aksam.com.tr
Belgin Özdemir
Yağmurlu günlerde bir buluşma ve aşktan da eski bir hasret hikayesi... "Kelimelerin Bahçesi" (The Garden of Words) 46 dakikalık bir film, ancak etkisinin çok uzun süreceğine emin olabilirsiniz.
Ayakkabıcı olmayı hayal eden 15 yaşındaki Takao, okulu asar ve Tokyo'nun ortasındaki harika bir bahçede ayakkabı çizimi yapar. Kendisinden büyük olan gizemli bir kadın olan Yukino ile tanışır. Ardından, saatleri ayarlamadan, plan yapmadan, birbirlerini tekrar tekrar görmeye başlarlar. Ama sadece yağmurlu günlerde...
Yönetmen Makoto Shinkai'ye göre filmin ana teması yalnızlık, yalnızlık içindeki birine duyulan özlem... Shinkai filmi, sosyal ilişkilerinde kendini yalnız veya eksik hisseden, ancak bu yalnızlığı düzeltme ihtiyacı hissetmeyen insanlara yönelik bir aşk hikayesi olarak tanımlıyor.
"Kelimelerin Bahçesi" (The Garden of Words), büyüleyici bir şekilde, görüntülerin konuşmasını sağlayan bir animasyon. Hikayenin çoğu muhteşem görsellerle anlatılıyor. Çok çılgınca, çok zarif, çok anlamlı ve evet, çok yağmurlu! Bittiğinde "keşke biraz daha sürseydi" diyeceğiniz kadar saran, çarpan, etkisini yitirmeyen ve sizden aldığı 46 dakikanın hakkını veren nadir bir deneyim bu film.
Yağmuru sevmiyorsanız, bu filmle seveceksiniz; yağmuru seviyorsanız, aşık olacaksınız. "Yağmur yağmayı bıraksa bile, ben bırakmazdım" diyen bu harika film, ağlamaklı gök sözü veriyor.
Gitme... Ayrı gayrı yaşarken bu ağlamaklı göğü tutup kavramaya gücüm yok artık!