLERİN YOĞUN OLDUĞU BÖLGEDE İNCELEME
Jandarmanın karadan, Sahil Güvenlik Botlarının da denizden geniş güvenlik önlemi aldığı görüldü. Rüzgarlı havaya rağmen sahilden bir mil açılan ve mültecilerin yoğun olarak geçişlerini yaptığı Hüseyin Burnu, Ali Hoca Burnu, Günbatımı plajları ve Akyarlar Fener Burnu'nu gezen heyet, Aylan Kurdi'nin geçen 3 Eylül'de minik bedeninin sahile vurduğu plajda incelemeyi sonlandırdı. Hafızalara kazınan Aylan'ın o fotoğrafını çeken DHA muhabiri Nilüfer Demir'den bilgi alan heyet ardından açıklama yaptı.
"İNSANLIĞIN KARAYA VURDUĞU YER"
Yaşadığı üzüntü nedeniyle duygulanarak açıklamasına bir süre başlayamayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba, şunları söyledi:
"Burası sadece Aylan bebeğin değil, insanlığın karaya vurduğu yer. Sadece bizim açımızdan değil, Avrupa açısından, dünya açısından insanlığın sahile vurduğu sahil burası. Geçen pazar gününden itibaren mülteci konusu bir kat daha önem kazandı. Maalesef Türkiye'ye 3 milyar Euro para verilerek. Türkiye Avrupa'nın mülteci kampı durumuna, tampon durumuna getirilmek isteniyor. Özellikle Avrupa'nın dikkatini çekmek istiyoruz. Çünkü bu mesele sadece Türkiye'nin meselesi değil. Bu mesele Dünya'nın meselesi. Belirttiğimiz gibi ikinci dünya savaşından sonra belki bu coğrafyanın yaşadığı en büyük kriz. Türkiye'ye haksızlık yapıldı böyle bir meselede. Bunu kabul etmiyoruz. Bütün siyasi partilerin de bu konuda ortak tavır alması gerekiyor. Bu iş sadece AKP'ye bırakılmayacak kadar ciddi bir iştir. Bu konuda Avrupa Birliği ile yükleri birlikte taşımamız gerekiyor. Pazar gününden itibaren bu işin daha sıkı tutulduğu, mültecilerin gitmesine izin verilmediği yönünde bilgi var. 3 milyar Euro bir rüşvet vererek, bu yükümlülüğü Avrupa üzerinden atamaz. Ne kadar para verirse versin bu yükümlülük, dünyanın yükümlülüğüdür, insanlığın yükümlülüğüdür. Buna dikkat çekmek için geldik. Avrupa Birliği ülkelerine buradan çağrıda bulunmak istiyorum. İnsan halklarında ilerlediğini söyleyen Avrupa'nın derhal sorumluluk alması gerekiyor. Dünyanın gözü önünde bir rüşvet olayı gerçekleşiyor. 3 milyar Euro verilerek Türkiye'yle bir mülteci kampına çevrilmek isteniyor." (DHA)