Hotar, yaptığı açıklamada, Ak Parti'nin ilk kongresinden bu yana Merkez Karar Yönetim Kurulu üyeliğine, ardından da Merkez Yürütme Kurulu üyesi olma şerefine sahip olduğunu, bu görevi kendisine veren AK Parti kurucu genel başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Başbakan Binali Yıldırım'a ve tüm delegelere teşekkür ettiğini belirtti.
AK Parti Genel Başkan yardımcılığının çok onurlu bir görev olduğunu, "sosyal işlerden" sonra "Ar-Ge'den" sorumlu genel başkan yardımcısı olduğunu dile getiren Hotar, Ar-Ge biriminin parti politikalarını oluşturacak Gündem araştırmaları ve çalışmaları yapmak, parti politikaları oluştururken süreç yönetme, siyasi söylem geliştirme gibi görevlerinin olduğunu belirtti. Hotar, şöyle konuştu:
"Gündem araştırmalarımız özel araştırmalarımız olacak. Konuya, gündeme, ile, ilçeye göre bunlar devam edecek. Parti politikalarına katkı sağlayacak yeni söylemler, önerilerimiz de olacak. Teşkilat eğitimi ve hizmet içi eğitim de bizim birimimize verilmiş görelerden. Bir ilk olarak siyaset akademimiz başlamıştı yıllarca başarılı bir şekilde devam etti. Bu dönemde yine siyaset akademisi uygulamasını yaklaşık bir ay sonra başlatacağız. Gerek genel merkez personeline gerek tüm teşkilata yönelik eğitim çalışmalarına devam edeceğiz."
"Sözde Ermeni Soykırımı" iddiaları
Almanya Parlamentosunda alınan "Sözde Ermeni Soykırımı" iddialarına ilişkin kararı da değerlendiren Hotar, "Almanya gibi tarihinde Hitler'in yer aldığı, soykırımı tescillenmiş, artık en ufak tarih kitabında bile yer alan bir ulusun, bir milletin parlamenterlerinin böyle karar almış olmasını çok anlanlandırmak mümkün değil." dedi.
Çok ciddi arşiv taramaları yapılıp, tarihçilerin üzerinde çalışarak verebileceği bir kararı siyasetçilerin almasının anlamlı olmadığının altını çizen Hotar, şöyle devam etti:
"En acı kısım da Türk vatandaşı olan fakat şu anda Alman parlamenter olarak görev yapan milletvekillerinin de buna evet demiş olması. Bunu da çok anlamak mümkün değil. Fakat hem Sayın Cumhurbaşkanımız, hem Sayın Başbakanımız ve ilgili yetililer herkes tek cümleyle zaten bunu açıklıyoruz. Bu karar bizim için yok hükmündedir.
Almanya yaklaşık 3,5 milyon Türk'ün yaşadığı bir ülke. Çok köklü derinleşmiş ilişkilerimiz var. Bazı konularda iş birlikleri, sözleşmeler devam eden süreçler var. Bunlar sıfırlanır gibi birşey olmaz. Ama en önemlisi de güven duygusunun zedelendiği ve bunun hasarının olacağı öngörülebilir." (AA)