Kadınların yaşam kalitesine olumsuz biçimde etki eden sağlık sorunlarının belki de başında geliyor idrar kaçırma. Oysa bir damlası dahi normal değil. Sürekliliği düşündürmeli ve yarattığı kaygı ve mutsuzluk hali, vakitlice tedavi edilerek yok edilmeli. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı-Jinekolog Prof. Dr. Gökçen Erdoğan "İleri yaş kadınlarda idrar kaçırma görülme sıklığı artsa da, idrar kaçırma yaşlanmanın normal süreci değil ve bununla yaşamak zorunda değilsiniz. Üstelik yaş aldıkça artsa da her yaşın sorunu olabildiğini de eklemeliyim. Yapmanız gereken şey, ona alışmayı, onunla yaşamayı reddetmek" dedi."Çoğu kadında doğum sonrası, genel olarak 40 ve 50'li yaşlarda idrar kaçırma sorunu başlıyor. Bazı durumlarda, özellikle de idrar torbasını ve idrar yollarını direkt olarak etkileyen sağlık sorunları varsa idrar kaçırmayla tanışmak erkene çekilebiliyor" diyen Prof. Dr. Gökçen Erdoğan, idrar kaçırmanın yaygın 3 çeşidini şu şekilde sıraladı: "Stres tipi idrar kaçırma: Genelde pelvik taban kaslarının zayıflamasına bağlı öksürme, hapşurma, zıplama ve gülme gibi karın bölgesine basınç uygulayan fiziksel aktivitelerle beraber yaşanır. Urge tipi idrar kaçırma: Genelde bağ dokularının zayıflaması ve idrar tutma kapasitesinin azalması gibi etkenlere bağlı olarak daha ileri yaş kadınlarda görürüz. Karışık tip idrar kaçırma: Adı üzerinde, urge ve stres tip idrar kaçırmanın beraber yaşanması durumuna denir."
KAYNAĞI TESPİT EDİLMELİ
Prof. Dr. Gökçen Erdoğan "İdrar kaçırma, titizlikle incelenen, yinelenmemesi, sürmemesi için en doğru tedavinin arandığı önemli bir sağlık sorunu. Toplumumuzda onu yaşlılıkla ilişkilendirerek olağanlaştırmak, etrafta da sık yaşanmasına sığınarak kabullenmek maalesef yaygın bir yanlış. Çoklu gebelik, hızlı, normal doğum öyküsü, pelvik taban kaslarının zayıflaması ve eklem hipermobilitesi nedenli görülebiliyor. Her sorunda olduğu gibi idrar kaçırmada da sorunun kaynağının tespiti son derece önemli. Tedavi yöntemini belirleyen ve sürecin izlenmesini de daha efektik kılan bu" dedi.
KİLO ARTIŞI SORUNU TETİKLER
"Stres tipi idrar kaçırma ameliyatlarla yüzde 99 tedavi edilebilmekte. Urge tipi idrar kaçırmada ise ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri öneririz" diyen Prof. Dr. Gökçen Erdoğan şunları dile getirdi: "Çoklu gebelik ve normal doğumlar da pelvik taban kaslarını zayıflatarak idrar kaçırmaya sebebiyet verebilmektedir. Fakat, normal doğum yapmamış kadınlarda da stres tipi idrar kaçırma meydana gelebiliyor. Dolayısıyla bahsi geçen sınıfta yer almıyorsunuz diye idrar kaçırmadan muaf olmuyorsunuz maalesef. Vücut kitle indeksi daha yüksek olan hastalarda da idrar kaçırma prevalansı daha yüksektir. Özellikle çok fazla kilolu hastalarda vücut ağırlığının yüzde 5-10'unun verilmesi bile stres tipi inkontinansta yüzde 60-70 oranında iyileşmeye yardımcı olabilmekte. Fazla kilonun sağlığa karşı olduğunu bu vesileyle bir kez daha belirtmiş olalım."
FAZLA KAHVE TÜKETMEYİN
Kötü uyku düzeni ve idrar kaçırma arasında olumlu ilişki vardır. Prof. Dr. Gökçen Erdoğan "Stres, anksiyete ve iyi dinlenememe idrar kaçırma açısından olumsuz risk faktörüdür. Dolayısıyla yalnızca ilaç tedavisi ya da cerrahi tedavi değil, iyi uyku ve beslenme de tedavilerin önemli bir parçası. Çok fazla kahve ve alkol tüketimi, idrar kaçırma şikayetlerinde artışa sebep olabiliyor. İşlenmiş gıdalar, pestisit içerikli ürenler, kimyasal boyalar, antibiyotikler, ve asitli gıdalardan uzak durulması ürogenital sağlığınız açısından çok önemlidir. Kendimizi her zaman önce içeriden doğru besliyoruz, bunu hiçbir kadın unutmamalı" dedi.
KURTULMANIN 4 YOLU!
İdrar kaçırma sorunundan kurtulmak için 4 tedavi seçeneği olduğunu belirten Prof. Dr. Gökçen Erdoğan şunları dile getirdi: "İlki yaşam tarzı değişiklikleridir. Varsa fazla kilonun verilmesi, daha düzenli uyku ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları. İkincisi; Urge tipi idrar kaçırmada ilaç tedavisidir. Üçüncüsü; pelvik tabanını güçlendirmek için kegel egzersizleri ve fizik tedavi uygulamasıdır. Son olarak da cerrahi müdahale ile idrar kaçırma sorunu ortadan kaldırılabilinir."