Çocuklar oyun oynayarak öğrenmeli, hayatı keşfetmeli, düşüp kalkmalı, kirlenmeli. Bilgisayar, tablet ve cep telefonları gibi radyasyon ve elektromanyetik alan içeren cihazlara uzun süre maruz kalınması özellikle lösemi riskini artırabilir.
Yaz geldi, havalar ısındı, okullar da kapandıktan sonra çocukların evde ekran karşısında zaman geçirmek yerine dışarı çıkmaları, açık havada oynamaları için en uygun dönem başladı. Günümüzde çocuklar bildikleri birçok şeyi bilgisayar ya da televizyondan öğreniyorlar ama daha önceki kuşaklar gibi, bizim gibi, hayatı deneyimlemekten mahrum kalıyorlar. Çocuklar oyun oynayarak öğrenmeli, hayatı keşfetmeli, düşüp kalkmalı, kirlenmeli. Bu onların fiziksel, psikolojik ve sosyal gelişimi için çok önemli. Kirlenen temizlenir, kırılan tamir edilir ama çocuğun kazanımları unutulamaz.
Tabletsiz yemek bile yiyemez oldular
Son yıllarda tüm dünyada teknolojik aletlerin kullanımının hızla yaygınlaştığını görüyoruz. Önce bilgisayarlar, sonra notebook ve tabletler, en son da akıllı telefonlar hayatımızda büyük yer kaplamaya başladı. Biz bu cihazları aktif olarak kullandıkça çocuklarımız da bu cihazlar olmadan oyalanamaz, yemek yemez, uyumaz oldular.
Sınırlandırma getirin
Özellikle 2 yaşına kadar olan dönemde çocuğun sosyal, duygusal ve dil gelişimi açısından tüm teknolojik aletlerden uzak tutulması gerekir. Karşılıklı doğal iletişim sağlanamadığı için çocuğun gelişimi olumsuz yönde etkilenir. Okul öncesi dönemde teknolojik aletlerin günlük kullanımı 15-20 dakika ile sınırlandırılmalıdır. Ayrıca bu dönemde yaşına uygun çizgi filmleri, bir yetişkin kontrolünde seyretmesi daha doğrudur. Okul döneminde ise bilgiye ulaşmak için ve ödevler konusunda, teknolojik aletler kullanılsa dahi mutlaka sınırlandırılmalıdır. Ayrıca bu dönemde çocuğun okul başarısı göz önünde tutularak, bilgisayarın eğlence için hafta sonları kullanımına izin verilmelidir.
Lösemi riskini artırabilir
Bilgisayar, tablet ve cep telefonları gibi radyasyon ve elektromanyetik alan içeren cihazlara uzun süre maruz kalınması özellikle lösemi riskini artırabilir. Cihazların elektromanyetik alanı radyasyon kadar tehlikelidir ve kanser riskini artırır. Ayrıca yoğun ekran kullanımının var olan göz bozukluklarını da olumsuz etkileyeceği bilinmektedir.
Klasikler her zaman daha mutlu eder
Bizim çocukluğumuzda okulların kapanmasına yakın bir karne heyecanı başlardı. Ebeveynler çocuğu motive etmek için, çocuklar beklenti içine girdiklerinden karne hediyesi çok önemsenen bir kavramdı. Birçoğumuzun bisikletleri hep karne hediyesiydi. Günümüzde, modern hayatta birçok şeyin daha fazla farkındayız. İyi niyetle, motivasyon amacıyla yapılan şeylerin çocuklardaki algısının planladığımızdan çok farklı olduğunu biliyoruz. Karne hediyesi de bunlardan biri. Çocuktan karne hediyesi vaadi ile başarı beklemek öğrenmenin değersizleştirilmesine neden olur. Öğrenmek hediye için bir araca dönüşür. Çocuk, hediye için değil de öğrenme için çalışırsa, sürekli motivasyonu olur. Çocuğa iyi vakit geçirmesi için ya da onu mutlu etmek için hediye elbette alınır. Bisiklet, kitap her dönem en ideal hediyelerdir. Günümüzde daha teknolojik hediyeler ön plana çıkmış olsa da klasikler, çocukları mutlu etmek için her zaman önceliklidir.
Çocuklar büyük anne - büyük babalarıyla da vakit geçirmeli
Yaz gelip okullar da kapanınca tatil planları ortaya çıkmaya başlar. Bebek ya da çocuk sahibi ailelerde tatil planlarında öncelik çocuğun ihtiyaçlarına verilir. Çocuk sahibi olmadan önce yapılan hareketli tatiller yerini tatil köylerinde ya da büyük anne, büyük baba evlerinde yapılan sakin tatillere bırakır. Çok az aile de çocuklarıyla birlikte doğada tatil planlayabilir. Ebeveynlerin dinlenebilmesi, çocukların iyi vakit geçirmesi için tatil köyleri cazip bir seçenek olmakla birlikte aile bağlarını güçlendirmek, çocukların büyük ebeveynleriyle zaman geçirmesini sağlamak için aile yanında tatil de seçilebilir. Ya da her ikisinin birlikte yapılarak daha iyi vakit geçirilebilir.
Korkutmadan olumsuzluklara da hazırlayın
Çocuk ebeveynleri yanında olmadan bir büyüğünün yanına tatile gidiyorsa mutlaka olumsuz şeylere karşı hazırlıklı olmak gerekir diyen Dr. Sinem Karaca Atakan, “Hastalandığında kullanması için gerekebilecek ilaçları yanında olmalı, yaşayabileceği her türlü olumsuz olayla ilgili bilgi verilmeli, acil durumda arayacağı insanlar öğretilmeli ve korkutmadan hazırlanması için yardım etmeliyiz.