Zamana karşı yarış: Beyin kanamaları

PROF. DR. HİDAYET AKDEMİR

Beyin içerisinde, beyin kıvrımları arasında ve beyin ile zarları arasında görülen kanamalara tıp literatüründe ‘beyin kanaması’ adı verilir. Dünyada tüm ölümlerin arasında 4. sırayı alan beyin inme vakalarının yüzde 10’unu beyin kanamaları oluşturur. Beyin kanaması çeşitleri, kafa travması sonrası beyin içerisinde kanama (intraserebral kanama), beyin zarları arasında görülen kanama (subaraknoid kanama) ve beyin zarı ile kafatası arasında görülen (subdural kanama) şeklinde olmak üzere üçe ayrılır. Her bir kanamanın kendine has özel teşhis ve tedavi prensipleri vardır. 

Gençlerde kafa travması sonrası beyin kanamaları daha sık görülürken, 40 yaş üzeri bireylerde her 100 bin kişide 12-15 kişide görülür. Yaş ilerledikçe beyin kanamasının görülme oranı artmaktadır. Her iki cinste eşit sıklıkta görülür. Beyin kanamalarının ardında yatan en önemli sebepler yüksek tansiyon ve beyin damar hastalıklarıdır. Özellikle hipertansiyonu iyi kontrol ve tedavi edilemeyen, ailesinde beyin kanaması hikâyesi olan kişilerde yüksek tansiyona bağlı beyin içi kanamalar görülür. Bu tip kanamalar en sık beyinde, bazen beyincikte, çok nadiren de beyin sapı içerisinde oluşur. Büyük çaplı kanamalar acilen beyin ameliyatına alınarak temizlenmelidir. 

BALONCUKTA ŞİKÂYET BAŞ AĞRISI 

Bir diğer önemli sebep olan ‘beyin damar hastalıklarına bağlı beyin kanamaları’ ise beyin damar genişlemeleri (baloncuklar), damar yumakları (arterio-venöz malformasyon),küçük damar yumakları (kavernom) şeklinde görülür. Beyin baloncuklarına bağlı kanamalar genellikle beyin kıvrımları arasında, bazen de beyin içerisinde oluşurlar. Beyin baloncukları 40 yaş üzerinde baş ağrısı şikâyeti verebilir veya nadiren de olsa hayat boyu hiç şikâyet görülmeyebilir.  

Beyin baloncuklarının yüzde 15’inde beyin kanaması olmadan uyarıcı şikâyetler görülürken,  yüzde 85’inde ise çok şiddetli, bir anda deprem gibi gelen beyin kanamaları yaşanır. Bu tip beyin kanamalarında beyin testleriyle (beyin tomografisi, beyin damar anjiyografisi, beyin tomografi anjiyografisi) acilen beyin kanaması teşhisi konulur ve hastanın tedavisi acilen yapılır. Eğer hastada büyük beyin kanamasına neden olan bir baloncuk şüphesi varsa, beyin kanaması derhal boşaltılır ve aynı seansta baloncuk kliple kapatılır. 

HİPERTANSİYON VE STRES RİSKİ ARTIRIYOR 

Beyin kanamalarında başlıca risk faktörleri hipertansiyon, genetik yatkınlık (yüzde 15), ilaç kullanımı (kan sulandırıcı ilaçlar kullanmak, uyuşturucu vb. madde kullanımı), sistemik organ hastalığı yaşamak (böbrek, karaciğer, kalp hastalıkları) ve strestir. Beyin kanamalarında baş ağrısı, kusma, bilinç kaybı, epilepsi (sara nöbeti), kol ve bacakta güç kaybı, duyu kayıpları, dengesizlik, diğer beyin sinirleri felçleri gibi şikâyetler, kanamanın yerine, büyüklüğüne ve tipine göre görülür. Beyin zarları arasında görülen ‘subaraknoid kanamaların’ yüzde 10-15’inde ise önceden baş ağrısı veya epilepsi nöbeti, kollarda ve bacaklarda uyuşma tarzında öncü şikâyetler olur. Bu öncü şikâyetleri takiben 1-3 hafta sonrasında beyin kanaması beklenilir. Maalesef günümüzün modern teşhis cihazları, beyin kanamalarının belirtilerini önceden hekimlere gösterememektedir. Beyin kanaması, acil bir hastalıktır ve gerek teşhiste, gerekse tedavide geçen süre hastanın hayatta kalmasıyla yakından ilintilidir. Eğer hastayı gören ilk hekim beyin kanamasından şüphelenir ve çok hızlı bir teşhis sonrası enerjik bir tedavi yapılırsa hastalar tahripkâr beyin kanamasının yan etkilerinden kurtarılabilir.