Doğa içinde tarih kokan yürüyüş rotaları

Türkiye, doğal güzellikleri ve zengin coğrafyasıyla yürüyüş tutkunları için eşsiz rotalara ev sahipliği yapıyor. Her biri benzersiz manzaralar, tarihi dokular ve doğanın iç içe geçtiği bu rotalar, treaking için ideal seçenekler sunuyor.

Dünya'nın en güzel yürüyüş rotalarından biri olan Likya Yolu Muğla'nın Fethiye İlçesi'nden başlıyor ve Antalya'da son buluyor. Toplamda 555 kilometrelik bir yürüyüş rotasını kapsıyor. Her sene yüzlerce turist, bu yürüyüş rotasını deneyimlemek için Türkiye'ye geliyor. Likya Yolu'nun tamamını tek seferde yürüme gibi bir plan yapıyorsanız yol kişinin kondisyonuna göre 25 ila 40 gün arasında sürebiliyor.

ANTİK KALINTILARI GÖRME İMKANI

Likya Yolu gibi profesyonel doğa yürüyüşü rotaları üzerinde yol boyunca taşlar kırmızı, beyaz, mavi renklerinde işaretlenmiş oluyor. Renk işaretinin olmadığı yerlerde de yürüyüşçüler genellikle kendinden sonra geleceklere yönlendirme ve kolaylık olması adına taşları üst üste koyduğu bir yöntem izliyor. Dünyanın en güzel yürüyüş rotalarından biri sayılmasının asıl nedeni yol boyunca hem antik kalıntılar hem de bakir koylarla dolu bir serüven sunması. Yürüyüş yolu, 18 Likya kenti ve yeşille mavinin birbirine karıştığı doğal güzellikler içinden geçiyor. Yürüyüş boyunca farklı noktalarda dinlenmenizi sağlayacak antik şehirlerin ve tarihi mekânların yanı sıra, takip ettiğiniz rota Ölüdeniz, Kabak Koyu, Kaş, Demre, Finike gibi ülkemizin en önemli turizm bölgelerine de uğruyor. Rotanın en avantajlı özelliği ise yılın 11 ayı yürüyüş olanağı sunması.

8 BİN YILLIK KEŞİF

Hitit Yolu, 2011 yılında 'Güneş Kursunun İzinde' sloganıyla; Anadolu'nun zengin tarihi ve kültürel mirasını doğaseverlerle buluşturmak için hayata geçirildi. Toplam 236 kilometre boyunca işaretlenen rota üzerindeki 17 parkur, alternatif güzergahlarla 385 kilometreye ulaşıyor. 406 kilometre uzunluğundaki 6 bisiklet parkurunu da barındıran Hitit yolu günübirlik, kısa, kamplı uzun ve bisiklet olmak üzere üç bölümden oluşuyor.

HER PARKUR FARKLI GÜZELLİK SUNUYOR

Parkurlar, yürüyüşçülere UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Hattuşa Ören Yeri ile Alacahöyük ve Şapinuva arasındaki eski yollarda seyahat etme fırsatı sunuyor. 23 kilometrelik Budaközü parkuru; asma köprüleri, su geçişleri, mağaraları ve eşsiz doğasıyla ziyaretçilerin en çok tercih ettiği bölüm olarak dikkati çekiyor. Ziyaretçiler, yürüyüşün ardından Hattuşa Antik Kenti ve Yazılıkaya Açık Hava Tapınağı'nı ziyaret ederek 8 bin yıllık tarihi keşfedebiliyor.

TARİHİ ADA MANZARASI

Muğla'nın Milas ilçesinde yer alan Bafa Gölü, 1994 yılında tabiat parkı olarak ilan edildi. Göl ve çevresi, şimdilerde pek çok kamp alanına, kuş gözlem sahasına ve yürüyüş parkuruna ev sahipliği yapıyor. Bafa Gölü üzerinde yer alan adacıklarda ve Latmos Dağı kayalıklarında pek çok manastır bulunuyor. Kaya blokları içerisinde yer alan Yediler Manastırı, Bafa Gölü bölgesinde bulunan en çarpıcı yapılardan biri. Bafa Gölü'nü tekneyle keşfetmeden de dönmeyin. Gölün çevresinde yer alan pek çok işletme tekne turu düzenliyor.

KAMP KURABİLİRSİNİZ

Kargı Aşarı Adası, İkizce Adalar ve Kuş Adası, tekneyle gidebileceğiniz rotalardan birkaçı. Bafa Gölü'nde yapılması gereken en keyifli ve huzur dolu aktivitelerden biri de doğa yürüyüşü. Bu anlamda göl kenarında ve çevresinde hem birçok kamp alanı hem de yürüyüş parkuru yer alıyor. Üstelik kendi çadırınızla ya da karavanınızla geldiyseniz herhangi bir ücret ödemenize de gerek kalmıyor. Bafa Gölü'nde yapılacak en güzel şeylerden biri de yüzmek. Eşsiz kumlarla bezeli plajlardan birine gidip, kendinizi serin suya bırakabilirsiniz.