Başkan Recep Tayyip Erdoğan Külliye'de gerçekleştirilen kabine toplantısı sonrası ulusa seslendi. "Kerbela faciasının 1385. yıl dönümünde şehitlerin sultanı Hz. Hüseyin efendimizi ve yarenlerini bir kez daha yad ediyoruz" diye konuşmasına başlayan Erdoğan, Avrupa Kupasında mücadele veren A Milli Futbol takımını da tebrik etti. Erdoğan iç ve dış gündemi değerlendirdiği konuşmasında şunları söyledi;
ASTANA ZİRVESİ: Dış siyasette oldukça yoğun bir ziyaret trafiğimiz oldu. Astana'da ülkemiz ve milletimiz açısından çok hayırlı neticeler doğuracak kritik temaslar gerçekleştirdik. Sayın Putin ve Sayın Şi ile yaptığımız görüşmeler oldukça verimliydi. Çin ile imzaladığımız 1 milyar doları aşan yatırım sözleşmesi karşılıklı irademizin en güzel örneğidir. Ülkemiz ekonomisine katma değer sağlayacak her türlü yatırıma kapımız sonuna kadar açıktır..
NATO: NATO liderler zirvesi Türkiye'nin NATO içindeki vazgeçilmez rolünü tekrar teyid etmiştir. Halen arzu ettiğimiz işbirliğinin çok uzağındayız. Müttefiklerimiz tarafından ülkemize bin bir nazla verilen silahlar terör örgütünden çıkıyor. Türkiye coğrafi, beşeri, ekonomik ve tarihi bağları itibarıyla tek bir bloğa sıkıştırılamayacak bir ülkedir. Bizi, kimsenin kendi dar kalıplarına hapsetmesine izin veremeyiz. Biz ne Batı için Doğu'ya sırtımızı döneriz ne Doğu için Batı'yı ihmal ederiz. Bölgemizin sürekli diken üstünde olduğu bir dönemde, dış siyasette yeni denklemler kurmamız, Türkiye için tercihten öte ihtiyaçtır.
TÜRKSAT 6A: Türksat 6A'nın yolculuğu 8 Temmuz'da fiilen başladı. Doğrulamaların ardından 3 ay sonra operasyona alacağız. Haberleşme uydusu üreten ilk 11 ülke arasına girdik.
ENFLASYONLA MÜCADELE: Biz sokağa, pazara kulak tıkayan bir hükümet asla olmadık. Bazı kesimlerin hayat pahalılığı sebebiyle yaşadığı zorlukların bilincindeyiz. Amacımız ekonomimizi, enflasyonu tekrar körükleyecek kısır döngüye sokmadan vatandaşlarımızın refahını kalıcı olarak yükseltmektir. Türkiye'ye geçmişte ağır faturalar ödetmiş popülizm batağına düşmemek için politikalar yürütüyoruz. Geçen aydan itibaren enflasyonun ateşi düşmeye başladı. İnşallah önümüzdeki aylarda bu süreç daha da ivmelenecek. Sene sonu enflasyonda hedeflediğimiz seviyelere indireceğiz. Belli başlı sektörlerde filan balonu yavaş yavaş sönüyor. Orta vadeli programın etkileri görüldükçe ekonomi kurmaylarımıza yıpratma kampanyaları yoğunlaşmaktadır. Sabır ve kararlılıkla yol haritamızı uygulamaya devam edeceğiz. İstihdam konusunda işgücü verilerimiz gayet güzel geliyor."
"Ekim'den bu yana Gazze'deki kardeşlerimizin ma mevcut İsrail yönetimi ateşkese zorlamak amacıyla Türkiye olarak tüm imkanları seferber etmiş durumdayız. Uluslararası Adalet Divanı'nda İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma kararımız bir diğeriydi. Kandan, gözyaşından ve işgalden beslenen zalimler rahatsız olsalar da biz Filistin'in yanında Filistin kardeşlerimizin yanında dimdik duruyoruz ve duracağız."
"Depremin yıktığı şehirleri yeniden ayağa kaldırmadan gönlümüz rahat etmeyecek. Hedefimiz yılsonuna kadar 200 bin konutun teslimatını gerçekleştirmek. 2025 bitmeden önce, evine girmeyen hiçbir depremzede kardeşimizi bırakmayacağız."
"Bölgesel işbirliğinin ve dayanışmayı ne kadar artırırsak giderek büyüyen tehditler karşısında o derece mukavemet kazanırız. Küresel siyasetin istikrara kavuşamaması küresel ekonominin çözüm yollarını tıkamaktadır. Büyüme, istihdam ve enflasyonla ilgili kötümser hava hala ortadan kalkmadı. Hafta sonu sayın Trump'a düzenlenen menfur suikast dünyadaki mevcut kırılganlıkları gözler önüne sermiştir. Suikast girişimini bir kez daha lanetliyor, Trump'a ve ailesine bir kez daha geçmiş olsun diyorum."
"Son 22 yılda Türkiye'nin nüfuz alanını genişletmek için tarihi adımlar attık. Tüm bunları malum çevrelerin körüklediği eksen tartışmasına rağmen başardık."
Başkan Erdoğan, Külliye'deki "Mah-ı Muharrem Oruç Açma Lokması" programına katıldı, "Aşure Günü'nün Alevi-Bektaşi vatandaşlarımız ve bütün milletimiz için barışa, kardeşliğe vesile olmasını diliyorum" dedi.
"Beşiktaş'ta rızkının peşinde koşan 29 emekçi kardeşimiz ihmallerin kurbanı oldu. Antalya'da teleferik faciası yaşandı. İstanbul'da bir çocuk parkında 5 yaşındaki bir evladımız boğularak can verdi. Geçtiğimiz günlerde aynı beceriksizliğin faturasını bu sefer İzmir Konak'ta ödedik. 2 vatandaşımız yürek yaka şekilde vefat etti. Bu facialarda vebalı olanlar çıkıp milletten bir kez olsun milletten özür dilemedi. Acılarını bir nebze olsun dindirecek açıklama yapmadılar. Hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam ettiler. Bunun mazur görülebilir hiçbir yanı yoktur. Ne siyaseten ne vicdanen anlaşılabilir tarafı yoktur. İnsan hayatına malolan iş bilmezliklere bir dur verilmesi gerekiyor. Bu skandallarda payı olanların hukuk önünde hesap vermesi için gereken neyse yapıyoruz ve yapacağız. Konak'taki hadisede hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet, acılı ailelerine sabır niyaz ediyorum."