Sağlık anksiyetesi, herhangi bir bedensel hastalığı bulunmadığı halde kişinin ciddi bir sağlık sorunu olduğuna ya da olacağına inanması olarak tanımlanıyor. Sağlık anksiyetesi olanlar, bedensel duyumlara aşırı duyarlı olarak sürekli vücutlarını dinliyor ve en küçük bir belirtiye bile tepki veriyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Medipol Mega Üniversite Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nden Doç. Dr. Taha Can Tuman, sağlık anksiyetesini AKŞAM'a anlattı: "Sağlıklarıyla ilgili birçok endişe taşıyan bu bireyler, ciddi bir hastalıkları olduğu korkusu yaşarlar, hastalıkla ilgili düşünceleri zihinlerinden atmakta zorlanırlar. Hastalığa yakalanma risklerinin yüksek olduğunu düşünürler. Sağlıkla ilgili tehdit algıları yüksektir. Hasta olurlarsa bunun felaket olacağını zannederler. Bedenlerini zayıf, güçsüz olduğunu ve hastalıkla baş etme güçlerinin düşük olduğunu düşünürler. Çevrelerindeki kişiler tarafından "hastalık hastası" olarak adlandırılabilirler. Sık tahlil ve tetkik yaptırma, doktordan hasta olmadığına dair onay alma ihtiyacı, internetten sürekli hastalık araştırma gibi işlevsiz davranışlar veya hastaneye gitmek istememe gibi kaçınma sağlık kaygısını daha da artırır."
KAYNAĞI AİLE GEÇMİŞİ
"Çocukluktaki anne-baba tutumları, uzun süre kronik hastalığı olan biriyle yaşama, hasta rolünü benimseme bu durumun altında yatan temel neden. Tedavide ise belirtilere aşırı odaklanmanın önüne geçilmeye çalışılıyor."