Diyetisyen Nuray Çağaldoğan'dan tüm yönleriyle ketojenik beslenme

Alanında yenilikçi çalışmalarda bulunan Diyetisyen Nuray ÇAĞALDOĞAN, tüm yönleriyle ketojenik beslenmeden bahsetti. Bu tür beslenmenin temelinde düşün karbonhidrat alımı olduğunu belirten ÇAĞALDOĞAN, konuyla ilgili açıklamalarında şu sözlere yer verdi: “Temel olarak yüksek yağ, dengeli protein ve düşük karbonhidrat; ketojenik beslenmenin özünü oluşturuyor. Dışarıdan alınan karbonhidrat minimum seviyeye çekilir. Tıpta öncelikle çocuklarda kontrolü bir hayli güç epilepsiyi tedavi etmek amacıyla kullanılmıştır. Ketojenik diyete başlamadan önce kişilerin bir diyetisyenden yardım alması sağlık açısından oldukça önemlidir.”

Ketojenik diyetin farklı türleri olduğunun altını çizen Nuray ÇAĞALDOĞAN, konuyla ilgili açıklamalarına şu sözlerle devam etti: "En yaygın olan ketojenik diyetler; Yüksek Proteinli Ketojenik Diyet, Standart Ketojenik Diyet şeklinde sıralanabilir. Ketojenik beslenmede; diyet içeriğindeki karbonhidrat, protein ve yağın oranına göre ketojenik oran hesaplaması yapılır. Tipik ketojenik diyetlerde bu oranın 4/1 olduğunu söyleyebilirim."

"KETOJENİK BESLENME DÜŞÜK KARBONHİDRATLI BİR DİYETTİR"

Ketojenik diyetin temel olarak düşük karbonhidratlı bir diyet olduğunu belirten Nuray ÇAĞALDOĞAN, konuyla ilgili açıklamalarına şu sözlerle devam etti: "Çocukluk döneminde görülen epilepsi tedavisinde ketojenik diyet uygulanmasına yönelik yapılan araştırmalarda, vakaların yarısından çok daha fazlasının epilepsi nöbetlerinde azalmaların meydana geldiğini söyleyebiliriz. Fakat belirtmek gerekir ki uzun süre bu diyeti devam ettirmek sağlık açısından oldukça tehlikelidir. Bunun yanı sıra diyetisyen gözetiminde yapılmayan diyetlerin de sağlığa ciddi zararları bulunur. Bu nedenle kesinlikle diyetisyen gözetiminde yapılmalıdır. Ayrıca yetişkin epilepsi hastalarında yapılması da uygun değildir."

Vücudun temel olarak kullandığı yakıt glikozdur. Fakat vücut glikozu bulamadığı taktirde enerji kaynağı olarak yağı kullanacaktır. Ketojenik diyet aslında bu temel prensibi ele almaktadır.50 gramı geçmeyen günlük karbonhidrat alımı ile vücuttaki glikojen depolarının boşalması amaçlanır ve vücudun ketozise girmesi beklenir. Ketozise giren vücut yağ yakarak daha hızlı forma girer.

KETOJENİK DİYETTE SERBEST GIDALAR

Kırmızı et

Beyaz et

Balık

Avokado

Hindistan cevizi yağı

Çiğ kuruyemişler

Çay kahve sade maden suyu

Yeşil sebzeler (marul, maydanoz, tere....)

Nişastası az kabak, kuşkonmaz, brokoli, ıspanak ,yeşil ve dolmalık biber

Yumurta

Bitkisel ve hayvansal yağlar

KETOJENİK DİYETTE YASAK GIDALAR

Alkol

Mısır

Pirinç patates

Tüm meyveler

Tüm ekmek çeşitleri

Tüm diğer tahıl ve kuru baklagiller

KETOJENİK DİYETTE SINIRLI OLMASI GEREKENLER

Domates

Süt, yoğurt, ayran, kefir, peynir

DİPNOT: Her ne kadar güzel yağ yakımı ile sonuçlanan bu diyetin olası dezavantajları da olabilmektedir. Uzun süreli uygulanması zor olan bir diyettir. Diyete başlayanlarda kısa süreli halsizlik, grip benzeri bulgular görülebilir. Diyet sürecine göre vitamin mineral takviyesi almak gerekebilir. Yağdan zengin beslenme olan Ketojenik diyette kan yağları artış gösterebilir ve takip edilmesi gerekir. Lif pek tüketilmediğini için kabızlık daha sık görülür. Süreci çok uzun tutmamak dönem dönem bu diyet şeklini uygulamak çok daha iyi fikir olabilir.