Bakan Soylu, Siirt'teki ziyaretinin ardından Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ve Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok ile Bitlis'e geldi.
Burada AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Vedat Demiröz, Bitlis Valisi ve Belediye Başkan Vekili Ahmet Çınar tarafından karşılanan Soylu, kentteki esnaf ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle Bitlis Polisevi'nde bir araya geldi.
İçişleri Bakanı Soylu, burada yaptığı konuşmada, Aralık ayının başından itibaren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın talimatıyla Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi illerine ziyaretler gerçekleştirdiklerini belirtti.
- "Ziyaretlerimiz devlet millet kucaklaşmasını amaçlamaktadır"
Hükümet olarak aldıkları kararların sahada uygulamalarını, vatandaşların ve sivil toplum kuruluşların bu konudaki kanaatleri ve teşkilatların değerlendirmelerini aldıklarını vurgulayan Soylu, şöyle devam etti:
"Bakanlar Kurulu toplantısında değerlendirmelerimizi ifade etmeye çalışıyoruz. Burada her an meseleyi takip eden, meseleye sadece güvenlik boyutundan bakan değil, memleketin büyümesini, zenginleşmesini, insanların refahının artması, kardeşliğimizin, birliğimizin, beraberliğimizin daha yüksek noktalara erişmesi noktasındaki kararlılığımızın en önemli yansımalarından birisidir. Şu ana kadar Diyarbakır, Mardin, Hakkari, Şırnak, Van, Siirt illerimize yaptığımız ziyaretlerden buraya geliyoruz. Bu ziyaretlerimiz terör eksenli ziyaretler değildir, kardeşlik, ekonomik kalkınma eksenli ziyaretlerdir. Devlet millet kucaklaşmasını amaçlayan ziyaretlerdir. Bu buluşmaları sürekli gerçekleştiriyoruz ve gerçekleştireceğiz."
Soylu, bölge illerine yaptıkları ziyaretlerden birilerinin rahatsız olduğunu son zamanlardaki terör hadiselerinin de bu rahatsızlığın en önemli göstergelerinden olduğuna dikkati çekti.
Bakan Soylu, "Bölgedeki illerimiz tarih boyunca çok önemli medeniyet merkezleri olmuştur. Binlerce yıllık medeniyetin birikimlerinin olduğu bu kadim kentleri görmezden gelmemiz, buraların terörle anılmasına müsaade etmemiz elbette mümkün değildir. Bu nedenle vatandaşlarımızla daha yakın ilişki kurmak, yerinde dinlemek için bu ziyaretleri bizler yapıyoruz. Çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Vatandaşlarımızın, kanat önderlerimiz ve kamu personellerin anlattıkları bize yeni çok güzel yol haritaları çizmektedir. Bunun yansımalarını daha çok yatırım, daha verimli teşvikler olarak birlikte göreceğiz." ifadesini kullandı.
- "Türkiye, tek ajandası terör olan bir ülke değildir."
"Yaşanan terör hadiseleri milletimizin moralini bozmayı, geleceğe yönelik umutlarını karartmayı hedeflemektedir" diyen Soylu, 15 Temmuz'dan sonra OHAL ilan edildiğini, ancak ilk günden bunun vatandaşların günlük hayatını etkilemeyeceğini söylediklerini anımsattı.
Soylu, OHAL süresinde, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü, Avrasya Tüneli'ni, Hızlı Tren Garı'nı açtıklarını, bir çok toplu açılış töreninin gerçekleştirildiğine işaret ederek, şu görüşlere yer verdi:
"Ülkemizdeki alt yapı yatırım hamlesi kesintiye uğramadan büyük bir hız ve kararlılıkla devam ediyor. Ancak bu yatırım hamlemizi terörle maskelemeye çalışıyorlar. Türkiye tek ajandası terör olan bir ülke değildir. Türkiye bir kalkınma hamlesi içinde olan, geleceğe dönük büyük hedefleri olan ve bunlara ilişkin atılımları gerçekleştiren büyük ve güçlü bir ülkedir. Hem Ortadoğu'da yanı başında yaşanan gelişmelerin yüklediği maliyeti karşılamaktadır hem de FETÖ, DEAŞ, PKK, YPG, KCK, DHKP-C gibi terör örgütlerinin yarattığı sosyal ve ekonomik maliyetle başa çıkmaya çalışmaktadır. Yeni anayasa çalışmalarıyla siyasetini ve hukukunu güçlendirmeye ve yatırımlarını gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Bu Türkiye'nin 14 yılda elde ettiği gelişmişlik seviyesinin küçük bir göstergesidir."
- "Bütün dünya terörle topyekün mücadele etmelidir"
Türkiye'nin terörle mücadelede kararlılığının en üst seviyede olduğuna değinen Soylu, yaşanan terör hadiseleri ve 15 Temmuz'un milletin birlik ve kardeşliğini tahkim ettiğini bildirdi.
Soylu, bu topraklarda binlerce yıldır, tüm kesimleriyle bir arada kardeşçe yaşadıklarını ve bu kardeşliğin birkaç bombayla bozulmasının mümkün olmadığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Bütün dünyanın terörün bir siyaset aracı olarak kullanılmaması gerektiğini idrak etmelidir. Terör sadece Ortadoğu'da yaşanmıyor. Beyinleri yıkanmış bu insanlar eylemlerini dünyanın her yerinde gerçekleştirebiliyor. Terörün kimliği, iyisi, kötüsü yoktur. Terör söz konusu olduğunda subjektif kriterlerle gitmemeli, bu belayla bütün dünya ülkeleri aynı bilinçle topyekün mücadele etmelidir. Ortadoğu'da yaşanan hadiseler 21. yüzyıla yakışmamaktadır. Bu yüzyıl içinde barındırdığı bunca gelişmeye rağmen hala insanların çadırlarda yaşamak zorunda kaldığı, bombalarla can verdiği, kitleler halinde göçe zorlandığı bir yüzyıl olmamalıdır."
Yatırımcılara ve yatırım yapmak isteyenlere, yatırım teşvik programlarını yakından takip etmeleri çağrısında bulunan Soylu, teşviklerin, hibe programlarının, düşük faizli kredilerin, bir çok imkanın değerlendirilmeden geçtiğini aktardı.
- "Bizim dışımızda oyun kurulmasına..."
Önemli bir zaman diliminde olduklarını Türkiye'nin çevresindeki coğrafyayı birilerinin şekillendirmeye çalıştığını vurgulayan Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Türkiye'yi kenara iterek, bunu kendi uluslararası akıllarının ürünü olarak Ortadoğu'da ortaya koymak istediler. Bilemediler ki bu medeniyet yüzlerce yıldır bir Irak, Suriye parçasıdır. Bilemediler ki bir taraftan Azerbaycan, İran, Balkanlar nereden bakarsanız bakın, Romanya'dan Bulgaristan'da, Ukrayna'dan Gürcistan'a, Ermenistan'dan Azerbaycan'a kadar biz bu coğrafyanın çok önemli parçasıyız ve bizi bu parçadan koparmak mümkün değildir. Dünyanın en büyük ekonomileri, güçleri bir araya gelseler dahi bu güce sahip olamazlar. Belki bu coğrafyada bu günkü gücümüz, kudretimiz çok büyük bir oyun kurmaya yetmeyebilir ama bizim dışımızda da kimsenin oyun kurmasına müsaade etmeyecek kadar, kuvvet güç, idrak, azim ve karar sahibiyiz. Biz son 300 yılın en güçlü seviyesindeyiz. Dünyanın gözüne baka baka Avrasya Tüneli'ni, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü açıyoruz. Hedef koyuyoruz, kendi aracımızı, kendi uydumuzu üreteceğiz diyoruz."
"Bizi ne kadar zayıf düşürmeye çalışırsanız çalışın, biz insanlığımızdan ve medeniyet bağlarımızdan ayrılmayız" ifadesini kullanan Soylu, bu coğrafyaya gelen ve "biz size emanetiz" diyen insanlara sahip çıktıklarını anlattı.
Soylu, sadece bir terör örgütünü tasfiye etmek için mücadele etmediklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Çocuklarımızı ailelerinin, anne, babalarının yanından alarak Kandil'e, Sincar'a götürerek orada çocuklarımız insanlıktan çıkararak suç makinesi haline getirenlere itirazım var. O çocukları üniversiteyle, anaokuluyla buluşturmalıyız, eğer zihninde doktorluk varsa ve bunu biz yerine getiremiyorsak benim İçişleri bakanlığımda, bu memleketteki kardeşliğimiz de haram olsun. Bin yıldır bu coğrafyada yüzlerce oyunla karşı karşıya kaldık. Hepsini birlikte alt ettik. Bu kadar içeriden ve dışarıdan uğraşılan bir millet olmamıza rağmen bu al bayrak altındaki birlikteliğimiz aynı kardeşliği ortaya koymaktadır. Bu birliktelik devam edecektir. Buna etrafımızdaki coğrafyanın da ihtiyacı var. Zenginliklerimiz var. Biz bunları görüyoruz."
Kaynak: AA