Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından Taksim Meydanı'nda demokrasi nöbetini sürdüren vatandaşlara hitap etti.
Düşmanların, bu ülkeyi işkale geldiğinde uçakları, gemileri, hiç görülmedik silahları bulunduğunu aktaran Kurtulmuş, “Bizimkilerde ise bırakın topu tüfeği; kazması, küreği ancak vardı. Onlarda olan çok şey vardı ama onlarda, bizde olan bir şey yoktu. Bizim dedelerimizin, bu aziz milletin imanı vardı, inancı vardı, vatan sevgisi, bayrak sevgisi vardı.” diye konuştu.
Hep bu destanları dinleyerek bu neslin büyüdüğünü dile getiren Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Şimdi bu aziz millet, 2016 yılında, o destanların sadece geçmişe ait olmadığını, bu milletin destan yazma gücünün her zaman var olduğunu 15 Temmuz akşamı gösterdi. Şimdi de göstermeye devam ediyorsunuz. Gözünü kırpmadan tankların önüne çıkmak, öyle masa başında hesap kurmaya benzemez. O insanların üzerine ateş edenler. Gördünüz değil mi televizyonlarda gencecik insanlar, yaşlı amcalar, teyzeler tankın karşısına nasıl çıktılar. Cesaret ister. İşte onların bilmedikleri oydu. Bu darbe yapanların da uçakları vardı ve haince kullandılar. Ancak o uçaklar, size ait olan uçaklardı. Çaldılar, eşkıyalık yaptılar.”
Meydanı dolduranların, “İdam isteriz” sloganları üzerine Kurtulmuş, “Hiç merak etmeyin, bu FETÖ ve adamları, bu çeteler, bu caniler, gencecik insanlarımızın kanına girenlerin yaptıklarını, fitil fitil burunlarından getireceğiz. Hesabını en ağır şekilde soracağız.” dedi.
“Bu darbecilerin hepsi, tarih şuurumuza karşıdır”
7 Ağustos’ta büyük bir miting yapılacağını dile getiren Kurtulmuş, meydanları dolduran bütün siyasi parti mensuplarına teşekkür etti.
“Bu darbecilerin hepsi, millet düşmanıdır, hak ve hakikat düşmanıdır, bayrak düşmanıdır, vatan düşmanıdır, tarih düşmanıdır, tarih şuurumuza karşıdır” diyen Kurtulmuş, “Ne zaman millet birleşmeye kalksa, ne zaman millet peşine düşecek bir lider bulsa hemen milletin önüne geçtiler” diye konuştu.
Geçmiş darbeleri anlatan Kurtulmuş, “Gezi Parkı olaylarıyla başlayan süreç, 17-25 Aralık, e-darbe teşebbüsleri, en nihayet 15 Temmuz akşamında ortaya çıkan teşebbüs. Niçin yaptılar bu teşebbüsü? Sen misin üçüncü havalimanını yapan? Sen misin Türkiye’yi ekonomik olarak kalkındıran? Sen misin Türkiye’yi bir bölgesel güç haline getirme hevesinde olan? Sen misin Osmanlı’nın, Selçuklu’nun torunları olarak bu aziz milleti yeniden ayağa kaldırmaya çalışan? 15 Temmuz darbesinin arkasındaki temel neden budur. Onlar hesaplarını yaptılar, Allah da hesap yaptı. Allah hesap yapanların en kudretlisi, en büyüğüdür. Bu aziz milletin gücünü unuttular. Bu aziz milletin Hakk'ın dışında eğilmeyeceğini unuttular.” değerlendirmesinde bulundu.
“Artık bu kişiyi Türkiye’ye vermek zorundasınız”
Amerika ile Türkiye’nin uzun yıllardır ilişkisinin bulunduğuna vurgu yapan Kurtulmuş, “Amerikalılara şunu söylüyoruz, bu terör örgütünün ve darbeci çetenin başı olan, bu FETÖ’nün başı olanı Türkiye’ye iade etmek zorundasınız. Delil istiyordunuz, alın size istemediğiniz kadar delil. İade etmek zorundasınız.” ifadelerine yer verdi.
Amerikalılardan empati yapmalarını isteyen Kurtulmuş, “Artık bu kişiyi Türkiye’ye vermek zorundasınız. Bu millet, bu darbenin hesabını soracaktır. Kim varsa, herkesten hesabı sorulacak. Arkasında ne varsa ortaya çıkarılacak ve onun da hesabı sorulacaktır.” dedi.
"Bu meydanlar dünyanın en şerefli mektebidir”
Kurtulmuş, konuşmasında şunları kaydetti:
"Bizler darbeleri gördük ama çocuklarımıza anlatmak zordu belki. Şimdi bu meydanlar hem demokrasi nöbetinin kalesidir hem Türkiye’nin geleceğine sahip çıkmanın meydanlarıdır hem de dünyanın en şerefli mektebi, en güçlü üniversitesi, en kuvvetli fakültesidir. Burada 79 milyon yekvücuduz. Bu dersi, meydanlarda öğrendik, bir kere daha talim ettik. Demokrasiye nasıl çıkılır; öğrendiniz ve öğrettiniz. Ayrıca darbeye nasıl karşı durulur, darbeye nasıl karşı çıkılır gösterdiniz. İnsanların inançla, ısrarla bu dava peşinde nasıl koştuğunu bir vatan, bir bayrak, bir Allah aşkıyla nasıl sokaklara döküldüğünü buralarda öğrendiniz ve öğrettiniz. Allah’a çok şükür.”
Kaynak: AA