Virüs taşıyan kenelerin insana tutunması sonucu bulaşan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), karaciğeri hedef alarak ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ve baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda ise kanama gibi bulgularla seyrederek ölüme neden olabiliyor. Koç Üniversitesi İş Bankası Enfeksiyon Hastalıkları Araştırma Merkezi (KUISCID) Direktörü Prof. Dr. Önder Ergönül, hastalığın erken teşhisi için yaygın olarak kullanılabilecek PCR testi geliştirmeye başladıklarını, tedavide etkin ilaçların tespit edilebilmesi için de büyük bir çalışma yürüttüklerini söyledi.
ÖLÜM ORANI 5 KAT FAZLA
Çalışmalar hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ergönül, şunları söyledi: "Semptomlar başladıktan sonra ilk 3 gün içerisinde uygulanan ilaç tedavisinin etkili olduğunu biliyoruz. Kovid de Kırım Kongo da RNA virüsü, çok benzerlikleri var. Bu açıdan da şu an Kovid tedavisinde kullandığımız molnupiravir, remdesivir, paxlovid, ritonavir gibi ilaçların, KKKA tedavisinde kullanılan ribavirin'e göre üstünlüğü var mı yok mu bunlara bakacağız. Kovid-19'da ölüm oranı yüzde 1-2, Kırım Kongo'da ise yüzde 5. Semptomları başlayıp hastaneye yatmış olanlarda ise ölüm oranı yüzde 10-15'leri buluyor. Kovid tanısında kullanılan PCR testinin, KKKA için her yerde ulaşılabilir olmasını istiyoruz."