1
Çavuşoğlu, Bursa Valiliği'ni ziyaretinde yaptığı konuşmada, manevi önderleri bağrında barındıran Bursa'ya, kendisine verilen görevden sonra ilk kez geldiğini belirtti.
Kentin aciliyet gerektiren konularıyla ilgili Vali İzzettin Küçük ile değerlendirmelerde bulunduklarını anlatan Çavuşoğlu, "Sayın Cumhurbaşkanımız ile Başbakanımız teveccühüyle bana tevdi edilen bu Başbakan Yardımcılığı, esasen benim şahsımda Bursa'nın temsiline matuf bir görevlendirmedir." diye konuştu.
Bursa'nın büyümesi, güçlenmesi, vatandaşların huzur ve refahının artması için çalışacağını vurgulayan Çavuşoğlu, "Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), 'Bursa büyürse, Türkiye de büyür' diye bir slogan geliştirdi. Bursa, gerçekten öncü bir şehir ve her şeyin en iyisine layık. Ben de bu noktada elimden gelen gayreti sarf edeceğim." ifadelerini kullandı.
"Yoğun saldırılar altındayız"
Kendinden öncekilerin yaptığı çalışmaları, teslim aldığı bayrakla sürdürmeye devam edeceğine işaret eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Bu noktada şehrimizin tamamının yardımına ve desteğine ihtiyacımız var. El birliğiyle başta Bursa, sonra da Türkiye olmak üzere inşallah hayırlı hizmetlerde bulunmayı Allah, bize nasip etsin. Türkiye, son yıllarda önemli bir konjonktürün içerisinden geçiyor. Demokrasiye, milli iradeye ve hatta egemenliğe dönük çok yoğun saldırılar altındayız. Bunun yanı sıra müttefik, dost bildiğimiz, aynı masa etrafında dünyanın geleceğini paylaştığımız dostlarımızdan da gerekli desteği bu dönemde alamıyoruz. Hatta farklı yaklaşımlarına da muhatap kalıyoruz. Biz milletimizle güçlü olduğumuz taktirde, medeniyet değerlerimizle hep birlikte çalışarak, tüm bunların üstesinden geliriz. Türkiye'yi başta 2023 vizyonu olan değer ve standartlarına kavuşturmak, ondan sonra da 2053, 2071 ruhuna kavuşturmak, hepimizin görevi."
İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlalleri
Bir gazetecinin İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine karşı Türkiye genelinde gerçekleştirilen protestolarla ilgili değerlendirmesini sorması üzerine Çavuşoğlu, şu görüşlerini paylaştı:
"Mescid-i Aksa, bizim çok mukaddes bir mekanımız. Sadece Türkiye için değil, tüm İslam camiası için sinir uçlarımızın çok hassas olduğu bir bölge. İsrail, yıllardan beri burada ne yazık ki terör estirmeye devam ediyor. Son olarak kutsalımız olan Mescid-i Aksa'ya girişlerin engellenmesi, özellikle dün cuma namazının kılınamamış olmasını, İslam dünyasının bütün birimlerinin, ülkelerinin başını iki elinin arasına alıp yeniden düşünmesi gerekiyor. Bu, esasen İslam dünyasının ve bizim sorunumuzdur. Biz üzerimize düşeni, birliğimiz ve beraberliğimizi, ufkumuzu aynı noktada, hedefte birleştirirsek, bunların üstesinden geleceğimizi düşünüyoruz. Bizim sinir uçlarımıza dokunan bu hususu sadece sivil toplum örgütlerinin değil, bütün insanların bu sızıyı hissettiğini biliyoruz. Bir an evvel İsrail'in bu ablukayı kaldırmasını, bizim kutsalımızdan elini çekmesini istiyorum." (AA)