Çalışma, et tüketiminin azaltılması durumunda daha çok insanın daha az toprak kullanarak beslenebileceğini gösterdi.
Bilim insanları, daha verimli kullanılması halinde toprağın, insanlar tarafından salınan karbonu daha fazla muhafaza edebileceğini vurguladı.
Toprağın, okyanuslardan sonra karbonun en fazla depolandığı alanlar olduğuna işaret edilen raporda, toprağın verimsiz kullanılmasının, karbonun atmosfere karbondioksit olarak karışmasına yol açtığı, bunun da bitki gelişimini tehlikeye attığı dile getirildi.
Bilim insanları, toprağın doğal yapısını bozan bu döngünün, ormanların karbon emisyonunu yeterince gerçekleştirememesine yol açarak, sıcaklıkların daha da artmasına neden olduğunun altını çizdi.
İnsanlara et yemeyi tamamen kesmelerini söylemediklerini belirten araştırma ekibinden Aberdeen Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Pete Smith, bazı ülkelerde et dışındaki gıdaların nadiren tüketildiğine, özellikle Batı ülkelerinde et tüketimin çok fazla olduğuna dikkat çekti.
Toprak kirliliği ve çölleşmenin, küresel ısınmayı arttıran en önemli faktörler arasında yer aldığına değinilen raporda, bunun yanı sıra kötüye giden iklim şartları sonrasında artan sıcaklıklar, aşırı yağış ve sıra dışı hava olaylarının, mahsül ve hayvanlar üzerinde olumsuz etkide bulunduğuna işaret edildi.
Atık gıdaların da tekrar değerlendirilmesi gerektiği vurgulanan raporda, çöpe gidecek çoğu gıdanın ihtiyaç sahibi insanlar ve hayvanlar için yeniden tüketilebilecek hale getirilebileceği kaydedildi.
Çalışma, küresel ısınma ve yemek zinciri arasında paralellik olduğunu ortaya koyması bakımından önem taşıyor.
Et odaklı tüketimin azaltılması planına rağmen Çin gibi ülkelerde et ürünlerinin kullanımının daha da arttığı ifade ediliyor.