aksam.com.tr
6'lı masanın yayımladığı ve içerisinde birçok muğlak ifadenin kullanıldığı Ortak Politikalar Mutabakat Metni'nde, ekonomiye ilişkin verilen vaatler dikkat çekti.
Enflasyonun iki yıl içerisinde tek hanelere indirileceğini iddia eden 6'lı masa, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın açıkladığı Enflasyon Raporu'nda 2024 yılı enflasyon tahmininin yüzde 8,8 olarak hedeflendiğini göz ardı etti.
2025 yılında enflasyonun tek haneye düşeceğini iddia eden 6'lı Masanın düşük tek haneden kastının ne olduğu ise anlaşılamadı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın politikalarını her fırsatta eleştiren 6'lı masanın, ortodoks politikaları benimseyerek ve faizleri yükselterek döviz kurunu baskılayacağı ortaya çıktı.
Faizlerin yükseltilmesi halinde ülkeye yatırımların azalacağını göz ardı eden 6'lı masa, ihracatın düşeceğini, ithalatın artacağını, yerli üretimin zora gireceğini ve dolayısıyla kronik cari açığın derinleşeceğini hesaba katamadı.
6'lı masa, gelecek 5 yılın sonunda kişi başına düşen milli gelirin en az iki katına çıkarılacağını ve ortalama büyüme hızının yüzde 5'in üzerinde gerçekleşeceğini iddia etti.
Oysa 6'lı masa, ortalama büyüme hızının yüzde 5'in üzerinde olduğu bir ekonomide, kişi başına düşen gelirin 10 bin dolardan yaklaşık 12 bin 850 dolar seviyelerine yükseleceğini hesaba katamadı.
Ekonomistler, gelecek 5 yılın sonunda dolar cinsinden kişi başına düşen milli gelirin yaklaşık iki katına çıkması, yani 20 bin dolar seviyelerine yükselmesi için Dolar/TL kurunun beş yılın sonunda 12-13 lira seviyelerinde olması gerektiğini ifade etti.
Bunun gerçekleşmesi halinde ithalatın patlayacağı ve yerli üreticinin, sanayicilerin ve ihracatçıların yabancı ülke üreticileriyle rekabet gücünün zayıflayacağına dikkat çeken ekonomistler, bu politikalarla ekonomide yüzde 5'in üzerinde bir büyüme beklentisinin gerçekçi olmadığını vurguladı.
6'lı masanın mutabakat metninde beş yılda en az 5 milyon ilave istihdamın oluşturulacağı ve yıllık ihracatın 600 milyar dolar seviyesine çıkarılacağı iddia edildi.
Kurun düşmesi ve faizlerin yükselmesiyle yatırımların duracağını ve büyüme hızının yavaşlayacağını dikkate alamayan 6'lı masa, yerli üretimin zora sokulduğu ortamda işsizliğin zirve yapacağını, ihracatın düşeceğini, Türkiye'nin dış borca ve sıcak paraya muhtaç hale geleceğini göz ardı etti.
İhracatın kilogram değerini 2 doların üzerine çıkarma ve yüksek teknoloji ürünleri ihracatının payını iki katına çıkarma iddiasında bulunan 6'lı masa, proje ve yatırımlarına ilişkin somut ve elle tutulur bir açıklama yapamadı.
Yerli ve milli savunma sanayii ürünlerine "Dokunacağız" demesine rağmen yüksek teknoloji ve katma değerden bahsetmesi, 6'lı masanın kendi içerisinde çeliştiğinin kanıtı oldu.