Yaşlılıkta genç kalma formülleri

Araştırmalar; biyolojik yaşınızı genç tutmanın mümkün olabildiğini gösteriyor. Yaşam tarzınızda yapacağınız 6 değişiklikle yaşlanmadan yaş almanız mümkün.

YASEMİN İLAN

Günümüzde teknolojinin hızla ilerlemesi ve tıbbi imkanların artmasıyla yaşam süresi uzadığından yaşlılık dönemini fiziksel, zihinsel ve ruhsal olarak sağlıklı ve dinç geçirmek şüphesiz büyük önem taşıyor. Geriatri Uzmanı Prof. Dr. Berrin Karadağ "Sosyal medyanın ve yapay zeka kullanımlarının yaygınlaştığı son yıllarda, sağlıklı yaşlanmak adına faydalı olabildiği gibi zararlı da olabilecek pek çok bilgiler sunulduğunu görüyoruz. Reklam amaçlı ilaçlar ile vitamin ve mineral takviyeleri ya da 'gençlik iksiri' olarak gösterilen pek çok ürün bilinçsiz kullanıldığında sağlığınızda geri dönüşü olmayan çok ciddi zararlara yol açabilir" dedi.

Hareket edin, dik durun: Bilgisayar ve cep telefonunda geçirilen uzun saatler, pek çok işin bir tuş ile oturduğumuz yerden halledilebiliyor olması, düzenli egzersiz ya da yürüyüş yapmamak gerek iç organlarımıza gerekse fiziksel yapımıza son derece zarar veriyor. Prof. Dr. Berrin Karadağ "Vücudumuzun genetik yapısı, 100-200 yıl önceki gibi daha az yemek, daha çok hareket etmek isterken, teknoloji ise bize oturduğumuz yerden yaşamayı getirdiğinden hareketsiz kaldık. Ama aslında genetik yapımız halen daha çok hareket etmeyi ve daha az yemek yemeyi istiyor. Bu nedenle daha çok hareket edip, paketli gıdalardan da uzak kalırsak sağlıklı yaş almanın ana hedefini tutturmuş oluruz" diyor.

Düzenli egzersiz yapın: Yapılan sayısız çalışmalar; düzenli yürüyüş yapmanın kalp ve damar hastalıkları, diyabet, hipertansiyon ve kemik erimesi gibi hastalıklardan korunmada kritik rol oynadığını, başta kas ve iskelet sistemi olmak üzere tüm hücrelerimizin daha etkin çalışmasını sağlamaya katkı sağladığını, ruh sağlığımızı ve sağlıklı yaş almamızı desteklediğini açıkça ortaya koyuyor. Yaşınıza göre haftada en az 3 gün bir saat yürüyüşü/egzersizi alışkanlık haline getirin.

Sigaradan uzak durun: Baş edemediğiniz sorunlarınızdan uzaklaşmak ya da kaçmak gibi sağlıksız gerekçelerle sigara, alkol vb. zehirlere tutsak olmayın. Gerek hücrelerinizin ve organlarınızın, gerek bilişsel ve zihinsel sağlığınızın gerekse cildinizin genç kalabilmesi için, zararları sayısız araştırmalarla kanıtlanmış olan sigara ve alkolden uzak durun.

Uyku düzenine dikkat edin: Uyku esnasında hücreler yenilenirken, bağışıklık sistemi güçleniyor ve vücut kendini tamir ediyor. Bu nedenle geceleri uykusuz kalmamaya, kaliteli uyku için yatağınızın rahat, odanızın karanlık, serin ve sessiz olmasına özen gösterin.

ABUR CUBURDAN UZAK DURUN

Basit karbonhidratlar olarak adlandırılan beyaz ekmek, unlu ve nişastalı yiyecekler, şekerli besinler ve içecekler ile aşırı tuzdan kaçınmak şart. Abur-cubur tüketmeyi sevenlerin mutlaka sağlıklı atıştırmalıklara yönelmesi, zengin lif içeriğine sahip kuru baklagiller ile vitamin ve mineral değerleri yüksek olan mevsim sebze ve meyvelerinin tüketilmesi gerekiyor.

TEKNOLOJİDEN KOPMAYIN

Yaşlı bireyler her ne kadar teknoloji kullanımı konusunda endişe duysalar da, dijital teknoloji iletişimden sağlık sorunlarına kadar her alanda onların günlük yaşam kalitelerinin artmasına, bağımsız bir yaşam sürmelerine ve aktif bir yaşlanma dönemi geçirmelerine yardımcı olmaktadır. Bu nedenle dijital teknolojiyi öğrenmekten çekinmeyip, onu hayatlarına katmaları, önlerinde yepyeni ve kolaylaştırıcı bir yol açacaktır.

YETERLİ MİKTARDA SU TÜKETİN

Her gün yeterince su içilmediğinde toksinler kanda birikirken, böbreklerimiz zamanla işlevlerini yerine getirememeye başlıyor ve böbrek yetmezliği gibi hayati riske yol açabiliyor. Prof. Dr. Karadağ "Böbrekler birer duş başlığı gibi çalışır. Eğer az su alırsak böbrekler tıkanır ama yeterli su alırsak böbreği tıkayacak maddeler uzaklaştırılır. Günde 2 litre su içmek gerekir" diyor.