Başkan Recep Tayyip Erdoğan, AFAD Başkanlığı'nda DSİ Sel ve Taşkın Risk Azaltma Protokol Töreni'nde açıklamalarda bulundu. Başkan Erdoğan, "AFAD Başkanlığımız ve DSİ işbirliğiyle sel ve taşkın risklerinin azaltma yönünde kritik bir adım daha atıyoruz, lojistik ve teknik kapasiteyi güçlendiriyoruz. AFAD envanterinde bulunan 111 adet iş makinesinin DSİ'nin kullanımına verilmesini kapsayan protokol her iki kurumumuzun etkinliğini artıracaktır. Bugün ilk etapta 31 adet iş makinesinin devir teslimini gerçekleştiriyoruz. Bu iş makinelarinin de hizmete girmesiyle DSİ'deki ekskavatör sayısı 816'ya ulaşacak. Yerli ve milli üretim olan ekskavatörlerimiz özellikle sel ve heyelan riski yüksek bölgelerimizde görev yapacak" diyerek şunları kaydetti: "Karadeniz'deki 13 ilimizde risk azaltma faaliyetlerine süratle başlıyoruz. Derelerimizdeki temizlik ve ıslah çalışmalarına hız vermek suretiyle yoğun yağış dönemi başlamadan gerekli tedbirleri hayata geçireceğiz. 2023'te iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kirlilik olarak adlandırılan 3'lü gezegen krizi karşısında en yoğun mücadeleyi veren ülkelerden biri olduk."
"İstanbul'un göbeğindeki bir parkta çok basit tedbirler alınmadığı için 5 yaşında bir evladımız göz göre göre hayatını kaybetti. Bu acı olayın öncesinde Beşiktaş Gayrettepe'deki gece kulübü yangınında 29 emekçi kardeşimizi, Antalya'daki teleferik faciasında bir vatandaşımızı ihmallere kurban verdik. Lafa gelince işçi hakları konusunda mangalda kül bırakmayanların bu iş cinayetlerinin hiç birinde sesi soluğu çıkmadı. Hatta Antalya'daki teleferik faciasının sorumlularını ellerinden gelse neredeyse demokrasi kahramanı ilan edileceklerdi. 6 Şubat depremlerinde aynı kesimlerin nasıl tavır aldıklarını hepimiz gayet iyi hatırlıyoruz. AFAD başta olmak üzere devletimizin kurumlarına karşı çok yoğun bir linç kampanyası yürüttüler. Daha sonra bu kirli kampanyayı sırf oy tercihlerinden dolayı depremzedelerimizi hedef alacak, onlara hakaretler savuracak kadar ileriye götürdüler. Asrın felaketinin üstesinden asrın birlikteliği ile geliyoruz ve geleceğiz. Bugüne kadar 80 bine yakın konutu ve köy evini hak sahiplerine teslim ettik. Her ay 10-15 bin konutun teslimatını yaparak yıl sonuna kadar bu rakamı 200 bine ulaştırmayı hedefliyoruz."
"2003'ten bu yana TOKİ tarafından yapılan bina sayısı 1 milyon 351 bini aşıyor. Kentsel dönüşüm projeleriyle ülkenin dört bir yanında 3,3 milyon konutun inşasını tamamladık. Muhalefetin haksız eleştirilerine maruz kalan TOKİ binalarımız 6 Şubat depremlerinden alnının akıyla çıkmıştır. 6 Şubat'ta yıkılan tüm binaların yüzde 90'ından fazlası 1999 yılı öncesinin inşaat standartlarının yapılanlarıydı. Aynı durum sel, taşkın, su baskını ve heyelan gibi yüreklerimizin yandığı diğer felaketler için de geçerlidir. Doğrudan dere yatağına inşa edilen bir binanın yüzde 100 güvenli olduğunu kimse söyleyemez. Bugüne kadar DSİ tarafından inşa edilen 10 bin 765 tesisle toplam 20 milyon dekar alanda taşkın kontrolü sağlandı. Ancak buna rağmen ülkemizde son 3 yılda 386'sı Karadeniz'de olmak üzere toplam 1500 adet sel, su baskını ve taşkın meydana geldi. Bu afetlerde gerçekten üzülerek ifade ediyorum 113 insanımız hayatını kaybederken, 405 kardeşimiz de yaralandı. Sadece taşkınlardan dolayı oluşan fatura 4 milyar doları bulmaktadır."
"Nüfusunun %71'i deprem riski yüksek yerlerde ikamet eden Türkiye'miz için kentsel dönüşüm çalışmaları tercihten öte zorunluluktur. Deprem gerçeği kendini sürekli hatırlatırken hiçbirimizin dönüşüm projelerini geri plana itme, önemsiz hale getirme lüksü yoktur. Ülke ve millet meselesinin siyasi partisi olmaz. Afetlere hazırlık bizim nazarımızda siyaset üstü bir konudur. Bizim bütün derdimiz insanımızı yaşatmaktır."
AFAD envanterine 31 iş makinesi daha dahil edildi. Yerli ve milli üretim olan ekskava- törler, özellikle sel ve heyelan riski taşıyan yüksek bölgelerde görev yapacak.