Ebeveynler dikkat! Çocuklarınızı D vitamini için güneşe çıkarın

Uzmanlar yeni tip koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında sokağa çıkmaları kısıtlanan çocukların D vitaminine ihtiyaç duyduğunu belirtiyor.

AA

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony, yeni tip koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında sokağa çıkmaları kısıtlanan çocukların daha az güneşe maruz kaldıkları için daha az D vitamini ürettiklerini belirterek, "Oysa D vitamini en fazla sentezleyebileceğimiz yaz günlerindeyiz. Bu nedenle her gün çocukları mutlaka belli aralıklarla güneşe çıkarmak gerekiyor. Bunun için balkonlarımız varsa onları kullanacağız ya da camı açıp çocuklarımızın güneş ışığı almalarını sağlayacağız." dedi.

Çocuk sağlığı, immünoloji ve alerji alanında çalışan Akpınarlı, mayıs ayıyla birlikte güneşin yüzünü göstermeye başladığını söyledi.

D vitaminin tek kaynağının güneş olduğunu vurgulayan Akpınarlı, Çin'de başlayan ve tüm dünyaya yayılan koronavirüs nedeniyle evlere kapanılan bugünlerde birçok insanın güneşin yararlı etkilerinden mahrum kaldığını belirtti.

Akpınarlı, D vitamini üzerine yapılan araştırmalara değinerek, "Yeni çalışmalar gösteriyor ki güneş ışınlarından elde ettiğimiz D vitamini yalnızca kemik ve kalsiyum metabolizması için değil, bağışıklık sistemini için de önemli rol oynuyor. Ebeveynler çocuklarını bu değerli vitaminden mahrum bırakmamalılar." diye konuştu.

Güneş ışınlarının etkisini göstermeye başladığına dikkati çeken, Akpınarlı, "Kemik ve kalsiyum metabolizması için değerli görülen D vitaminin alımı içinse en doğal kaynak güneş ışınları olarak gösteriliyor. Atalarımız, 'Güneş girmeyen eve doktor girer.' derler. D vitamini yalnızca kemik ve kalsiyum metabolizmasını değil, vücuttaki hemen hemen her sistemi olumlu etkiliyor. Özellikle güçlü ve sağlıklı bir bağışıklık sistemi için D vitaminine ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.

"ÇOCUKLARINIZI D VİTAMİNİNDEN MAHRUM BIRAKMAYIN"

Koronavirüs nedeniyle başta yaşlılar ve çocuklar olmak üzere insanların büyük bir bölümünün evlere kapandığını anımsatan Akpınarlı, bu nedenle dışarı çıkılamadığı günlerde farklı yollarla insanların güneş ışınlarını alması gerektiğini dile getirdi.

Akpınarlı, yeteri kadar güneş ışığı alamamanın çeşitli sağlık sorunlarına yol açacağına vurgu yaparak, şunları kaydetti:

"Kovid-19 nedeniyle evlere kapandığımız bugünlerde çocuklarımız yeterince dışarıya çıkamadığı için her gün düzenli olarak aileleri tarafından güneşlendirilmeli. D vitamini oldukça hayati bir vitamin. Güneşlenerek D vitamini almalarını sağlamamız gerekiyor. D vitaminini güneş ışınlarının derimize temas etmesiyle elde ederiz ve güneş aracılığıyla elde ettiğimiz D vitamini, ihtiyacımızın yüzde 90 ila 95'ini karşılar. Günümüz şartlarında çocuklarımız maalesef dışarıya çıkamıyor. Daha az güneşe maruz kalıp daha az D vitamini üretiyorlar. Oysa D vitaminini en fazla sentezleyebileceğimiz yaz günlerindeyiz. Bu nedenle her gün çocukları mutlaka belli aralıklarla güneşe çıkarmak gerekiyor. Bunun için balkonlarımız varsa onları kullanacağız ya da camı açıp çocuklarımızın güneş ışığı almalarını sağlayacağız."

"GÜNEŞLENİRKEN KORUMA KULLANMAYIN"

D vitamini üretimi için güneş ışınlarının doğrudan deriye nüfuz etmesi gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Akpınarlı, "Güneşlenirken, güneş ile derimiz arasında pencere, kıyafet, güneş kremi gibi şeylerin olmaması gerekiyor. Güneşlenme için en uygun saat güneş ışıklarının en dik geldiği öğlen saatleridir. O nedenle saat 12.00, güneşlenmek için en uygun saattir. 11.00 ila 13.00 arası D vitamini üretimi için önerilen saatlerdir." bilgisini verdi.

Çocukların güneşin zararlı etkilerinden korunması için yapılması gerekenleri de anlatan Akpınarlı, sözlerini şöyle tamamladı:

"Güneş ışınlarının çocukların derisine zarar vermemesi için güneşlendirme işlemini alıştırarak yapmak gerekir. İlk gün 3 dakika, ikinci gün 5 dakika, üçüncü gün 7 dakika, dördüncü gün 10 dakika, beşinci gün 15 dakika, altıncı gün 20 dakika, yedinci gün 25 dakika ve çocuk alıştıktan sonra her gün düzenli olarak 20-25 dakika güneşlendirme yaparsak güneşin zararlı etkilerinden korunmuş oluruz."