Başbakan Yıldırım AK Parti Grup Toplantısı'nda

Başbakan Binali Yıldırım AK Parti Grup Toplantısı'ndan gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

1

Konuşmasına 'esirgeyip bağışlayan Allah'ın adıyla' diye başlayan Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti Grup toplantısından tüm dünyaya seslendi: Bu Paralel Terör Örgütü artık hiçbir ülke için elverişli bir maşa değil. Hiç boşuna ekmek su vermeyin, boşuna beslemeyin, külfet çekmeyin. Jiletle kazır gibi bunların kökünü kazıyacağız. Öyle bir kazıyacağız ki, değil paralel terör örgütünün Haşhaşileri, hiçbir gizli terör örgütü, hain, bölücü terör örgütü bir daha bu aziz millete, bu büyük devlete, Türkiye'ye ihanet etme cesaretini gösteremeyecek"

Başbakan Yıldırım "Esirgeyen ve bağışlayan Allah'ın adıyla... Allah'ın alemlerin rabbine hamdolsun" diye hitap ettiği konuşmasını Arif Nihat Asya'nın "Bizi Ezansız Bırakma Allahım" şiiriyle devam ettirdi: "Biz,kısık sesleriz. minareleri,Sen,ezansız Sen,ezansız bırakma Allahım !Ya çağır şurda bal yapanlarını,Ya kovansız,Ya kovansız bırakma Allahım!Kahraman bekleyen yığınlarını,Kahramansız , Kahramansız bırakma Allah'ım!Müslümanlıkla yoğrulan yurdu,Müslümansız, Müslümansız bırakma Allahım!Ya dağıt kimsesiz kalan sürünü,Ya çobansız,Ya çobansız bırakma Allah'ım! Bizi sen sevgisiz,susuz,havasız; Ne vatansız,ne vatansız, bırakma Allah'ım! Kahraman bekleyen yığınlarını,Kahramansız , Kahramansız bırakma Allah'ım! Müslümanlıkla yoğrulan yurdu,Müslümansız, Müslümansız bırakma Allahım! Bilelim hasma karşı koymasını, Bizi cansız bırakma Allah'ım!Bizi sen sevgisiz,susuz,havasız;Ve vatansız, bırakma Allah'ım!


15 TEMMUZ ZAFERİ DEDELERİNİZİN YAZDIĞI ZAFERLERE EŞDEĞERDİR

Bizleri televizyonları başında izleyen aziz millet. Bugün grubumuzla birlikte sizlere seslenmek istiyorum. Sizin dedeleriniz Malazgirt'te, Kosova'da, Mohaç'ta, Çanakkale'de, Niğbolu'da destanlar yazdı. Kuttülamare'de destanlar yazdı. Sizin dedeleriniz Kurtuluş Savaşı'nda destanlar yazdı. 15 Temmuz zaferi en az bu zaferler kadar büyük bir zafer, en az bu destanlar kadar kutlu bir destandır, hiç şüphe duymuyorum. Siz de dedelerinize layık oldunuz, büyük bir destan yazdınız. Siz ecdadın kahramanlık ruhunu tekrar ayağa kaldırdınız. 15 Temmuz destanını yazan bu aziz milleti, sizleri gönülden, yüreklerden selamlıyorum. Size istiklal şairimizin dizeleriyle seslenmek istiyorum: 'Çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek! Şüheda gövdesi bir baksana dağlar, taşlar dünyada eğilmez başlar, ne büyüksün kanın kurtarıyor tevhidi, Bedir'in askerleri ancak bu kadar şanlıydı. Ey şehitoğlu şehit benden isteme makmer, sana ağuşunu açmış duruyor peygamber.' Bir kez daha 15 Temmuz demokrasi şehitlerimizi, bugün bölücü terör örgütleri tarafından Maçka Emniyet Müdürlüğü'ne saldırarak şehit olanlarımızı rahmetle, minnetle anıyorum. 


15 TEMMUZ GECESİ TANKIN GÜCÜ HALKIN GÜCÜNÜ YENEMEMİŞTİR

Türkiye hangi badirelerden geçiyor görüyorsunuz. Bir yanda paralel terör örgütü, diğer yanda bölücü terör örgütü. Onlar bu fırsatı değerlendirerek bu millete acı çektirebilirler ama bu milleti dize getiremezler. 15 Temmuz, tankın gücü halkın gücünü yenememiştir. Anne ve babaların ellerinden öpüyoruz. Bu kürsüden sizlere hitap edebiliyorsak, bugün eğer sizler bu salon içinde, bu gazi meclisin çatısı altında toplanabiliyorsanız bu hiç kuşkusuz aziz şehitlerimizin, yaralılarımızın sayesindedir. Bugün meclisin kapıları açıksa, TBMM dimdik ayaktaysa işte aziz milletimizin sokağa çıkan tankların önünde duran, kurşunlara karşı kafa atan, füzelerin önünü kesen bu aziz milletin sayesindedir. Bu aziz milleti dünya hayranlıkla izledi. İnanın kardeşlerim, bütün dünya bu aziz milleti alkışlıyor. Bir kez daha gönülden söylüyorum, böyle bir millet, cesur kahraman bir milletin bir evladı, bir ferdi olmaktan büyük bir gurur duyuyorum, bahtiyarlık duyuyorum. 

HİÇBİR DARBE KÖKÜ DIŞARIDA HOCA KILIKLI BİR HAİN TARAFINDAN YÖNETİLMEMİŞTİR

Hiç kuşkusuz, milletimiz asırlardır defalarca ihanetlere şahit oldu. İnsan görünümdeki caniler, sadık görünümlü hainler, itaatkar görünümlü isyankarlar sinsice fırsat kollayıp bu milleti arkasından hançerlemek istediler. 16 Temmuz akşam saatlerinde bu büyük ihanetlerden birinin emri verildi. İstisnasız her darbe kötüdür, her darbe cinayettir, her darbe milli iradeye karşı ihanettir. Ancak siyasi tarihimizde hiçbir darbe girişimi 15 Temmuz'daki kadar kötü ve alçakça olmamıştır. Hiçbir darbe kökü dışarıda hoca kılıklı bir hain tarafından yönetilmemiştir. Hiçbir darbe halkına karşı silah çekmemiştir. Hiçbir darbe havadan halkını bombalamamıştır, tanklarla insanını ezmemiştir, hiçbir darbe TBMM'ye bomba yağdırmamıştır. Bu gazi Meclis 1920'den beri birçok darbeye şahit olmuş, ama hiçbirinde de bu meclisin iradesine, istiklaline karşı bir taaruz olmamıştır. Bu darbeciler bunu da yaptı. 

KARŞILARINDA BU YOLDA BEYAZ KEFENİNİ GİYİNMİŞ ERDOĞAN VARDI

Bunların hiçbir kutsalı yok. Bunlar hiçbir durakta beklemezler. Bunların amacı hedefe ulaşmak için herşey mübahtır. Kendilerine çok güvendiler. Birkaç saat içinde işi bitirecekler, ülkeyi ele geçireceklerdi. Uçak, helikopter, tank, füze ve silahlarıyla bu aziz milleti sindireceklerini zannettiler. Ancak bir hesap hatası yaptılar, öncelikle karşılarında bu yola beyaz kefeniyle çıkmış bir dünya liderinin, bir demokrasi kahramanının milletinin, devletinin ülkesinin yoluna başını koymuş Recep Tayyip Erdoğan'ın olduğunu hesap edemediler. O gelecek olanlardan korkmadı, uçağa binmekten korkmadı, gece dönmüş pilotların jetlerinden korkmadı, kefenini giydim geliyorum dedi. Halkıyla kucaklaştı, darbecilerin hesap edemedikleri bir nokta daha vardı. Karşılarında zoru görünce ceketi alıp gidecek, sinecek, saklanacak, kaçacak bir başbakan da yoktu. 

EY FETÖ'NÜN HAİNLERİ BİZİ TANKLA TOPLA MI KORKUTACAKSINIZ?

Ey FETÖ'nün hainleri! Siz bizi ne sandınız? Siz bini korkan, sinen mi sandınız. Bizim Allah'a can borcumuz var. Ne zaman dilerse o borcu ödemeye hazırız. Biz ölümü içinde öldürmüş insanlarız. Tanklarınızdan, toplarınızdan, uçaklarınızla mı korkutacaksınız. Yarın da öbür gün de can borcunu teslim edinceye kadar da asla korkmayacağız. Kara gün arkadaşlarım, 15 Temmuz darbecilerin hesap edemedikleri bir hususta TBMM üzerinde uçaklar uçunca, meclisi bombalayınca bu meclisin aziz üyeleri korkar, siner kaçar diye düşündüler. Siz dışarıda direnirken meclisi vermediniz, milli iradeyi teslim etmediniz. O bombalar altında mecliste milletvekilleriniz, siyasi parti grup başkanvekilleriniz, bütün partilerden yerlerinden ayrılmadılar, milli iradenin sesini tüm dünyaya haykırdılar. Ben bu asil direnişte milli egemenliğe, millet iradesine sahip çıkan bütün milletvekillerini, bütün partili milletvekillerimize hayatlarını ortaya koyarak bu gazi meclise, adına şanına layık olan şekilde sahip çıktıkları için bir kez daha teşekkür ediyorum. 

CHP, MHP'NİN VEKİLLERİNİ KUTLUYORUM HDP'YE TEŞEKKÜR EDİYORUM

Bombalar altında meclisi çalıştırdığınız için sizi tebrik ediyorum. Milli iradeye sahip çıktığınız için sizlerle gurur duyuyorum arkadaşlar. Bütün meclis grubumuza, birlikte darbeye çıkan 15 Temmuz gecesi Meclise gelen sizlerle direnen CHP, MHP vekillerini, partili yetkililerini de kutluyorum. Darbeye karşı bildiriye imza atan HDP'ye de teşekkür ediyorum. Bugün grup toplantısı öncesinde ana muhalefet partisi genel başkanıyla bir görüşme yaptım. Kendisine bu süreçte verdiği destek ve dayanışmadan dolayı teşekkür ettim. Grup toplantımızdan sonra MHP Genel Başkanı sayın Bahçeli ile biraraya gelerek, bizzat teşekkürlerimi ileteceğim. Bugün beraber olmanın, dayanışma içinde olmanın ne kadar önem gösterdiğini bütün milletimiz biliyor. Millet konu olunca, milli irade konu olunca devletimizin bekası konu olunca nasıl kenetlendiğimizi bütün dünya gördü. Milletimizin özlediği, görmek istediği tablo budur. Kavga edecek, çatışacak, didişecek az şeyimiz var ama paylaşacak, birleşecek gücümüzü ülkemizin geleceği, milletimizin selameti için biraraya getirecek çok nedenimiz var. 

BİZE 'NEDEN ÖNLEM ALMADINIZ' DİYENLER PEKİ BİZİ NİYE YALNIZ BIRAKTINIZ

Bundan böyle başta terör ve ekonomi olmak üzere siyaset üstü konularda birlikte hareket etmek için AK Parti Grubu olarak kapılarımızı sonuna kadar açık tutacağız. Bu alçakça, canice darbe girişiminin kaynağı konusunda zerre kadar tereddütümüz yok. Ayna gibi ortadadır. Kimin yaptırdığı, tertiplediği, yönettiğini ayrıntılarıyla biliyoruz. Paralel terör örgütünün 17-25 Aralık'ta başlayan süreçte her türlü ahlaksızlığı, kanun dışı yolları kullanarak neler yaptığını hep beraber gördük, yaşadık. 80'lerden itibaren TSK'nın içinde yapılanma başlattıklarını biliyoruz. Yargıda, emniyet içinde, diğer kurumlarda olduğu gibi silahlı kuvvetler içinde de bu yapının önemli bir konuma geldiğini biliyoruz. Bize diyorlar ki, 'Neden önlem almadınız?'. Yıllardır verdiğimiz mücadelede neden bizi yalnız bıraktınız diye soruyorum. Bugünkü desteğiniz o gün de olsaydı, belki bugünü yaşamayacaktık. 

11 EYLÜL'DE İKİZ KULELELER AŞAĞI İNDİRİLDİĞİNDE KANIT MI SORDUNUZ?

17-25 Aralık bir darbe girişimi dediğimizde burun kıvrılıyor, dudak bükülüyordu. Bu kadroları temizlemek istediğimizde önümüze binbir engel çıkarıyorlardı. FETÖ'nün militanları içeride ve dışarıda gizli eller tarafından korunuyordu. Bir müsibet bin nasihattar evladır. Bugün istisnasız herkes bunların ne kadar tehlikeli, silahlı bir örgüt olduğunu bir kez daha görmüştür. Cumhurbaşkanımız ve ben de terörist başının iadesi için ABD'ye çağrımızı yaptık, dosyamızı gönderdik. Adalet Bakanı dosyayı gönderdi. Bize kanıt diyorlar. Görünen köy kılavuz ister mi? Ama biz yine de istemedikleri kadar kanıtı onların önüne koyacağız. ABD'li dostlarıma şunu buradan sormak istiyorum, 11 Eylül'de ikiz kuleleler aşağı indirildiğinde teröristleri isterken kanıt mı sordunuz? Guantamalo'da şüphelileri toplarken elinizde kanıt mı vardı? El Kaide için kanıt aramazken FETÖ için kanıtlar zaten ortadayken neden ısrarla kanıt istiyorsunuz?

BUNLARI ÖYLE BİR KAZIYACAĞIZ Kİ BİR DAHA CESARETLENEMEYECEKLER

Bu caniyi, haini, terörist başını artık daha fazla korumayın, vazgeçin. Bunun size de faydası yok, insanlığa, islamiyete faydası yok. Bu Paralel Terör Örgütü artık hiçbir ülke için elverişli bir maşa değil. Hiç boşuna ekmek su vermeyin, boşuna beslemeyin, külfet çekmeyin. Jiletle kazır gibi bunların kökünü kazıyacağız. Öyle bir kazıyacağız ki, değil paralel terör örgütünün Haşhaşileri, hiçbir gizli terör örgütü, hain, bölücü terör örgütü bir daha bu aziz millete, bu büyük devlete, Türkiye'ye ihanet etme cesaretini gösteremeyecek. Buradan Avrupalı dostlarımıza da sesleniyorum, darbeye karşı duruşlarını takdirle karşıladım. Bunun için teşekkür ediyorum. Ancak darbeyi kınadıktan sonra kullandıkları 'ama' ile başlayan cümlelerden hiç de hoşlanmadım. Biz 30 canımızı verdik, iki bine yakın yaralımız var. Yüreğimiz yanıyor, halk sokaklarda bombalandı, kurşunlandı. Bizim darbeyle, terörle mücadeleyi kesintiye uğratacak hiçbir yaklaşımı asla iyiniyetli olarak göremeyiz. 

HİÇ KİMSENİN ŞÜPHESİ OLMASIN GÖZALTILAR TUTUKLAMALAR HUKUK İÇİNDE OLACAK

Terörle mücadeleyi gevşetin, onlara müşfik davranın, kurşun atıyorsa siz gül uzatın, bunu mu istiyorsunuz? Darbe sonrasını hayal eden kim varsa gelecek cevabı alacak. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bütün dünya bilsin, gözaltılar, sorgulamalar, tutuklamalar, yargılamalar noktasında Türkiye bir hukuk devletidir, hukuk devletine yaraşır şekilde bütün bu çalışmalar yapılacak, doğruyla yanlış birbirine karıştırılmayacak. Duygularımızla, heyecanımızla değil aklımızla hareket edeceğiz, adaletin, hukukun kurallarıyla hareket edeceğiz. Birtakım uygunsuz davranışlara tevessül edenler de bizi karşılarında bulurlar. Darbeye karşı geleceğim diye aldığı emri uygulamakktan başka görevi olan yanlış hareket içinde bulunanlar varsa onun da gereği yapılacak. Bir yanlış diğer yanlışla düzeltilmez. Yanlış yanlıştır. Kimden gelirse de yanlıştır. 

MEVCUT YASA YETMİYORSA MİLLETİMİZ RAHAT OLSUN GEREKEN YAPILACAK

Vatandaşlarımdan isteğim bir şey var, provokasyonlara dikkat edin. Gün ayrışma değil birleştirme günü. Bir olacağız, beraber hareket edeceğiz. Saçımızın rengine bakmayacağız, bunların hepsi farklı olabilir. Bu doğaldır, farklı olmayan tek şeyimiz gözlerimizden akan yaşlardır. Acıda da sevinçte de hep beraber olacağız. 16 Temmuz darbesi onlar adına başarıyla gerçekleşseydi Türkiye bugün karanlıktı. Darbeyi bu millet önledi. Türkiye hukuktan, demokrasiden bir milim bile taviz vermedi. Darbecilerin yargılanması, cezalandırılması konusunda vatandaşlarım rahat olsun. Bu canice girişime mevcut olan en agır ceza verilecek. Mevcut yetmiyorsa, milletim rahat olsun gerekli düzenlemeyi yapmaktan da imtina etmeyeceğiz. Milletin mesajı başımızın üstündedir. Bağımsız mahkemelerimiz suçlu ile suçluyu birbirinden ayırarak adaletin tecellesini mutlaka sağlayacaktır. 

BÜTÜN KURUMLARIMIZ AYAKTADIR, EKONOMİNİN TÜM ARAÇLARI AÇIKTIR

Bu aynı zamanda sosyal ve ekonomik hayata da bir darbedir. Bu darbede ağır maliyetler ödememişizdir. Çok hızlı bir şekilde toparlanacağız, milletimizin ekonomik bir bedel ödemesinin önüne geçeceğiz. Bütün kurumlarımız ayaktadır, ekonominin tüm araçları piyasalar, bankalar açıktır. Bu paralel terör örgütü, darbede başarılı olamayınca Türkiye artık normal bir ülke değilidir, para göndermeyin, ticaret yapmayın diye propaganda yaptılar. Milletimiz ekonomi alanında da , piyasada da ülkesine sahip çıktı. Götürdü milyarları bulan dövizi bankaya yatırdı. İşte bu aziz milletin önünde şapka çıkarılır. Vatanseverlik budur. Sayın Cumhurbaşkanımız bu darbe girişimiyle ilgili olarak 'Bu Allah'ın lütfudur, büyük badire atlattık, şimdi bunu ülkemiz, demokrasimiz, geleceğimiz için fırsata çevireceğiz' dedi. 79 milyon birbirine kenetlendi. Bu duruşu muhafaza etmek için elimizden geleni yapacağız. 

MEDYA KURULUŞLARIMIZI KUTLUYORUM. BU TABLONUN DEVAM EDECEĞİNE İNANIYORUM

Medya kuruluşlarımız bu süreçte çok güzel bir sınav verdi. Aynı sağduyulu davranışı bundan sonra da devam ettireceklerine inanıyorum. Bütün basın emekçilerimize çok teşekkür ediyorum. Partilerimiz keza çok güzel duruş sergiledi. Birlik, beraberlik, dayanışma ruhu en üst düzeye çıktı. Sivil toplum örgütlerimiz, iş dünyamız, bütün toplum kesimleri güzel bir imtihan verdi. Bu güzel işbirliğinin bundan sonra da ülkemizin gelişmesi, halkımızın refahı için hayati öneme sahip. Türkiye inşallah yeni bir sürece girmiştir. Göreceksiniz bölücü terör örgütüyle mücadele daha da etkin bir sonuçla devam edecek. Ekonomimizi daha da büyüteceğiz. Tartışmalarla enerjimizi tüketmeyecek, ülkemizin aydınlık geleceğine yoğunlaşacağız. Dostlukları arttıracağız, düşmanlıkları azaltacağız. Bunu hem dışarıda hem de içeride yapacağız. 

ONLAR BU ÜLKENİN DARBE ÖNLEYEN KAHRAMANLARIDIR

O kada çok kişi, kurum teşekkürü hak ediyor ki, tek tek saymak bile başlı başına zaman alır. Öncelikle kahraman polisimize, her bir polisimizin alnından öpüyorum. Onlar bu ülkenin darbe önleyen yiğitleridir. Vatananı milletini seven, bayrağını seven subayımızı askerimizi de gönülden tebrik ediyorum. Meydanlara, sivil topluma, sağlık çalışanlarına, valilelerimize, belediye başkanlarımıza o süreçte gece gündüz demeden elinden gelen her türlü katkıyı sağlayan tüm kamu mensuplarına teşekkür ediyorum. Ayrıca bu terör girişimine tevessül edenleri derdest eden savcılarımıza, baş savcılarımıza, adalet camiamıza teşekkür ediyorum. Polisimizle kolkola vatan sevgisiyle terör çetelerini bir bir derdest ederek millete nefes aldırdılar. Onlar asker elbisesi içine gizlenmiş çetelerdir, hainlerdir. Onlara her türlü ceza verilecektir. Kahraman silahlı kuvvetlerimiz, milletimizin gözbebeği ordumuzu bunlarla karıştırmayın. Ülkemizin tehditlere karşı güvencesidir. 

AZİZ MİLLETİMİZ SOKAKLARI DEMOKRASİ BAYRAMINA ÇEVİRMİŞTİR

Bu çete bozuntuları bu yapı içerisinden, ordu içerisinden tek tek çıkarıp ayıklanacak. Ordumuz daha da güçlenerek bundan sonra ülkesinin, milletinin güvenliği için hizmetinde olmaya devam edecek. Aziz milletimize ne kadar teşekkür etsek azdır. Bu darbeyi önleyen en büyük gücümüz millettir. 79 milyon 780 bin kilometre kare vatan toprağının her köşesinde destan yazdı. Sokakları demokrasi bayramına dönüştürdü. Şehitlerimize bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz. Yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyoruz. Bütün seçimlerde, tanıtım faaliyetlerinde fedakarca çalışan Erol Olçak ve fidan gibi evladına Allah'tan rahmet diliyorum. Acıbadem Türk Telekom'a girenleri önlemek için arkadan kalleşçe vurulan muhtarımızı rahmetle anıyorum, ismini sayamadığım şehitlerimizin her birini rahmetle anıyorum. Rahat olun kanınız yerde kalmayacak aziz şehitler. 

BEŞTEPE KÜLLİYESİNİN KARŞISINDAKİ YER DEMOKRASİ PARKI OLACAK

Demokrasi Bayramımız mubarek olsun diyor, değerli kardeşlerim Jandarma Genel Komutanlığı'ndan silahlarla helikopterle ateş edip insanları şehit eden, Beştepe Külliyesi'nin karşısındaki parkı Demokrasi Şehitleri Parkı olarak ilan ediyoruz. 15 Temmuz Şehitler Günü'nü orada kutlayacağız.  Yarın Cumhurbaşkanımızın başkanlığında MGK toplantısı arkasından yine Cumhurbaşkanımızın başkanlığında Bakanlar Kurulu'nda toplanacağız. Bu yaşadığımız süreçlerle ilgili önemli kararlar alacağız. Neyin yapılması gerektiğini, nasıl yapılmasını gerektiğini biliyoruz. Bir an önce bu sorunlardan kurtulmanın yolunun ne olduğunu biliyoruz. Yarını  bekleyelim, inşallah ülkemiz için çok güzel kararları vatandaşları vatandaşlarımızla paylaşacağız. Bir daha böyle olayların yaşanmaması için yüzde 1 bile risk alma imkanımız, ihtimalimiz yok. Bütün alanları yüzde yüz emniyete almamız gerekiyor. Süreçleri başlattık, hızlı bir şekilde sonuçlarını alacağız inşallah diyor, sizleri sevgiyle selamlıyorum. Sağolun, Allah'a emanet olun. Allah yâr ve yardımcınız olsun. Normal çalışmalarımız devam ediyor. Gündüz işimizde gücümüzde, akşam meydanlarda demokrasi nöbetine devam. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.