Her yaşta ortaya çıkmaya ihtimali olan kataraktın, bir gözden diğer göze bulaşma ya da körlüğe neden olma ihtimali olmasa da, ameliyatın vaktinde yapılması önemli. Kataraktın retina kontrolünü zorlaştırarak görmenin önünde büyük bir engel oluşturduğunu söyleyen Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Halil Bahçecioğlu katarakt tedavisi hakkında bilgi verdi.
Ameliyatsız Tedavi Mümkün Değil
Çoğunlukla 60-65 yaşlarında ortaya çıkan ancak yine de her yaşta görülmesi mümkün olan kataraktın ilaçla tedavisi yapılamaz. Görme kaybı, bulanık görme, okumada zorluk, gece görme problemleri, renklerin parlaklığını yitirmesi kataraktın temel belirtileridir. Teşhis, göz doktoru tarafından biomikroskop ile konulur. Diyabet, göz tansiyonu, bazı göz ameliyatları, C vitamini eksikliği, ultraviyole ışınlara çok fazla maruz kalma, travmalar katarakt oluşumuna yol açan sebepler arasındadır. Kataraktın oluşmasının önüne geçmek mümkün değildir ancak oluşmaya başladıktan sonra güneş gözlüğü kullanarak bir parça ilerlemenin yavaşladığı söylenebilir. Ancak herhangi bir gözlük kullanımı kataraktı tedavi etmez. Operasyon için en doğru zaman iki göz arasındaki görme farkının artmaya başlayarak günlük yaşantının bu durumdan olumsuz yönde etkilenmesiyle belirlenir.
Ameliyatta FAKO Yöntemi
Ameliyat lokal anestezi altında mikroskop ile FAKO yöntemi kullanarak yapılır. Lazer ile katarakt ameliyatı olarak bilinen bu yöntemde ses dalgaları kullanılır. Ses dalgaları aracılığı ile kesifleşmiş mercek parçalanır. Parçalanan mercekler emilerek temizlenir ve yerine göz içi mercek yerleştirilir. 2,5 mm kadar bir kesi açılır. Bu kesiye dikiş atılmaz, hastanın gözü kapatılarak tedaviye devam edilir. Hastanın hastanede yatmasına gerek yoktur, aynı gün içerisinde taburcu olması mümkündür.
Ameliyat sonrası kullanılması gereken bazı ilaçlar vardır. Bu ilaçlar reçete edildikten sonra hasta, ameliyatın bir gün sonrasında kontrol için hastaneye çağırılır. Ameliyatın ardından iyileşme ve tam olarak görme seviyesinin oluşması ortalama bir ayı bulur.
Bazı durumlarda katarakt ameliyatı sonrası görme yetisi eski haline dönmez. Sarı nokta hastalığı olanlarda bu durum daha çok görülür. Böyle bir durum ortaya çıkmışsa sarı nokta hastalığının tespit edilmesine yönelik testler uygulanır. Katarakt ameliyatı düşünüldüğünün aksine basit bir ameliyat değildir. Katarakt ameliyatları sonrası enfeksiyon riski olduğu göz ardı edilmemelidir. Ameliyat sonrası görme kaybı olduğu ile ilgili çıkan haberlerin nedeni bu enfeksiyonlardır. Ameliyat yapılan ortamın sterilizasyonunun yeterli olması durumunda enfeksiyon problemi yaşanmaz. Bu nedenle doktor seçimi oldukça önemlidir.