1
Başbakan Ahmet Davutoğlu ve AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Başbakan Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları;
Başbakan Ahmet Davutoğlu, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ile bir araya geldi.
Çankaya Köşkü'ndeki görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Konuşmasında Suriye krizine ve Demirtaş'ın Sur'a yürüyüş çağrısına değinen Davutoğlu, özetle şunları söyledi:
"Tusk'la sığınmacılar için Türkiye'ye verilmesi kararlaştırılan 3 milyar euro'yu nasıl daha verimli kullanacağımızı konuştuk.
Suriye krizinden ne Türkiye ne de Avrupa Birliği sorumludur. Bunun bedelini Türkiye ve Avrupa Birliği ödüyor. Biz insan kaçakçılığının her türünün insanlık suçu olduğuna inanıyoruz. Ege'de masum insanların hayatlarını tehlikeye atmalarının önüne nasıl geçeceğimizi ele aldık. Bu sorunun temel sebebi Suriye'deki istikrarsızlıktır.
Kırılgan şartlarda devam eden ateşkese önem veriyoruz. Maalesef Rusya ve rejiminin yaptığı ihlallerin ateşkesi kırılgan kıldığını görmekteyiz.
Türkiye AB ile imzaladığı ortak eylem planına sağdıktır ve gerekeni yapacaktır. Türkiye için AB her zaman stratejik bir hedef olmuştur. AB hedefinde herhangi bir sapma olmayacaktır.
Güvenli bölge çağrımızın haklı olduğu ortaya çıktı. Bu bir insanlık trajedisidir ve hep beraber bunun arkasında duracağız.
TÜRKİYE'NİN AB HEDEFİNDEN BİR SAPMA OLMAYACAKTIR
Türkiye insani bir sorun mevzu bahis olunca gereken her türlü adımı atmıştır. Kimseyi aç ve susuz bırakmamıştır. Suriye'de kalıcı istikrarın sağlanması için her türlü adımı atmaya hazırdır. Türkiye için AB her zaman stratejik bir hedef olmuştur. Bugün de Türkiye'nin AB hedefinden bir sapma olmayacaktır.
DEMİRTAŞ'IN ÇAĞRISI
Bütün provokasyonlara, bütün şiddet, terör çağrısına rağmen bu çağrılara kulak asmadan, Diyarbakır'ın onuru ve huzuru için vakur bir tavır sergileyen Diyarbakırlı vatandaşlarımıza, hemşehrilerimize teşekkürü bir borç biliyorum
Diyarbakır halkı bunlara yüz vermedi. Bölge halkı huzur ve istikrarın ne demek olduğunu biliyor.
Diyarbakır'ın provokatif çağrılara kulak asmaması çok önemlidir. Cizre'de haftalarca operasyonlar sürdü. O gencecik çocukları aldatıp karanlık geleceğe gönderenler kendi elebaşlarına sıra gelince çağrı yaptılar. Elebaşlarını kurtarmak için çaba gösteriyorlar.
Demirtaş'ın meselesi halkı sokağa dökmek. Aynı Suriye'de olduğu gibi Türkiye'nin geleceğini karartmak. Yapmak istediği şey, psikolojik ortam oluşturup çatışma ortamını teşvik etmek.
Demirtaş bilsin herkes onu tanır. Türkiye'nin her yerinde tek hedefimiz var, kamu düzenini sağlamak."